9 BAŞLIKTA 2018’DE DÜNYA EKONOMİSİ
KESKİN DALGALANMALARDAN TİCARET SAVAŞINA, BREXIT’TEN KÜRESEL YAVAŞLAMAYA
KÜRESEL YAVAŞLAMA 2019’DA CAN SIKACAK
2017 yılı, büyüme bakımından parlak geçmişti. “2018 de iyi gidecek” beklentisi hakimdi. Küresel ekonominin büyük aktörleri, eşgüdüm içinde büyüyordu. Ancak, Ocak ayında Dünya Bankası’nın uyarısı karamsarlık yarattı. Ardından ABD borsalarında yaşanan çalkantı, bu iyimser beklentilerin pek de gerçekçi olmadığı kuşkusunu güçlendirdi.
Özellikle yılın ikinci yarısından itibaren veriler de küresel ekonominin yavaşladığını gösteriyor. Sanayi üretimindeki ve perakende satışlardaki yavaşlama belirgin bir şekilde hissediliyor.
Almanya ve Çin gibi küresel ihracatçıların önümüzdeki dönem için aldıkları siparişlerde keskin düşüşler var. Uluslararası kurumlar, senkronize canlanma döneminin geride kaldığını, 2019’da ekonomisinin yavaşlayacağını belirtiyorlar.
İTALYA’DA POPÜLİST HÜKÜMETİN YARATTIĞI BÜTÇE KRİZİ
Mart ayında Avrupa’da önemli bir seçim gerçekleşti. İtalya’da üç ay süren belirsizlik ve yatırımcıları tedirgin eden bir dönemden sonra başka bir sorun baş gösterdi. Kazananlar aşırı sağcı popülist Lig ile sol kesimden düzen karşıtı popülist Beş Yıldız hareketiydi.
Mali disiplin konusundaki endişeler haklı çıktı ve esas bomba, Ekim ayında patladı. Popülist hükümetin sosyal harcamaları artırarak hazırladığı bütçe AB Komisyonu’nun tepkilerine neden oldu ve onaylanmadı. AB tarihinde ilk defa yaşanan bu durum ile Komisyon, ilk kez bir üye ülkenin bütçe önceliklerine müdahale etmiş oldu. Yüksek borcu, düşük büyümesi ve sorunlu bankacılık sektörü nedeniyle “patlamaya hazır bomba” haline gelen İtalya, halen yeni bir finansal depremin merkezi olabilecek tehlikeli bir fay hattında duruyor.
ABD İLE ÇİN ARASINDA TİCARET SAVAŞI BAŞLADI
Mart ayının bir başka yanı da, ticaret savaşının patlak vermesiydi. Önce 1 Mart’ta ABD Başkanı Donald Trump, ithal çeliğe yüzde 25, alüminyuma da yüzde 10 ek vergi açıkladı, metal endüstrisindeki aşırı kapasitenin ulusal güvenliği tehdit ettiğini belirtti. 22 Mart’ta Beyaz Saray, 7 ay süren fikri mülkiyet hırsızlığı soruşturmasının ardından, ABD Ticaret Temsilcisi’nden 60 milyar dolarlık Çin ürününe gümrük vergisi için çalışma yapmasını istedi.
Bunun üzerine 1 Nisan’da Çin’den yanıt geldi; boru, şarap ve domuz eti gibi 128 Amerikan ürününe misilleme tarife konuldu. İşte ticaret savaşında ilk adımlar böyle atıldı. Liderler arasında çeşitli görüşmeler yapılsa da ticaret savaşı küresel ekonominin 2019’da da en ciddi riski olmayı sürdürüyor.
ABD’DE VERGİ İNDİRİMİYLE REKOR BÜYÜME; % 4.1
Temmuz ayında, ABD ekonomisinden umut verici bir haber geldi. 2017 sonunda kabul edilen vergi indirim paketi Amerikan ekonomisine kelimenin tam anlamıyla gaz verdi ve dev ekonomi yılın ikinci çeyreğinde yıl bazında yüzde 4,1 büyüme kaydetti. Vergi indirimlerine bağlı olarak tüketici harcamalarının artmasına bağlanan oran 2014’ten bu yana en hızlı büyüme oranı oldu. Aynı dönem içinde ayrıca ithalat vergilerinin yükselmesi öncesi siparişlerin hızlandırılması da büyüme oranını etkileyen unsurlardan biri oldu. ABD’nin Gayrisafi Yurtiçi Hasılası’ndaki büyüme oranı, 2014 yılının üçüncü çeyreğinde ABD’nin GSYİH’sı yüzde 4,9 büyüme göstermişti ve bu dönemden bu yana da bu denli büyük bir büyüme oranı kaydedilmedi.
ARJANTİN YENİDEN IMF KAPISINDA
Latin Amerika’nın sorunlu ülkesi Arjantin, Mayıs ayında yeniden döviz krizine girdi. Peki neler oldu da daha bir yıl önce uluslararası bankaların tahvillerini satın almak için kuyruğa girdiği Arjantin, krize girdi? Arjantin, değer kaybeden para biriminin düşüşünü durdurmak için önce faiz oranlarını yükseltti ve mali açık hedefini sıkılaştırmak zorunda kaldı. Ancak faiz artışı ülke para biriminin değer kaybını durduramayınca ve para çıkışı devam edince Merkez Bankası 5 milyar dolarlık döviz satmak zorunda kaldı. Ardından şok bir hamle ile faiz oranları yüzde 40’a çıkartıldı. Faiz oranlarını 10 gün içinde 3 kez artırarak yüzde 40’a yükselten bu şok tedavi ve IMF ile stand-by için anlaşma yapılacağı haberi piyasaları ancak sakinleştirebildi.
Peso’nun son bir yıl içinde dolar karşısında değer kaybı yüzde 50’yi bulurken, Mayıs ortasından itibaren 10 günde içinde yüzde 15 değer yitirdi. Peso 14 Mayıs Pazartesi günü 25.30 ile dolar karşısında tüm zamanların en düşük seviyesine düştükten iki gün sonra, faiz silahının çekilmesi ve IMF ile anlaşma açıklaması ile 24.80’e çıkarak değerlendi. Neticede Arjantin Pesosu dolar karşısında yılın en çok değer yitiren para birimi oldu.
KORKULU ÇİN RÜYASI; DEV EKONOMİ FRENE BASTI
Kötü haber, Ekim sonunda üçüncü çeyrekte Çin’in gayrisafi milli hasılanın yıllık yüzde 6.5 arttığının açıklanmasıyla geldi. Büyüme hızının 2009 küresel krizinden bu yana en düşük seviyeye inmesi dünya ekonomisine ilişkin karamsarlığı yaygınlaştırdı.
Üçüncü çeyrek GSYH artış hızı, yüzde 6.6 olan beklentilerin ve yılın ilk yarısında gerçekleşen yüzde 6.8’in altındaydı. ABD’nin başlattığı ticaret savaşı Çin ekonomik büyümesine olumsuz yönde etkilerken, büyümedeki düşüşe en önemli katkıyı sanayi üretimindeki gerileme yaptı.
Ayrıca Çin’in 34 trilyon doları bulan ve gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 266’sına ulaşan kamu ve özel sektör borcu, ciddi bir tehdit oluşturuyor. Çin yönetimi kesin bir veri açıklamasa da, ekonomiyi canlı tutmak için yapılan altyapı yatırımları, hayalet şehirler, kullanılmayan konutlar gibi harcamalar nedeniyle son yedi yılda borç stoku dörde katlandı.
BREXIT KRİZİ PATLADI, BAŞBAKAN MAY ZOR DURUMDA
Kasım ayında, 2019’da belki de çok ciddi sorunlar çıkaracak Brexit sorununun tohumları atıldı. Her şey, 15 Kasım’da İngiltere Başbakanı Theresa May’in AB ile uzlaşmaya vardıktan sonra açıkladığı ve parlamento tarafından onaylanması beklenen taslak, Brexit anlaşmasına Brexit Bakanı Dominic Raab’ın katılmayarak istifası ile başladı. Britanya, tartışmalı ve hareketli bir Brexit sürecine girdi. 12 Aralık’ta Muhafazakâr Parti içinde Başbakan May’in liderliği ile ilgili yapılan güven oylamasında 200 kabul oyuna karşı 117 ret oyunun çıkması, partinin ne kadar bölünmüş olduğunu ortaya çıkardı. Brüksel ile bir serbest ticaret anlaşması konusunda uzlaşmaya varılsa bile, May’in mevcut taslağının Britanya Parlamentosu’ndan geçmesinin oldukça zor olduğu belirtiliyor. 2019 Britanya için birçok açıdan kritik bir yıl olacak.
PASTADAN DAHA ÇOK PAY İSTEYEN SARI YELEKLİLER, SOKAKTA
Kasım ayının ortalarından itibaren akaryakıt zammının geri alınması talebiyle başta Paris olmak üzere tüm Fransa’da yürüyüş ve protestolarla başkaldıran Sarı Yelekliler hareketi, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’u iyice zorladı. Vaatlerine rağmen şimdiye dek ciddi bir adım atamayan Macron, Sarı Yelekliler’in öfkesini dindiremese de harekete geçti, önce akaryakıt zamlarının 2019 yılı için iptal edildiğini açıkladı. Sarı Yelekliler eylemlerini kesmeyince, 13 dakikalık kısa bir konuşmayla hem protestoculara karşı tavrını yumuşattı hem de yeni önlemler açıkladı.
Asgari ücretin 2019’da 100 Euro artırılacağını ve bu artışın devlet tarafından karşılanacağını, fazla mesai ücretlerinin vergiden muaf tutulacağını ve özel sektörden, çalışanlara yılsonu ikramiyesi verilmesini talep edeceklerini, 2 bin Euro’nun altında kazanan emeklilerden yeni alınmaya başlanan sosyal güvenlik vergisinin iptal edildiğini duyurdu.
Ancak varlık vergisini yeniden getirmeyi ve reform gündeminden vazgeçmeyi reddetti. Aslında Sarı Yeleklileri kızdıran da bu... Son yıllarda en varlıklı kesimin alım gücü yüzde 6 yükselirken en yoksul yüzde 22’lik kısım alım gücünden yüzde 1 kaybetti. Sarı Yelekliler, ücret adaletsizliğine, zayıf ekonomik büyümeye, her 10 kişiden birinin işsiz olmasına, zenginlerden alınan servet vergisinin kaldırılmasına ve vergi muafiyetlerine, taşrada demiryollarının, sağlık ocaklarının, okulların kapanmasına kızıyorlar. Ve eylemler nedeniyle, Merkez Bankası, dördüncü çeyrek için büyüme hızı tahminini yüzde 0.4’ten 0.2’ye düşürürken, 2017’de yüzde 2.3 olan büyüme hızı bu yıl yüzde 1.6’ya düşmüş olacak.
WALL STREET’TEKİ KESKİN DÜŞÜŞLER KORKUTUYOR
Wall Street’te zirveye çıkan hisse senedi fiyatları, yavaş yavaş inişe geçti. Eylül ortasına kadar rekor tazeleyen Dow Jones, S&P 500 gibi endekslerdeki düşüşler korku yaratıyor. Kimi uzmanlar bu düşüşlerin bir düzeltme dönemi olduğunu söylerken, kimileri de çöküş döneminin başlangıcı olduğunu savunuyor. Karamsar uzmanlar, daha kötüsünün yolda olduğunu, küresel ayı piyasasının henüz başladığını söylüyor.
24 Aralık Pazartesi günü S&P 500 Endeksi 2.351 puan ile 20 ayın en düşük seviyesine indi. S&P 500 Endeksi, 3 - 27 Aralık arasında yüzde 11 gerileyerek yılı 2.485 puandan tamamladı. Endeksin 20 Eylül’deki zirvesinden bu yana kaybı yüzde 15,4 oldu. Dow Jones, Cuma ve Pazartesi günleri toplam 1983 puan düştü. Eylül ortasındaki zirveden beri yüzde 18 düşüş var. Bir düzeltme mi, yoksa çöküş mü?