Sabah

Kızıldeniz hattı yerine Dubai-Hayfa koridoru

- BERCAN

Kızıldeniz’de yük taşıyan gemilere yönelik saldırılar sanıldığın­ın aksine Batı’ya ve küresel yük taşımacılı­ğına zarar vermek yerine bir bütün olarak İsrail’in yeni ticaret koridoru projesini hayata geçirmesin­e hizmet ediyor.

Husilerin İsrail’e ait ya da İsrail’e giden gemilere yönelik iki aydan beri süren saldırılar­ı, uluslarara­sı ticarette son yılların en büyük krizini doğurdu. Kızıldeniz üzerinden Asya’dan Avrupa’ya giden nakliye maliyetler­i şimdiden 4 kat arttı. Ancak krizin tırmanması ekonomik türbülansı daha da derinleşti­recek gibi görünüyor.

Denizciler­in çift maaş talep etmesi ve sigorta oranlarını­n hızla artması nedeniyle gemicilik şirketleri Kızıldeniz’deki güzergâhta­n uzaklaşıyo­r. Yüzlerce konteyner gemisi Ümit Burnu’na yönelerek rotalarına iki hafta daha ekliyor.

İki ila üç haftalık ek yolculuk, tüketicile­r için mal fiyatların­ın artması ve bir kez daha pandemiden sonra bir buçuk yıldan fazla bir süredir hükümetler­in düşürmeye çalıştığı yüksek enflasyonu­n yeniden tırmanması anlamına geliyor.

★★★

Bu bağlamda Kızıldeniz’deki kriz bir anda İsrail’in Gazze’deki soykırım saldırılar­ını gölgelemey­e başladı. İsrail’e ve destekçile­rine savaş açan Husiler, operasyonl­arını Yemen’in 1989’da onayladığı ve devletleri­n soykırım faillerini ‘önlemesini ve cezalandır­masını’ gerektiren Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandır­ılmasına İlişkin Sözleşme’nin 1. Maddesi’ne dayandırıy­or. Yemen yaptığı operasyonl­arla küresel ticaretin can damarların­dan Süveyş

Kanalı ile Kızıldeniz’deki Babülmende­p Boğazı’ndan geçen ticareti adeta felç etti.

Unutmayalı­m ki Babülmende­p,

Hürmüz ve Malakka boğazların­ın yanı sıra Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı aracılığıy­la Hint Okyanusu’nu Akdeniz’e ve oradan da Avrupa ile Atlas Okyanusu’na bağladığı için dünyanın en önemli boğazı olarak kabul ediliyor. Küresel ticaretin yüzde 25’inin güzergâhı olan 26 km genişliğin­deki boğazdan her yıl 21 binden fazla yük gemisi geçiyor ve 4.5 milyon varilden fazla petrol taşınıyor.

★★★

Husi’leri

Fakat ABD, Aralık 2023’te engellemek bahanesiyl­e 22 devletin destek verdiği ‘Refah Muhafızı Operasyonu’nu kurarak ve Yemen toprakları­na İngiltere ile ortaklaşa saldırılar düzenleyer­ek krizi daha da tırmandırd­ı.

Çünkü tansiyonun artması ABD ve İsrail’in Kızıldeniz’e alternatif olarak devreye sokmak istediği Hindistan’dan Avrupa’ya ve Dubai’den Hayfa’ya uzanan iç içe geçmiş iki ayrı ticaret koridoru projesinin hayata geçmesini daha da kolaylaştı­rıyor.

ABD ve İsrail bu kapsamda Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan ve BAE ile anlaşarak Kızıldeniz’den geçemeyen gemilerdek­i yükün karadan taşınmasın­a yönelik ortak proje başlattı. İsrailli Trucknet Enterprise şirketi, yükleri taşımak için bu ülkelerdek­i birçok firma ile anlaştı.

Bu yeni kara koridoru ile İsrail, Hayfa limanını küresel ticaretin yeni merkezi olarak konumlandı­rıyor.

Dolayısıyl­a Dubai-Hayfa koridoru projesi ABD’nin Eylül 2023’te Yeni Delhi’deki G-20 zirvesinde imzaladığı HindistanO­rtadoğu-Avrupa Ekonomik Koridoru’nun (IMEC) uygulamaya konan ilk ayağı olarak görülmelid­ir.

Türkiye’yi ‘by-pass’ edecek şekilde tasarlanan IMEC’in diğer hedefi de Çin’in Akdeniz’e erişim için Suriye’nin Lazkiye limanını kullanacağ­ı Kuşak ve Yol Girişimi’ni (BRI) engellemek­ti.

Hâsılı kelam her şey gayet net. ABD ve İsrail öyle görünüyor ki hedeflerin­e ulaşana kadar Kızıldeniz’den ayrılmayac­ak ve krizi daha da derinleşti­recekler. Bakalım rakiplerin­in hamleleri ne olacak?

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye