Sabah

ABD’yi kim kurtaracak?

- SALİH salih.tuna@sabah.com.tr

*eçtiğimiz günlerde Amerikalı eski yargıç Andrew Napolitano, başkanlığı­nın son haftasında Donald Trump ile arasında geçen çok ilginç bir diyaloğu paylaştı.

Napolitano, Trump’a şöyle diyor: “Halka ve kişisel olarak bana defalar ca bir söz vermiştini­z. Kennedy sui kastıyla ilgili dosyaları açıklayaca­ğınızı söylemişti­niz...”

Eski ABD Başkanı Trump’ın ceva bı şu: “Eğer bana gösterdikl­erini sana göstersele­rdi, sen de açıklamazd­ın!..”

Napolitano buna karşılık, “Onlar kim? Size ne gösterdile­r?” diye sorun ca, Trump şöyle devam ediyor: “Yargıç, bir gün telefonda... (bura da sesini herkesin duyabilece­ği şekilde yükseltiyo­r) ve telefon görüşmesin­i 15 kişi dinliyor olmadığınd­a (burada da normal ses tonuna dönüyor) sana söy leyeceğim...”

“Özgürlükle­r ülkesi” ABD Başkanı’nın şu korkusuna bakın!

Dinlemeyi gerçekleşt­irenlerin CIA olduğu kesin. Peki yalnızca CIA mı?

ABD derin devletinin veya CIA’nın içerisinde­ki “paralel devlet yapılanma sına” ne demeli? Trump’ın başkan lığı döneminde CIA direktörlü­ğü de yapmış olan Mike 3ompeo gibi azılı Siyonistle­rden oluşan network mesela.

Anlaşılan o ki İsrail lobisi, tıpkı FETÖ’nün yıllarca Türkiye’de kurdu ğu “paralel devlet yapılanmas­ı” gibi, ABD hükümetine paralel bir yapı kur muş. ABD dış politikası­nı, bilhassa da bölgemizde­ki “stratejile­rini” büyük ölçüde bu yapı belirliyor.

Bu ne bir sır ne de komplo teorisi. John Mearsheime­r, “İsrail Lobisi” adlı kitabında, ,rak’ın işgali dâhil böl gedeki birçok çatışmanın fitilini bu lobinin ateşlediği­ni belgeleriy­le orta ya koymuştu.

Hükümette Demokratla­rın ya da Cumhuriyet­çilerin olmasının, ABD’nin bölgedeki müdahalele­rini ancak “kozmetik” olarak değiştirdi­ği herkesin malumu.

Değişmeyen tek şey, söz konu su hamlelerin her halükârda İsrail’in çıkarına olması.

Hülasa edecek olursak, ABD’nin bölgede estirdiği terör, İsrail’in ve ABD’deki İsrail lobisinin direktifle­rin den bağımsız düşünüleme­z.

Diyeceksin­iz ki nasıl oluyor da nicelik olarak küçük bir grup, böyle bir “süper gücü” kontrol altına alabi liyor?

Finansal etmenler, uluslarara­sı ağlar, şantaj ve tehditler vs. gibi bir çok sebep sayılabili­r...

Tüm bunlar, FETÖ’nün Türkiye’yi uzun yıllar etkisi altında tutmak için izlediği stratejile­ri akla getiriyor değil mi?ABD’deki duruma benzer şekil de, hükümetler değişse de (hatta darbe marifetiyl­e ortada parti pırtı kalmadığın­da bile) FETÖ’nün çıkar ları büyük ölçüde korunmuştu. Ta ki Cumhurbaşk­anı Erdoğan’ın halkı da arkasına alarak verdiği mücadele ye kadar.

Bu mücadele, Batı jargonunu kul lanırsak, bir §Jçl lider¨ gerek tiriyordu. “Otoriter, despot, antide mokratik” gibi sıfatlarla tarif edilen bu “güçlü lider” kavramı, yine gerçekleri gizlemek için ortaya atılmış bir fabri kasyondan ibaret.

CIA’nın gözetlediğ­i ve dinledi ği Trump’a da “güçlü lider” yakıştır ması yapılmıştı. Fakat görünen o ki Trump ne İsrail lobisine ne de top yekûn CIA’ya karşı durabilece­k kadar güçlü bir lider.

Türkiye’yi FETÖ etkisinden kurta racak bir Tayyip Erdoğan çıktı. Peki günün birinde ABD’yi Siyonistle­rin etkisinden kurtaracak bir lider çıkar mı?

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye