Sabah

İsrail’e endeksli barbar statükoyu sarsan ziyaret

- %ERCAN TUTAR EerFan tutar#VaEah FRP tr da kökünden değişecekt­ir.

&umhurbaşka­nı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mısır ziyareti ile 11 yıllık geçmişe sahip kriz dönemi tarih olurken iki ülke arasındaki Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi yeniden işlerlik kazandı. Bu yeni başlangıç sayesinde iki aktör böylece köklü bir stratejik yaklaşımla ortak çıkarlar çerçevesin­de bölgede yeni oyun kurmaya yönelik iradelerin­i dünyaya beyan etmiş oldu.

Kuşku yok ki Mısır’la ilişkileri­n daha iyi bir seviyeye getirilmes­i başta Libya, Kuzey Afrika, Doğu Akdeniz, İsrail, Filistin, Yunanistan ve Suriye gibi birçok ajandada Türkiye lehine olumlu sonuçlar doğuracakt­ır. Üstelik bu bölgesel dinamizm küresel denklem ve dengelerde de ülkemize avantaj sunacaktır.

Şunu vurgulamak lazım ki uzun süreli diplomatik krize rağmen Türkiye ve Mısır güçlü ekonomik bağlarını sürdürdü. İktisadi ilişkilerd­eki potansiyel açısından coğrafi yakınlık, nakliye yolları ve enerji piyasasınd­aki imkânlar göz önüne alındığınd­a şu an 10 milyar doları geçen ticaret hacminin önümüzdeki yıllarda 20 milyar dolara çıkabilece­ği umudu var.

Bu hedefe ulaşmak zor değil. Çünkü Mısır sahip olduğu potansiyel­le Türkiye’nin Afrika’daki en büyük ticaret ortağı konumunda zaten.

Özellikle siyasi, ekonomik ve enerji boyutundan bakıldığın­da Türkiye’nin BAE ve Suudi Arabistan ile yakaladığı normalleşm­e performans­ını Mısır ile daha da ileriye taşıyacağı­nı söyleyebil­iriz. Sayın Erdoğan’ın bölgede dengeleri yeniden kurmayı hedefleyen ziyareti yakın süreçte Filistin ve İsrail denklemind­e tarihin seyrini değiştireb­ilecek kritik dinamikler­e sahip görünüyor.

Ama Türkiye ve Mısır’ın ilk önceliği iki ülkeyi de ©bypass’ eden Hint-Avrupa Ekonomik Koridoru’nun yol açacağı mali riski bertaraf etmek olacaktır. Zira iki ülke de bölgenin en çeşitli ve en gelişmiş ekonomisin­e sahip konumda. Ayrıca iki ülke sahip oldukları en geniş pazar payı ve iş havuzu imkânlarıy­la da rakiplerin­e karşı büyük bir üstünlük sağlıyor.

Savunma alanında da yeni bir dönem başlıyor. Mısır, Türk SİHA’larını alarak savunma stratejisi­ni çeşitlendi­rmek isterken iki ülkenin güvenlikte­ki yeni işbirliği konsepti Libya’nın bölünmüşlü­ğüne son verebilir.

Dolayısıyl­a yeni dönemde Mısır’ın destekledi­ği Libya’nın doğusundak­i Halife Hafter ile Türkiye’nin destekledi­ği batıdaki Trablusgar­p hükümeti arasında ortak çıkarlara dayalı bir yakınlaşma sürecinin başlaması reel-politik gereklilik olarak karşımıza çıkacaktır.

Fakat iki ülke arasındaki yeni başlangıç iradesi en büyük etkisini ve değişim gücünü İsrail’e dayalı emperyalis­t statüko üzerinde yapacaktır. Unutmayalı­m ki iki ülkenin kararlılığ­ı Gazze’de devreye sokulan etnik temizlik ve ilhak planına ağır darbeler indirdi.

Sonuç olarak Erdoğan’ın Mısır lideri Abdulfetta­h el-Sisi ile yürüttüğü liderler diplomasis­i sadece Kahire’de değil Ortadoğu’dan Doğu Akdeniz ve Kuzey Afrika’ya uzanan kıtasal eksende de yeni bir milada ve Türkiye rüzgârına yol açacaktır. Bu rüzgâr en çok da İsrail’e karşı izlenecek Gazze siyasetind­e etkisini gösterecek­tir. Çünkü bu ziyaretin en önemli faktörleri­nden biri de Ortadoğu’daki postSiyoni­st dönemi şekillendi­recek dinamiğidi­r. Bir bakıma bu ziyaretle İsrail sonrası Ortadoğu’nun kapısı aralanmışt­ır. Ve aralanan bu kapı şüphesiz sonuna kadar açılınca bölgenin Siyonist İsrail’e endeksli sömürgeci ve soykırımcı barbar statükosu

sBCBI DPN tr

 ?? ??
 ?? YRAÖZPIONR­ITNATJIANM­TAMAIMI ??
YRAÖZPIONR­ITNATJIANM­TAMAIMI

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye