8 MART’IN ARKASINDA HAKKINI ARAYAN VE YANGINDA ÖLEN 129 KADIN YER ALIYOR
Dünya Kadınlar Günü dünyanın dört bir yanında kadın haklarının siyasi, sosyal ve kültürel olarak sağlanması ve yaygınlık kazandırılmasına dikkat çekmek adına kutlanmakta. Bu özel günün öyküsü ise grev hakkını kullanmak istersen polis şiddetine maruz kalan
Bundan tam 164 yıl önce Amerika’nın New York eyaletinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma şartları talebiyle bir tekstil atölyesinde greve başladı. Polisin greve müdahalesi ise sert oldu. İşçilere saldıran polis onları fabrikaya kilitledi ve fabrikada çıkan yangında 129 kadın barikatları aşamayarak can verdi. İşçilerin cenazeleri ise on binler tarafından son yolculuğuna uğurlandı.
1908 yılında ise bu sefer New York’ta 15 bin çalışan kadın daha kısa mesai süreleri, daha yüksek maaş ve seçme hakkı için protestolar düzenlemiş ve 1909 yılında Amerika Sosyalist Partisi 8 Mart’ı Ulusal Kadınlar Günü ilan etmiştir.
26 Ağustos 1910’a gelindiğinde ise Danimarka’nın Kopenhag kentinde de 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısı düzenlendi) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak kutlanmasını önerdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi. Öneri kabul edilmesine edilmişti ancak anmalar hiçbir zaman 8 Mart’ta gerçekleştirilmedi.
Tarihin 8 Mart olarak belirlenmesi ise Moskova’da 1921’de gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda gerçekleşti. Bugünün adı da “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak belirlendi.
Birinci ve İkinci Dünya Savaşları yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” 1960’larda ABD’de tekrar anılmaya başlanmasıyla gücüne güç kattı ve yayılımını artırdı.
1977’ye gelindiğinde ise Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda 8 Mart “Dünya Kadınlar Günü” olarak kabul edildi.