Altınbaş Üniversitesi mezunlarının ‘Yaşam Boyu Eğitim’i devam ediyor
Ön lisans, lisans ve yüksek lisans olmak üzere halihazırda 9 bin 583 öğrenciye 447 akademisyenin eğitim verdiği Altınbaş Üniversitesi’nde, eğitim süreci adeta yaşam boyu devam ediyor. Mezunlar Derneği vasıtasıyla Türkiye’de ilk defa ‘Yaşam Boyu Eğitim’ konseptini başlatarak, mezuniyetten sonra da öğrencisinin bilgisini sorgulayan üniversitemiz, Altınbaş Üniversitesi mezunu olan her bireye yaşamları boyunca üniversitede kendi alanlarıyla ilgili güncelleme eğitimlerine katılma imkanı veriyor. İlk defa üniversitemiz bünyesinde başlayan uygulamada ise süreç şu şekilde işliyor; Hukuk Fakültesi’nden 2017’de mezun olan öğrencinin zaman içinde Anayasa, kanun ya da uygulama değişikliğiyle karşılaşmaması neredeyse imkansız. Böylesi bir durumda, hiçbir ücret talep etmeden mezunlarımızı Hukuk Fakültesi’nde dilediği derse girme veya açtığımız güncelleme kurslarına katılma fırsatı sunuyoruz. Söz konusu fırsatlarımız mühendislik, eczacılık başta olmak üzere tüm fakültelerimiz için geçerli. Bu konsept, profesyonel hayatta da mezunlarımızın hem okulla bağını korumak hem de eğitimlerini diri tutmak anlamında bulundukları profesyonel ortamda öne çıkmalarına kayda değer katkı sağlıyor.
Her yıl 10 akademisyenin proje fikrini destekliyoruz
Altınbaş Üniversitesi’nde her yıl en az 10 akademisyenin proje fikrini destekleyerek, ulusal ve uluslararası fon aşamasına taşınmasına destek oluyoruz. Üniversitemizde yürütülen araştırmalar için; TÜBİTAK’TAN 3.1 milyon TL, AB Fonları’ndan 485 bin 130 euro, British Council Fonu’ndan 20 bin 145 sterlin tutarında destek aldık. Bununla birlikte, üniversite bünyesinde de araştırmalara fon ayrılıyor. Dolayısıyla bugüne kadar üniversite fonlarından araştırma çalışmaları için yaklaşık 890 bin 140 liralık fon ayırdık. Bu yıl ise 359 bin liralık fon ile 25 araştırmaya daha destek veriyoruz. Ayrıca, halihazırda devam eden ve yürütücülerinin üniversitemizden olduğu, 24 araştırma projemiz bulunuyor. Bunun yanında, akademisyenlerimizin proje araştırmacısı olarak diğer enstitülerde yer aldığı, 21 projemiz ile toplam 45 projemiz yer alıyor. Bu projelerden altısı ise Avrupa Komisyonu tarafından fonlanıyor.
İlk üç projeye patent desteği veriyoruz
Kuluçka Merkezi bünyesinde ise Şubat 2017’de öğrencilerimiz arasında ‘Benim Fikrim Benim İşim’ yarışması düzenledik. Bu yarışma sonucunda ilk üçe giren ve mansiyon alan projeleri Ön Kuluçka’ya alarak, öğrencilerimizin fikirlerini patentleme ve bu fikirleri doğrultusunda firma kurma desteği verdik. Bu yarışmamızı bu yıl tüm İstanbul’a açtık ve ilk üçe giren öğrencilerimiz, Eylül 2018’de Kuluçka Merkezi’nde çalışmalarına başlayacak. Bunun yanında, üniversitemizde eğitim gören veya inovasyona meraklı olan gençler için çalışmalarımız devam ediyor. Bu çerçevede, Keiretsu Forum Türkiye başta olmak üzere, yurtdışından firmalarla da iş birliği içinde çalışarak, öğrencileri- mize çeşitli inovasyon eğitimleri ve fikir günleri düzenliyoruz. Bu şekilde fikirlerine destek alan ve şu anda Tübİtakiha(İnsansızhavaaracı) yarışmasına katılmaya hak kazanan inovasyon grubumuz bulunuyor. Öğrenciler, Yenilik ve Araştırma Projeleri Daire Başkanlığı ve mentor hocaları ile yaz boyu kendi drone’ları üzerinde çalışarak, Eylül sonu itibarıyla üniversitemizi temsilen TÜBİTAK IHA yarışmasına katılacak.
