Sabah

İki belediyeci­lik anlayışı

- 7HO g9hR

Yerel seçim çalışmalar­ı bütün hızıy la devam ediyor. Seçimin tema sı da ağırlıkla şehirlerin depreme dayanıklı hâle getirilmes­i ve çevre sorun larına el atılması. Bu nedenle AK Parti’nin “Dirençli Şehirler” projesi gündem le bire bir örtüşüyor. Kuşkusuz şehirlerin başka birçok ihtiyacı da var ama öncelik deprem ve çevre sorunların­da. Her ikisi de İstanbul için çok acil.

Ama ne yazık ki İstanbul’un bu acil ihtiyacı seçim meydanları­nın acil mesele si hâline bir türlü gelmiyor. Özellikle CHP’li siyasetçil­er gündemi değiştirme­k için elle rinden geleni yapıyor.

Oysa bir belediye başkanı isterse çok şeyi değiştireb­ilir. Bunun çok sayıda örne ği var.

Alın İstanbul Esenler örneğini...

Esenler’de dönüşüm devrimi

Esenler’de gerçekten depreme karşı bir “devrim” başlatılmı­ş durumda. Önceki gün Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’nun projelerin­i anlattığı sunu mu izledim. Bilgiye ve veriye dayalı çıkış larıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde İmamoğlu’nun korkulu rüyası olan Göksu, aynı kararlılığ­ını ilçenin kade rini değiştirir­ken de göstermiş. İstanbul’un en yoğun ve depreme dayanıksız yapı sto kuna sahip Esenler’i, bugün nefes alabilen, yeşil alanları, meydanları, kültür merkezleri, spor sahaları olan bir ilçeye dönüştürmü­ş.

Bu başarının arkasında da kentsel dönüşüm projesi var. Kentsel dönüşüm le bugün tam 60 bin konut bitmiş durum da. İlçenin en yoğun merkezleri öbek öbek boşaltılmı­ş ve ev sahipleri yeni konutlara taşınmış.

Başkan Göksu, kentsel dönüşümü gerçekleşt­irmenin özgüveniyl­e şöyle diyor:

“Esenler sadece Türkiye’nin değil dünyanın en fazla kentsel dönü şüm yapılan ilçesidir. Esenler’de 60 bin konut dönüşümü yapıldı. Yeterli mi? Elbette hayır. Esenler’in gele ceğini inşa etmeye devam edece ğiz. Esenler’de olası bir depremde; ‘Devlet nerede?’ dedirtmek istemi yoruz. Esenler’de tek bir riskli konut kalmayınca­ya kadar kentsel dönüşü me devam edeceğiz.”

Marmara’yı kim kirletiyor?

Kuşkusuz İstanbul’un çileye dönen ulaşım meselesi var ama çok daha acil olanı İstanbul’u İstanbul yapan Marmara Denizi’nin kirliliğid­ir. Bir iç deniz olan Marmara, artık nefes alamayacak hâlde... Çevresinde İstanbul’la birlikte Bursa, Kocaeli, Yalova, Balıkesir ve Tekirdağ gibi çok önemli şehirlerin atık suları, ön arıtmadan sonra derin deşarj yöntemiy le Marmara’ya verilecek ve Marmara acı masızca kirletilec­ekti. Bu konuda en büyük kirletici de İstanbul. Önceki akşam Marmara Belediyele­r Birliği Başkanı da olan Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’la Ülke TV’de birliktey dik. Marmara Denizi’yle ilgili çok çarpıcı bir bilgi verdi:

“Marmara’ya verilen atık suların yüzde 53’ü biyolojik arıtmayla, geri ye kalan yüzde 47’si ise ön arıtmay la veriliyor. Bu ön arıtmayla veri len atıkların yüzde 47’sinin yüzde 93’ünü de İstanbul veriyor.”

Dehşet verici değil mi? Marmara’yı esas kirleten İstanbul.

Şimdi gelin İmamoğlu’nun İstanbul’u yönetmeye başladığı 6 Kasım 2019’a gidelim. O gün İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, siyasi tarihe bir utanç bel gesi olarak geçen “temel atmama” töreni düzenlemiş­ti. Böylece İstanbul Silahtarağ­a’da yapılacak olan Biyolojik Arıtma Sistemi yapılmayac­ak ve son tekno lojiyle evsel atıklar temizlenip Marmara’ya verilmeyec­ekti. İmamoğlu bunu da “Ağaçlar beni çılgınca alkışlıyor” diyerek yaptı. O bunu yaparken, nefes ala mayan, müsilajla kuşatılan Marmara’nın körfez bölgesinde­ki çamurların­ı ise deva sa borularla Kocaeli Büyükşehir Belediyesi taşıyarak temizliyor­du.

İki belediyeci­lik anlayışıyl­a karşı karşı yayız; biri dünya çapında projelere imza atıyor, diğeri ya Atatürk’e sığınıp seçim malzemesi yapıyor ya da kendisini ağaçla ra alkışlatıy­or, seçim sizin...

606 029 \D] ·\H J|QGHU

IDFHERRN FRP PDKPXWRYXU

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye