Beethoven’ı sever Nisin

“İki stoperi yok, Berkan ofsayt çizgisini bozar mı, temiz ayağı yok, baskı yedi mi dağılır mı?” ile başladığında pozisyon hazırlamada en büyük silahı Kerem Aktürkoğlu yine unutulması gereken bir 45 dakika oynamış, İcardi’ye pozisyon hazırlanmamışsa G.Saray nasıl devrede soyunma odasına 4-1 önde gider? Büyük kadrolar bazen ufak oynarken sahaya ekstra hareketleriyle mentol etkisi getiren adamları olur. Dün de öyle oldu. Köhn’ün ceza sahası dışından zımbası ve yaz transfer döneminde ortalık Paredes diye inlerken, “0emlekette ondan daha iyi yerli orta saha yok” diye altını çizdiğim Kerem Demirbay’ın “Portakalı soymadan içinden ne çıkacak bilemem kardeş” diyerek çıkardığı iki “Dayı” şut ve elbette iki sezondur ligde ağustos böceklerini savuran arı Torriera’nın sayısı… 39 puanın sadece 9’unu deplasmanda alan Palut’un ön hattıyla bağlantısını koparan G.Saray’ın ikinci yarıda 3 farklı öndeyken de son düdüğe kadar ön alan baskısını sürdürmesini sezonun hikâyeleri arasına not düşmek lazım. Derbi kazanmış G.Saray için yine hafta içinde frekansı bozmaya yönelik haberler, iddialar vardı. Cazırtı yapan kaçak yayın işte… 1994 yapımı Luc Besson yapımı Leon’da Gary Oldman (Stansfield) der ki: “Fırtınadan öncesindeki şu sessizlik anlarını seviyorum. Bana Beethoven’ı hatırlatıyor. Duyabiliyor musun? Sanki kulağını çimenlere dayamışsın da onların büyüdüğünü duyabiliyormuşsun gibi. Böcekleri duyabilirsin. Beethoven’ı sever misin? Ekibinden Malky: Pek sevmem.

Stansfield: Sana biraz çalayım.

Dün 5ams Park’ta çimenlerde çalanı duydunuz mu"