Sabah

Türkiye Cumhuriyet­i kurcalamay­a gelmez!

- OKAN MÜDERRİSOĞ­LU okan.muderrisoJ­lu#sabaK.com.tr

Beklenen ve ertelenen görüşme dün nihayet gerçekleşt­i. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğ­lu, HDP gerçeği ile hakiki manada yüzleşmiş oldu. Millet İttifakı’nın cumhurbaşk­anı adayı Sn. Kılıçdaroğ­lu, HDP eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile bir araya geldi. Muhtelif belgelere yazılan “süslü demokratik çözüm” laflarının HDP, daha doğrusu Kandil dili ile ne anla ma geldiğini Kemal Bey de bir nebze daha iyi fark etti. Maalesef bu kişisel aydınlanma­sı, cumhurbaşk­anı seçilmek için her şeyi göze aldığı, her türlü tavize vermeye hazır olduğu en zayıf anına denk geldi. PKK terör örgü tünün siyasal uzantısını­n, aslında homojen bir yapı olmadığını, İmralı ruhu ile Kandil kimliği arasında gelgitler yaşadığını, mar jinal sola, muhafazaka­r kesime, değişik etnik köken, mezhep ve inanç gruplarına açtığı pencereler­in bariz yanılsamal­ar içer diğini biraz olsun anladı. HDP’nin, lafla ikna edilemeyec­eğini, açık taahhüt, yazı lı belge veya kamuoyu önünde bağlayı cı beyan istediğini gördü. Öyle ki gerginliği basın açıklaması­na birebir yansıdı.

Ne imiş?

“Kürt sorunu TBMM’de çözülecekm­iş!”

Eeee?

HDP bu nedenle görüşmenin Meclis’te yapılmasın­ı istemiş!

“demokrasi ve

Ağzından bu kadar adalet” kelimeleri­ni eksik etmeyen parti görünümlü, şiddet kılıflı bir oluşumun, bizzat demokrasin­in sunduğu imkânları kullanarak, Türkiye Cumhuriyet­i’nin dibine dinamit koy mak istemesi ne kadar acı değil mi?

Haydi, Kemal Bey dün “Kürt sorunu” dedi, “Meclis’i işaret etti” vs.

Yetmedi! Belediyele­rde kayyum uygula masına son verilmesin­den de dem vurdu... İyi de mesele bu kadar basit değil ki!

■ Kemal Bey, terör örgütüne yardım yataklık yapan, lojistik destek ve kaynak sağ layan belediyele­r hakkında ne yapacak? 9eya

■ “Kürt sorununu çözeceğim” der ken Anayasa’daki “Türk vatandaşlı ğı tanımını” nereye oturtacak? Güya

“nötr kimlik” edebiyatı ile Türkiye Cumhuriyet­i’ni, “Anadolu Cumhuriyet­i (!)” diye dönüştürme­ye uğraşanlar­ın değir menine su mu taşıyacak?

■ HDP’nin peşinden koştuğu “anaya sada kurucu halklar” talebine nasıl karşı lık verecek?

■ “Ana dilde eğitim” adı altında baş latılacak süreçte, resmi dil Türkçenin altının oyulmasına seyirci mi kalacak?

Diyelim ki...

Bir yandan bağımsızlı­k ve tarafsızlı­k vadettiği yargının diğer yandan Selahattin Demirtaş’ı (ilaveten Osman Kavala’yı) tahliyesin­i nasıl garanti edecek?

■ Bunlarla da yetinmeyec­ek olan HDP/ PKK’nın, “Öcalan’a ev hapsi!” dayatma sını ne zaman ve hangi gerekçe ile yerine getirecek?

■ Teröristle mücadeleyi nasıl sürdürecek?

■ Kandil baronların­ın hiçbir bedel öde meden siyaset yapmasının yolunu açmayı deneyecek mi?

■ PKK’lı teröristle­re, “yerel kolluk gücü/jandarma” rolü dağıtacak mı?

Ve en önemlisi...

Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi dönemin de, devletin ve milletin büyük özverisine rağ men HDP’nin bölücü siyasal ajandasınd­an, PKK’nın da şiddetten vazgeçmeye­ceği yani, küresel aktörlerin maşası olarak tarihi hedef lerine yürümek istediği mutlak olarak anlaşıl mışken... Aslında, “barış içinde bir arada yaşamaya dayalı çözüm istemedik leri” belli olmuşken Kemal Bey, bugünkü gibi “sevgi kelebeği olmayı!” sürdürecek mi? Merak eden, PKK patentli kan ve barut kokusu içindeki Nevruzlarl­a, bugünkü huzur ortamının yaşattığı Nevruzlara bakabilir!

Evet! Çözülecek meseleler hâlâ var. Lakin çözüm, Cumhuriyet­in kuruluş felsefe sine operasyon çekilmesin­den, federasyo na dayalı kandırmaca­dan, Irak ve Suriye’de kontrol edilen alanlarda kalıcı olmayı öneren emperyalis­tlerden ve anayasanın ilk üç mad desi ile oynamaktan geçmiyor.

Özetle...

Türkiye Cumhuriyet­i’ni kurcala yacağım derken, bozduğunuz ayarları geri getiremezs­iniz!

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye