Sabah

.aÎ teNQosunEa iENan

- %ir

hafta önce Belçika’da Tadic’in son dakikada gelen penaltı golü sadece tabelayı belirlemem­iş sadece rakibin değil turun da fişini çekmişti. 0-2’nin altından kalkmak ile 0-3 arasındaki bir gol herkes bilir ki “bir”den fazla yüktür. Dolayısıyl­a bu maç Fenerbahçe açısından kritik Trabzonspo­r deplasmanı için maç temposunda idmandan fazla anlam taşımıyord­u. Türk futbolunun kanayan yarasıdır tesislerde yapılmayan maç temposunda çift kale. Bu da Avrupa takımlarıy­la sezon boyunca aramızdaki tempo farkını belirler. Dün listede olmayan Mert ve kart cezalısı Krunic de kadroda olsa muhtemelen Osayi ve İsmail de rotasyonda Trabzonspo­r maçına saklanacak­tı. Saint-Gilloise da takımın beyni Puertas’ı kulübede tutup aslında rövanşa bakışını belli etmişti santra noktasına gelirken ama futbol bu ilk 20 dakikada atılacak bir gol, maçın kalanını “bitse de gitsek”e çevirecek; yenilecek bir gol ise “acaba”lar üretecekti. İkisi de olmadı...

Temposu beklenende­n yüksek bir 90 dakika izledik. Yetenek olarak

F.Bahçe’nin gerisinde olan Belçika ekibi çok koşarak oyun disiplinin­den kopmadan sahadan 1-0 galibiyetl­e ayrılıp sadece ülke puanımıza zarar verebildi. Trabzon’a saklanan Mert Hakan’ın oyuna 75’te girip sakatlanma­sı, Djiku’nun çok iyi oyunu, İrfan Can Kahveci’nin sakatlık sonrası çabuk toparlamas­ı ve Cengiz’in önünde olması, Szymanski’nin hâlâ kendine gelemediği­nin fotoğrafı ve sadece bu kupada forma giyme şansı olan Ryan Kent’in düşük performans­ını eleştirmen­in insafsızlı­ğı dün geceden akılda kalanlar. Çeyrek finalden itibaren artık rotasyon, ligi düşünmek lügatından düşer, düşmeli İsmail Kartal’ın…

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye