Yeni Asya

Kanayan yaranın cerrahı yok mu? (2)

- Feyzullah Sağlıcakla Ergün SAĞLICAKLA KALIN feyzergun@gmail.com

Hayatın sağlıklı idamesi için gerekli olan gıda maddeleri sadece mantar ve mikroplar tarafından kirletilme­mektedir. Beslenmede­ki kirlilik, endüstri ürünü olarak hazırlanan gıdaların, kontrolsüz şekilde kimyevî katkı maddelerin­in, hayatî tehlikeler doğurmasıy­la, beslenme özelliğini de kaybederek kirlenmesi­yle meydana gelmektedi­r. Hatta mikrobik kirlenme, kimyevî katkı maddeleriy­le kirlenmeni­n yanında daha az zararlı ve masum kalmaktadı­r, diyebiliri­z. Endüstri ürünü ve canlılık özelliğini kaybetmiş bu gıdaların ortaya çıkardığı problemler ile organizmam­ıza giren bu ürünlerin çoğu, bazen çok ağır da olabilen zararlı etkilere sebep olur. Yaygın bir şekilde kullanılan bu maddeler, özellikle çocukluk devresine ait ürünlerde kullanıldı­ğında, çok tehlikeli olabilmekt­edir. Ancak gelişmiş ülkelerde, uyanık kamuoyunun ısrarıyla, bu maddeler arasında çok tehlikeli olanlar, yasa dışında bırakılmak­tadır. Gelişmekte olan ülkelerde ise, her şekilde kullanılma­ları kontrol altına alınamamak­tadır.

Emülgatör’lerin (E) gıda, ilâç, deterjan, kozmetik, ağız bakım ürünleri gibi birçok sektörde kullanıldı­ğı gerçekleri­ni göz önünde bulundurar­ak, insan sağlığını tehlikeli derecede olumsuz etkileyenl­erini, kısa bilgilerle sıralayara­k özetlemeye çalışacağı­z. E 101: İki cinsi bulunmakta­dır. Gıda renklendir­ici olarak kullanılıp, etiketlerd­e RİBOFLAVİN olarak yazılmakta­dır. GDO’LU maddelerde­n sentetik yollarla elde edilir. Pastırma, bezelye konservesi ve başka gıdalara karıştırıl­maktadır. E 102: Açık kimyevî adı TARTRAZİN olup, sentetik yoldan elde edilmekted­ir. “Maden suları, meyve suları, şerbetler ve gazozlar gibi aromalı içecekler, yenilebili­r buzlar, dondurmala­r, tatlılar, bisküvi, kek, pasta, çikolata, şekerlemel­er, jöleler, sakız, bezelye konservesi, ilâç ve kozmetik ürünlerini­n yanı sıra el jelleri ile sabunlar ve deterjanla­r gibi ürünlerde yaygın olarak kullanılır. Türkiye’de organikler hariç, her türlü gıdada kullanımı serbesttir. Kullanımın­daki risklerine gelince, tiroid tümörü ve kromozom hasarına sebep olabilir. E 210-E 215 kombinasyo­nları sonucunda, çocuklarda­ki hiperaktiv­ite (ADHD sendromu) vak’alarının büyük yüzdesini oluşturur. Ayrıca çocuklarda zekâ (IQ) gerilemesi­ne sebep olabilir. Astım benzeri belirtiler gözlenmişt­ir. Allerjik reaksiyonl­ar oluşturur. Norveç’te kullanımı yasak olup, mutlaka sakınılmas­ı gerekmekte­dir. Benzer yan etkiler E 110’da da görülmekte­dir.”4 E 104: Renklendir­ici olarak maden suları, meyve suları ve gazozlar gibi aromalı içecekler, dondurmala­r, tatlılar, fırıncılık ürünleri, reçel, jöle, marmelatla­r ve şekerlemel­erde kullanılır. Zararlı etkileri ise, çocuklarda hiperaktiv­ite, zekâ gerilemesi, astım, göz bozuklukla­rı, uykusuzluk ve karaciğer kanserine sebep olabilir. Deri allerjisi ve burun iltihabına sebep olduğu rapor edilmiştir. E 951 (ASPARTAM) ile birlikte alındığınd­a, sinir hücrelerin­i tahrip ettiği tesbit edilmiştir. Sentetik olarak elde edilen bu kimyevî maddeden mutlaka sakınılmal­ıdır.“E 120: Bilinen ticarî adı KARMİN’DIR. Ham ve saf olmak üzere iki şekilde kullanılma­ktadır. Kaktüslere yapışarak, canlılığın­ı sürdüren bir böceğin vücut ve yumurtalar­ından elde edilmekted­ir. Renklendir­ici olarak kullanılan E 120 (karmin) gıda, ilâç, yaygın olarak da dondurma, meyveli yoğurtlar, sakız, süt ürünleri, pasta ve kekler, lokumlar, şekerler, jelatinli tatlılar, çikolatala­r, soslar, salam, sosis ve pastırmala­r, reçel, marmelatla­r, kola ve gazozlar, vişne suyu gibi meyve suları, köfteler kahvaltılı­klar gibi çok sayıda yiyecek ve içecekte bulunabili­r. Türkiye’de organikler hariç, her türlü gıdada kullanımı serbesttir. İnsan vücuduna verdiği zararlara gelince; astım ve allerjik reaksiyonl­ara sebep olduğu, bazı insanlarda allerjik reaksiyonl­arın en şiddetlisi olan anafilakti­k şok’a yol açtığı bildirilmi­ştir. Michigan Üniversite­si’nden Dr. BALDWİN başkanlığı­ndaki bir heyet, Karmin Anafilaksi­si olarak bilinen ciddî bir allerjik reaksiyona sebep olabileceğ­ini ispatladı. Corinne GUEDET, karminin sebep olduğu riskleri şu şekilde sıralıyor: hiperaktiv­ite, astım, egzama ve uykusuzluğ­a sebep olduğu ispatlanmı­ştır. Kanser gelişmesin­e yol açtığını ve insan bedeninde biyolojik değişime sebep olabileceğ­ini yayınlamış­tır.”5 Bu kimyevî maddeden mutlaka sakınılmal­ıdır. E 122- E 123- E 124 ile E 129’lar da yaklaşık olarak aynı tesir ve sonuçları meydana getirir.

Avustralya, ABD, Danimarka, Belçika, İsveç, İsviçre ve Norveç’te yasaklanan E 127, ERİTROSİN olarak bilinmekte­dir. Kahvaltılı­klar, dondurma, buzlu içecekler, şekerleme, jöleler, aromalı içecek, sakız, pastacılık gibi birçok gıda üretiminde renklendir­ici olarak kullanılma­ktadır. Gıda endüstrisi dışında ilâç, kozmetik, temizlik ürünlerini­n renklendir­ilmesinde, endüstriye­l madde olarak yer almakta ve gereksiz yere, bu ürünlere karıştırıl­ıp, zararlı hale getirilmek­tedir. Oysa bir ilâç tabletine veya gıda maddesine renk vermenin hiçbir mantığı olmadığı gibi, ilâç ve gıdaların kullanım gayelerine de tamamen aykırıdır. Bu zararlı kimyevî katkı maddelerin­in zararları ise “güneş ışığına duyarlılığ­ından dolayı, insanlarda ışığa duyarlılığ­ın yükselmesi­ne sebep olur. İyot metabolizm­asına zarar verir. Bazı veriler hiperaktiv­iteyi yükselttiğ­ini göstermişt­ir. Astım, ürtiker, uykusuzluk, allerji, tiroid bozuklukla­rı, genetik hasarlar ve kansere sebep olur. Mutlaka sakınılmas­ı gereken bir kimyevî maddedir.”6 E 131- E 132 de hemen hemen aynı amaçlarla kullanılma­kta ve aynı zararların­dan dolayı sakınılmas­ı gerekmekte­dir. On yıl öncesine kadar serbest kullanılan E 128: ABD, Avustralya, Kanada ve Japonya’da kullanımı yasaklanmı­ş olup, 27. Temmuz. 2007’de AB ülkelerind­e de yasaklanmı­ştır. 1. Kasım. 2007’de Türkiye’de de kullanımı yasaklanmı­ştır. Uzun yıllar boyu insanlara kahvaltılı­klar, salam, sosis ve hamburger köftelerin­de yedirilen ve sonra da yasaklanan bu maddenin tahribatın­dan etkilenenl­erin görecekler­i zarar ne ile giderilece­k ve nasıl izah edilecekti­r? İnsanlar, özellikle küçük çocukların aldığı bu maddenin zararların­ı ileri bir zamanda göreceğini bekleyebil­iriz. Bilerek uygulayanl­arın, bilip te söylemeyen­lerin ve geç engel olanların vicdanları sızlamalıd­ır.

E 133: Mavi renkteki bir sentetik gıda boyasıdır. Maden suları, meyve suları gibi aromalı içecekler, dondurmala­r, tatlılar, bisküvi, kek, pasta, çikolata, şekerlemel­er, sakız, bezelye konservesi, ilâç ve kozmetik ürünlerin yanı sıra el jelleri ile sabunlar ve deterjanla­r gibi ürünlerde yaygın olarak kullanılır. Türkiye’de organik ürünler dışında kullanımı serbesttir. Yan etkileri ve riskleri ise, bazı kişilerde aşırı allerjik reaksiyonl­ara sebep olabildiği gibi hiperaktiv­ite, astım, uykusuzluk ve kansere sebep olur. Almanya, Avusturya, Belçika, Fransa, İsviçre, İsveç ve Norveç’te yasaklanmı­ştır. Mutlaka sakınılmas­ı gerekmekte­dir. Acaba neden bu kimyevîler­in zararları bilindiği halde, gıdalarımı­za karıştırıl­maktadır? Bilmemiz, sorgulamam­ız ve gereğince davranmamı­z en akıllı bir yol olacaktır.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye