TEMİNAT AÇIĞINA ÇARE BULUNSUN
MALATYA’DA kuru kayısı, akaryakıt ve inşaat alanında büyük işletmelerden biri olan Güngör Tarım İnşaat’ın kapısını çalıyoruz. İbrahim-Hüseyin ve Bülent Güngör anlatıyor: “İşçi problemimiz var. Vasıflı da vasıfsız da işçi bulamıyoruz. Bu nedenle haftada iki gün açıp, kapatan işletmeler var. Suriyeli işçi de eskisi gibi gelmiyor. Makineleşmeye gidiyoruz. Ama makine pahalı. Bu konuda kredi mekanizmalarının olması gerekir. Bankalarda da ipotek sorunları ile karşı karşıya kalıyoruz. Burada yaşayan esnaf ve sanayicinin malı da mülkü de şehirde… Orta hasarlı yerleri bankalar teminat kabul etmediği için iş insanları teminat açığına düşüyor. İşçi sorununu çözmek için bir önerimiz var. Biz asgari ücretin biraz üzerinde ücret verirsek bu insanları tekrar şehre getirebiliriz. Devlet ödediğimiz SGK priminin bir kısmından 1-2 yıl feragat etse ve biz onu işçiye versek, o zaman eleman sorununun bir kısmı çözülür.” İnşaat işinde de maliyetlerin bir süre önce çok arttığını, ancak Ticaret Bakanlığı’nın çalışmasıyla burada fahiş fiyatların gevşediğini anlatıyorlar. Belediyelerde yeterli personel olmadığı için ruhsat işlerinin geciktiğini, talep olmasına rağmen yarım kalan inşaatların yapılamadığını söylüyorlar.
Öz Ekin PVC’nin sahibi
Basri İlhan da aynı dertten muzdarip… Şu anda yüzde 60-65 kapasiteyle çalışıyorlar. Deprem öncesi yeni yatırıma başlamışlar ve devam ettirmişler. Fabrikada 90 kişi çalışıyor. İlhan, “Aslında çalışan sayısının 150’nin üzerinde olması lazım. Ama ne mavi yakalı ne beyaz yakalı işçi bulabiliyoruz. Kendimiz yetiştirmeye çalışıyoruz. Burada eski yerel yöneticilerin ters göçü engellemeleri lazımdı, olmadı. Malatya’nın demografik yapısı değişiyor. Göçü durdurmak gerekiyor” diyor. “Ne zaman canlanma tamamıyla başlar” diyoruz. İkinci yarıdan sonra işlerin daha iyiye gitmesini bekliyor. Bir de finansmana ulaşımda problem yaşadıklarını anlatıyor.