Yeni Havalimanı, Türkiye’yi hava kargoda güçlü ülkeler arasına taşıyacak
Küresel büyüklüğü 7.5 trilyon dolar olan lojistik sektörünün, 2023 yılında 15 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşması bekleniyor. Sektördeki faaliyetlerin yüzde 50’si doğrudan lojistik firmaları tarafından, diğer yüzde 50’si sanayi ve ticaret firmalarının kendileri tarafından gerçekleştiriliyor. Büyüklüğü bugün itibarıyla 150 milyar liraya ulaşan Türkiye lojistik sektörü, 2017 yılını yüzde 5 büyüme ile tamamladı. Yılda 14 milyar dolar hizmet ihraç eden sektör, bu rakamı 2023 yılında 50 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor. Dış ticaretin yüzde 61’ini denizyolu, yüzde 27’sini karayolu, yüzde 11’ini havayolu ve yüzde 1’ini de demiryolu ile sağlayan Türkiye lojistik sektörü, Lojistik 4.0 ile birlikte sistemler arası bütünleşmeyi içeren otomasyonları ileri seviyede kullanmaya başladı. 2017 yılında yakaladığı yüzde 21.6’lık büyüme ile lojistik sektöründe en yüksek oranda büyümenin yaşandığı hava kargo taşımacılığında, bu yıl hizmete girecek olan İstanbul Yeni Havalimanı (İYH) ile büyüme ivmesinin daha da artması bekleniyor. Yıllık 5.5 milyon ton kapasiteye ve 1.4 milyon metrekare alana sahip bir ‘kargo şehri’nin de içinde yer alacağı İyh’nin faaliyete geçmesi ile hava kargoda Türkiye; global ölçekte ilk
10, Avrupa’da ise ilk üç ülke içinde yer almayı hedefliyor.
Lojistikte pazar payının en yüksek olduğu ülkeler AB üyeleri olurken, en fazla ihracat Almanya’ya yapılıyor. AB ülkeleriyle yaptığı ticaretin yüzde 75’inde karayolunu tercih eden Türkiye, bir yandan mevcut yolların iyileştirilmesi için çalışmalar sürdürüyor, diğer yandan da yeni yollar inşa ediyor. Bu kapsamda, Karadeniz otoyolu, Büyük İstanbul Tüneli projesi, İstanbul-İzmir arasını 3.5 saate indirmesi öngörülen otoyol ve köprü projesi, Karadeniz ve Akdeniz limanlarının iç bölgelere bağlanması için kuzey-güney aksındaki karayolu ağının geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapılıyor. Ayrıca Türkiye ile Çin arasında, 2017 Mayıs ayında imzalanan Uluslararası Karayolu Anlaşması ile Çin üzerinden Avrupa’ya gelen ticari malların Türkiye üzerinden daha kısa sürede nihai müşterisine ulaştırılabilecek olması, Türkiye lojistik sektörünün gelişmesine katkı sunacak unsurlardan biri olarak görülüyor. Türkiye’de yük taşı- macılığının yüzde 90’ına yakın bölümünün karayolu ağırlıklı gerçekleştiğine dikkat çeken sektör temsilcileri, ortalama 750 bin adet yük taşıyan araç sayısıyla karayolu taşımacılığının büyük bir orana sahip olduğuna vurgu yapıyor.
Denizyolunda yük taşımacılığı 2017’de yüzde 10.5 arttı
Denizyolunun taşıma modları arasındaki payına bakıldığında, global ölçekte yüklerin hacim olarak yüzde 84’ünün, değer olarak ise yüzde 70’inin denizyolu ile taşındığını belirten sektör temsilcileri, Türkiye’nin dış ticaret taşımalarında da denizyolunun öne çıktığını vurguluyor. 1 Ocak 2004 tarihinde uygulanmaya başlanan yakıtta ÖTV indiriminin denizyolunda yük, yolcu ve araç taşımacılığı payının yükselmesini sağladığını ileten uzmanlar, küresel ekonomik dalgalanmalara bağlı olarak yıllar içinde azalış ve artışlar yaşandığına dikkat çekiyor. 2017 yılında, bir ön-