Bin 896 yabancı öğrencimiz var
Ayrıca, Altınbaş Üniversitesi’nde İngilizce eğitimi başlıca ayrıcalıklarımız arasında yer alıyor. Yabancı Diller Yüksekokulumuzda nitelikli İngilizce eğitimi sunan hazırlık programımızın ve bölümlerde verdiğimiz akademik İngilizce derslerinin yanı sıra üniversite vizyonumuz doğrultusunda, öğrencilerimize ikinci, isteğe bağlı üçüncü yabancı dil öğrenme imkanı sunuyoruz. Ayrıca üniversitemizde yaklaşık 68 ülkeden gelen bin 896 uluslararası öğrencinin oluşturduğu çok kültürlü bir ortam var. Bu rakamlara bakıldığında, Türkiye’nin en fazla yabancı öğrenciye eğitim veren üçüncü vakıf üniversitesi konumundayız.
Yurtdışı anlaşmalarımıza gelirsek, en önemli programlarımızdan biri hukuk fakültesinde Köln Üniversitesi iş birliği ile hayata geçen Çift Diplomalıtürk-almanhukuklisans Programı. Programa katılan öğrenciler; Türk, Alman, Avrupa Birliği ve Amerikan ‘Common Law’ hukuk düzenlerine hakim olarak mezun oluyor. Türkiye ve Almanya arasındaki ilk ve tek Çift Diplomalı Türk-alman Hukuk Lisans Programı, yurtdışında eğitim almak isteyen öğrencilerin en önemli çekincelerden biri olan ‘denklik’ sorununu da ortadan kaldırıyor. Üç dilde, iki diploma vermeyi hedefleyen program, hem Türkiye hem de Almanya tarafından destekleniyor.
Bir diğer anlaşmamız kapsamında ise Altınbaş Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, ABD Colorado Üniversitesi Skaggs Eczacılık Okulu-denver iş birliği ile hasta odaklı eğitim progra- mını başlattık. Türkiye’de lisans eğitiminde ilk olma özelliği taşıyan eğitim programı ile öğrenciye ilacın hazırlanması, analizleri, hastaya sunulması bilgilerinin yanı sıra hasta odaklı bilgi, beceri, davranış ve değerlerin de ağırlıklı olarak öğretilmesi hedeflendi ve program bu yönde geliştirildi.
Avrupa’da 26 ülkeden 129 üniversite ile anlaşmamız bulunuyor
Öte yandan Türk öğrencilerin ve akademisyenlerin uluslararası arenada etkin olmasını sağlamak için ABD Georgia State Üniversitesi ile yeni bir iş birliğine imza attık. 4+1 ve 4+1+3 şeklinde dizayn edilen sistem ile 4+1 eğitim şekline göre öğrenci, dört yıl boyunca lisans eğitimi alıyor. Bu süreç bittikten sonra ise iki yıl olan yüksek lisans eğitimini, bir yıl içinde Amerika’da tamamlama şansı buluyor. 4+3+1 sistemiyle ise, öğrenci üç yıl Amerika’da doktora yapma imkanına sahip olabiliyor. Ayrıca ikili akademik iş birliği ve öğrenci değişimi anlaşmalarımız kapsamında 23 ülke ile 41 anlaşmamız bulunuyor. Öne çıkan ülkeler; ABD, Güney Kore, Güney Afrika Cumhuriyeti, Pakistan, Endonezya, Şili, Fas, Ürdün, Tunus, Malezya, Hindistan olarak sıralanabilir. Erasmus kapsamında ise Avrupa’da 26 ülkeden 129 üniversite ile anlaşmamız var.
Son olarak ise, doğrudan meslek kazandıran ve kazandırmayan fakültelerden bahsetmek istiyorum. Tıp, eczacılık ve hukuk fakültesi gibi fakültelerden mezun olanlar neredeyse ertesi gün işe başlıyor. Fakat bazı bölümlerimizde belli bir çalışma düzeni içinde meslek edinmek mümkün olabiliyor. Biz bunları düşünerek iki yıldır Co-op isimli bir program başlattık. Co-op, Türkiye’de çok az üniversitede bulunan, stajın ötesinde bir program. Öğrencilerimiz öğrenim hayatlarının bir bölümünü bir iş yerinde, oranının çalışanı olarak geçiriyor ve oradaki çalışmalarıyla not alıyor. Bu uygulama bünyesinde staj yapan öğrencilerin kayda değeri ise söz konusu yerlerde işe başlıyor.