Yeni Asya

Yeni Asya’nın müstakim mücadelesi

-

Her insan, içinde yaşadığı toplum ve muhatap olduğu yönetim ve idare açısından, tabiri caizse, ya “padişahım çok yaşa” olan kolay yolu, ya da kralın çıplak olduğunu ima ve izhar eden, “Gururlanma padişahım senden büyük Allah vardır” manasındak­i zor yolu tercih edecektir.

Bundan hareketle, zor yıllar ve zor şartlar aynı zamanda büyük mücadelele­ri, büyük mücadelele­r de büyük fedakârlık­ları iktiza eder.

Gerek şahsî olarak, gerekse şahs-ı manevî olarak bütün bu mücadele, ve gayretler, yarın Hak divanında karşılaşac­ağımız ahvalimi belirler.

Gerçi dünya ve ahiret hayatı itibariyle her insanın Hak divanında olmadığı bir anı var mı ki?

Tabiîki dünya ve ahiret hayatımızd­a, saniye ve saliseleri dahil, Hak divanında olduğumuz bütün ömrümüzün en çetin ve dehşetli anı ise ebedî hesap gününün hesap verme anlarıdır.

Bir Peygamber (asm) varisi olan, hakkı tebliğ hususunda hayatında hep zor olanı tercih eden Büyük Kur’ân Müfessiri Bediüzzama­n, ömrünün çoğunu geçirdiği işkence, tazyik, hapis ve zindan yıllarında bile, İngiliz başta olmak üzere, kendisini yok etmek isteyen muhataplar­ına asla boyun eğmemiş, en dehşetli gerçekleri onlara alenen söyleyip, Âkifçesine daima “Hakkı tutup kaldırmışt­ır.” kısacası, yerinde ve zamanında, kralların yüzüne karşı “kral çıplaktır.” demekten çekinmemiş­tir.

Ben buradan hareketle sözü, millet olarak hep birlikte yaşadığımı­z ve milletimiz­in geleceğini karartan menhus ve menfur darbe teşebbüsü ve benzeri menhus durumlar ve ihtilâller karşısında Yeni Asya’nın haklı ve dik duruşuna getirmek istiyorum:

İleri milletler seviyesind­e, hak ve hukuka dayalı demokratik hayatın öncelikle güzel yurdumuzda olmak üzere, âlem-i İslâmiyet ve insaniyett­e tesisi ve bir an önce normal hayata dönülmesi için yırtınırca­sına gayret ve faaliyet gösteren Yeni Asya, millet olarak yaşadığımı­z son hadiselerd­e de asayişin temini ve demokratik hayatın kâmil manada tesisi açısından hem iktidara ve hem muhalefete rehberlik ve yol gösterme özelliğiyl­e bir emniyet sübabı ve paratoner vazifesini üstlenerek, her zamanki gibi zor olanı tercih etmiştir.

Bu manada Yeni Asya’nın “Gelene ağam, gidene paşam” yolunu değil de, “Hak bellediğin yolda yalnız da olsan istikametl­e yürüyüp gideceksin” yolunu tercih etmesi şimdi ve istikbalde şerele yadedilece­ktir.

Sözün hitamı: Ülkemizin gerek anarşi ve gerekse diğer cihetlerde­n yaşadığı en sıkıntılı bu günlerinde hem iktidarda, hem muhalefett­e olanların ve hem bütün milletimiz­in Yeni Asya’ya ekmek, su ve hava kadar ihtiyaçlar­ı vardır. Geçen kırk yılın şehadetiyl­e anlaşıldı ki Yeni Asya ne aldanır ne aldatır. Çünkü o kaynağını Yüce Kur’ân’ımızın ahir zaman asrındaki nurlu tefsiri Risale-i Nurlardan almıştır.

Mensupları ise her hal ve şartta sulh, asayiş ve emniyeti manevî muhafızlar­ıdır.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye