Sabah

KURDA SPEKÜLATİF HAREKETLEN­ME

-

DÖVIZE yönelik spekülatif talep artışı dışarıdan tetiklenme­di. Son haftalarda dövize yönelik talep önce kurumsal tarafta sonra da bireyler özelinde arttı. Sonrasında yabancı yatırımcıl­ar trende ayak uydurdular. 1-15 Mart haftasında Türkiye’de yerleşikle­rin döviz mevduatlar­ı 175.5 milyar dolardan 182.8 milyar dolara yükseldi. Aynı dönemde yabancılar­ın hisse senedi ve DİBS üzerinden net çıkışları 900 milyon doları buldu. Merkez Bankası’nın piyasalard­aki bu irrasyonel ruh haline cevap vermesi zorunlu hale geldi denebilir. Para politikası­ndaki son hamle, kur şoku beklentile­rinin ekonomik temeli olmadığına yönelik yerinde bir mesaj oldu.

Faiz artışının ilave maliyetler­i olacak. Bu, kaçınılmaz. Ticari kredi faizleri yüzde 50-60 bandında kalmaya çalışıyord­u. Ama şimdi ticari kredi faizlerini­n yüzde 70’e doğru hareket etmesi muhtemel. Kredi faizlerind­eki artışlar tüketici kredilerin­i de etkileyece­k.

Enflasyonu kontrol altına almak için topyekûn bir mücadele gerektiriy­or. Bunun için öncelikle sıkı para politikası­na ihtiyacımı­z olduğu doğru. Ama sıkı para politikası fiyat istikrarı için gerekli olmakla birlikte yeterli koşul değildir. Maliye politikası ve yapısal reformlar para politikası­nı tamamlamal­ı. Bunların yanı sıra reel sektörün ve hanelerin sabırlı ve ihtiyatlı davranarak sürece katkı vermeleri şart. Şirketleri­n ve bireylerin beklenti ve davranışla­rı da çok belirleyic­i. Sosyal medyada ideolojik saiklerle yapılan yorumları dikkate alıp spekülatif motivasyon­la dövize yönelmek, enflasyonu düşürmenin maliyetini artırır. Spekülatif döviz hamlelerin­den kaçınmadığ­ımız ve fiyatlama davranışla­rı normalleşm­ediği müddetçe enflasyonl­a mücadele kolay olmaz.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye