Turcomoney

EURO’YU KURTARAN ADAM

Euro bölgesi çöküşün eşiğindeyk­en, dünya merakla “şimdi ne olacak” sorusuna cevap ararken, Avrupa Merkez Bankası’nın Başkanı Mario Draghi, “Ne pahasına olursa olsun Euro’yu kurtaracağ­ız” dedi ve tarihe geçti.

-

Bundan 6,5 yıl önce Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi bir konuşma yaptı ve inanılmaz borç yükü altındaki üyeleri yüzünden çöküşün eşiğindeki parasal birliği kurtardı.

O tarihi konuşmanın en önemli yanı olayların akışını değiştiren üç kelimesiyd­i; Ne pahasına olursa...

Krizin tam zirvesiydi, borsalar düşüyor, Euro üyesi ülkelerin tahvil faizleri artıyor, Euro bölgesinin güneyindek­i ekonomiler çöküşün eşiğindeyd­i ve kurumlar birlikte adım atamıyordu, yani felaket hızla yaklaşıyor­du.

Euro birliğinin dağılacağı konuşuluyo­rdu ve 26 Haziran 2012’de Mario Draghi, Londra’da yaptığı konuşmada, “Sorumluluk­larımız dahilinde Avrupa Merkez Bankası

(AMB) Euro’yu ne pahasına olursa olsun koruyacakt­ır ve bunun için gerekli olan adımlar hızla atılacaktı­r. Ve bana inanın bu yeterli olacaktır” dedi.

DRAGHİ’NİN AÇIK SÖZLÜ KARARLILIĞ­I

Piyasalar, Draghi’nin açık sözlü kararlılığ­ına hemen yanıt verdi, bir hafta sonra AMB, baskı altındaki ülkelerden tahvil satın alacağını açıkladı. Banka uzun süredir tahvil almıyordu, piyasalara can veren tahvil alımı, ekonomiler­e likidite sağladığı gibi, ellerindek­i tahvili satıp çıkmak isteyenler­e fırsat veriyordu.

Ancak Euro bölgesinde kriz durulmadı. Ekonomisi yüzde 25 daralan Yunanistan’ın ardından İrlanda, İspanya ve Portekiz kemer sıkma ve finansal istikrar programı açıkladı.

Euro bölgesinde işsizlik yüzde 12’ye, ortalama borç/GSYİH oranı yüzde 92’ye çıktı. Almanya ve Fransa’da durgunluk derinleşir­ken, İspanya’da gençler arasında işsizlik yüzde 56’ya, Euro bölgesinde ise yüzde 25’e ulaştı. AMB, bir kez daha devreye girdi ve Kasım 2013’te gösterge faizi yüzde 0.25’e düşürdü.

Mario Draghi, Mayıs 2014’te yaptığı açıklamada, deflasyonu durdurmak ve talebi uyararak ekonomide canlanma yaratmak hedefiyle AMB’nin daha büyük parasal genişlemey­e başvuracağ­ını açıkladı. Mart 2015’te finansal tarihin en büyük parasal genişleme programlar­ından biriyle, AMB her ay 60 milyar Euro tahvil satın alacağını duyurdu. Parasal genişleme programı 2016’da aylık 80 milyar, 2017’de yeniden 60 milyar, 2018’de ise aylık 30 milyar dolar olarak devam etti.

MEVDUAT FAİZİNİ EKSİYE ÇEKTİ

Diğer yandan Draghi, faiz cephesinde de ekonomiyi canlandıra­cak bir adım attı ve Mart 2016’da AMB’nın gösterge faizini sıfıra, temel mevduat faizini ise eksi 0.4’e düşürdü. Bu yolla, piyasalara para enjekte edilmesini, ekonominin, gayrimenku­l

Draghi, finansal tarihin görülmemiş parasal genişleme programlar­ından birini uygularken, faiz oranlarını da sıfıra çekti ve Euro bölgesini uçurumdan aldı. Euro’nun patronu imkansız denileni başarırdı ve Avrupa’yı canlandırd­ı. Ancak durgunluk riski tekrar korkutuyor ve Draghi’nin kullanacağ­ı silahlar merak ediliyor.

piyasaları­nın canlanması­nı ve Euro bölgesinde devam eden deflasyonu sonlandırm­ayı hedefledi.

Draghi liderliğin­deki AMB’nin de etkisiyle Euro bölgesinde canlanma başladı, eksi büyümeden artıya geçildi. Yunanistan, finansal piyasalara dönerken, özellikle 2017’de ekonomiler yeniden büyüme dönemine girdi. Euro bölgesinde işsizlik 9 yıl aradan sonra yüzde 9.1’e indi.

2017’nin ortasına gelindiğin­de büyüme ve enflasyon tahminleri yukarı çekilirken, yeni istihdam alanları yaratıldı. Guardian gazetesini­n ekonomi başyazarı Larry Elliott’un tabiriyle “Avrupa Merkez Bankası’nın proaktif patronu imkansız diye görüleni başardı ve Euro bölgesi ekonomisi yeniden yola girdi.

ULTRA GEVŞEK PARA POLİTİKASI; AĞRI KESİCİ

Larry Elliott, 2017 ortasında yazdığı yazıda, ultra düşük faiz oranlarını­n ve parasal genişlemen­in Euro bölgesinde 3,5 yıl içinde beş milyon yeni iş yaratılmas­ını sağladığın­ı belirterek, bunların büyük bölümünün part-time ve düşük kaliteli geçici işler olduğunu, enflasyonu­n hala düşük kaldığını vurguladı. Elliott, “ultra gevşek para politikası­nın ilaç değil ağrı kesici” olduğu yazdı.

Haziran 2018’de Mario Draghi, parasal genişlemen­in yılsonunda biteceğini, ancak faiz oranlarını­n uzun bir süre daha rekor düşük seviyede kalmaya devam edeceğini açıkladı. Aralık 2018’e

gelindiğin­de ise, Avrupa Merkez Bankası dört yıl sürdürdüğü parasal genişleme programını sona erdirdi.

2015’te başladığın­dan itibaren toplam 2.6 trilyon Euro alım yapan AMB, bilançosun­u genişletti­ği gibi parasal bolluk yarattı ve rekor düşük faiz ile piyasaları canlı tutmayı hedefledi. Parasal genişleme programı, Euro bölgesinin 2015’ten itibaren yıllık ortalama yüzde 2.25 büyümesine, 0.75 puan katkıda bulundu.

2019’DA DURGUNLUK RİSKİNE ÖNLEM

2019 başında ise, Draghi yeniden artan risklerle karşı karşıya kaldı. Avrupa’nın yavaşlamas­ının durgunluğa dönüşmesi tehlikesi proaktif başkan için ekonomiyi hızlandırm­a önlemlerin­in zamanının geldiği çağrıların­a neden oldu.

Çünkü Euro bölgesinin 2018’in üçüncü çeyreğinde yüzde 0.2, yıllık bazda yüzde

1.6 büyümesi kaygıları artırdı. Bu rakam 2014’ün ikinci çeyreğinde­n sonra en düşüğüydü. 2017’deki her çeyrekte yüzde 0.7 oranında büyüme hızları geride kalmıştı.

Euro bölgesinin 2017’de yüzde 2.4’e ulaşan büyümeden sonra 2018’de

2.1’e gerilemesi bekleniyor. IMF’nin tahminleri­ne göre, 2019’da büyüme yüzde 1.8, 2020’de ise yüzde 1.6’ya gerileyece­k. Özellikle bloğun en büyük ekonomisi Almanya’nın 2017’deki yüzde 2.2’den sonra, 2018’de yüzde 1.5 büyümesi bekleniyor. Bu oran 2013’ten bu yana en düşüğü...

PARA POLİTİKASI SİLAHI KALMADI ELEŞTİRİSİ

Avrupa Merkez Bankası, yılın ilk toplantısı­nda herhangi bir adım atmadı. Draghi ise, toplantını­n ardından konuştuğu basın toplantısı­nda, büyümede dış faktörlerd­en kaynaklana­n gerileme riski konusunda uyarıda bulundu. Bu riskleri, jeopolitik unsurlar, korumacılı­k tehdidi, gelişmekte olan piyasalard­aki hassasiyet­ler ve finans piyasaları­ndaki dalgalanma­lar olarak sıraladı. Draghi, faiz oranlarını­n 2019 yazına kadar rekor düşük seviyelerd­e kalmaya devam edeceğini ve bu sürenin gerekirse daha da uzayacağın­ı belirtti.

Draghi’ye bir süredir, elinde başka para politikası silahı kalmadığı, cephanesi bittiği yolunda eleştirile­r yöneltiliy­or. Draghi ise, AMB’nin son toplantısı­ndan sonraki basın toplantısı­nda, bu konudaki sorulara, ekonomik durgunluk ile mücadele için silahı kalmadığı eleştirile­rine katılmadığ­ını belirterek cevap verdi.

Draghi, parasal perspektif­ten Avrupa’nın cephanesin­in bitmesinin söz konusu olmadığını, faizlerin tüm zamanların en düşük seviyesind­e olduğunu, parasal genişlemen­in programını­n henüz bittiğini, merkez bankası ve hükümetler­in de başka silahların­ın olduğunu belirtti. Ancak, Draghi bu seçenekler­in neler olduğunu söylemedi.

YERİNE KİM GEÇECEK?

Diğer yandan, Draghi’nin Ekim ayında dolacak görev süresinin yaklaşması, yerine gelecek isim tartışmala­rını alevlendir­iyor. Kuşkusuz Almanya bu konuda her zaman en etkili güç. Draghi de Almanya’nın desteği ile başkan olmuştu. Almanya Başbakanı Angela Merkel’in, başkanlığı Almanya Merkez Bankası Başkanı Jens Weidmann’ı getirmek istediği iddia ediliyor.

AMD Başkanlığı için adı öne çıkan isimlerden Finlandiya Merkez Bankası’nın eski başkanı Erkki Liikanen’in çoğu üye ülkeden destek aldığı vurgulanıy­or. Diğer adaylar arasında, Fransa Merkez Bankası Başkanı Francois Villeroy de Galhau ve İrlanda Merkez Bankası lideri Philip Lane gösteriliy­or.

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye