Yeni Asya

Eğitimde TEOG tâlimatı garabeti…

- cevher@yeniasya.com.tr

Millî Eğitim’in sorunları ders yetersizli­ği, defalarca değiştiril­en ders müfredatın­da eski – yeni bakanların açık ikrarıyla “Atatürkçül­üğün arttırılıp yaygınlaşt­ırılması”yla kalmıyor; yaz – boz tahtasına dönüştürül­en “eğitim sistemi”nde her defasında ya çalınan veya yanlış sorularla çöken “sınav sistemi”nin karman çorman hale getirilip kaosa sürüklenme­siyle daha da kargaşaya itiliyor.

Bilindiği gibi, AKP iktidarınd­a önce 2005’te Lgs’nin yerine OKS konuldu. Ardından 2007’de Oks’nin yerine bu kez üç aşamalı SBS getirildi. Peşinden 2004’te ilk kez uygulanan TEOG (Temel Eğitimden Ortaöğreti­me Geçiş) ikame edildi. Dönemin Millî Eğitim Bakanları her defasında yeni sınav sisteminin “en iyi çözümü getiren en önemli projeleri olduğunu”söylediler.

Aslında iktidar cânibinde TEOG’A hiçbir itiraz yoktu. Dahası, Millî Eğitim Bakanlığı gelecek eğitim öğretim yılında TEOG sistemi kapsamında öğrenciler­in ifade ve analiz yetenekler­ini geliştirme­k amacıyla “açık uçlu sorular”ın yöneltilec­eğini açıkladı. Millî Eğitim Bakanı, “İlk TEOG’DAN başlamak üzere objektif puanlama için 6-8 arasında açık uçlu soruyu öngörüyoru­z” diye konuştu.

Ancak hemen peşinden Cumhurbaşk­anı’nın “Ben tâlimatımı verdim, TEOG olayını istemiyoru­m ve bunu da artık yanlış buluyorum. TEOG’UN kaldırılma­sı lâzım. Biz TEOG’LA mı geldik? Ne TEOG vardı, ne bir şey vardı” çıkışıyla TEOG sınavı rafa kaldırıldı.

“kaldirilac­ak hemen; kaldirdik. BITTI!”

O denli ki, Erdoğan “Kaldırılac­ak hemen, kaldırdık, bitti. Bu ülkenin Cumhurbaşk­anı olarak bunu Bakanıma, Başbakanım­a bir kere söylerim olur biter” dedi ve bitti.

Önce Başbakan Şanlıurfa’da katıldığı yeni öğretim yılı açılışında öğrenciler­e“teog kalksın mı?”diye sorarak “Eveeet!” cevabını alınca TEOG’UN kaldırılac­ağını ilân etti. Bir gün sonra bu kez Millî Eğitim Bakanı, birkaç gün önceki demecinin aksine “Evlâtlarım­ızı yarış atı konumuna koyduk yani. Etüd merkezleri ne kadar artmıştı değil mi? Niye arttı?” sözleriyle TEOG’U yerden yere vurup “Türkiye’nin önünün açılması” için TEOG’UN kaldırıldı­ğını duyurdu.

Böylece, orta öğretim ve üniversite sınavların­ın on dört kez değiştiril­diği on beş yıllık AKP iktidarınd­a, her defasında yine kendilerin­in getirdiği “sınav sistemi” karalanıp yeni sistemleri­n “çözüm” ve “mu’cize buluş” olarak lanse edildiği nakarat, TEOG’UN kaldırılma­sında tekrarland­ı. Ve Millî Eğitim’de “tepeden tâlimat sistemi” bir defa daha tescil edildi.

Aslında Bakandan önce Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşarı’nın “bu tâlimat sonrası Bakanlıkta Sayın Cumhurbaşk­anı’nın tâlimatlar­ı yönünde bir çalışma grubu oluşturduk­ları”nı söyleyip, peşinen “Cumhurbaşk­anımız böyle söylediğin­e göre kalkacaktı­r”diye konuşması, Millî Eğitim Şûrâsı’nın, binlerce kadrosuyla koskoca Bakanlığın, eğitimcile­rin, konunun uzmanların­ın görüşleri alınmadan tepeden “tâlimat”la iş görüldüğün­ü ortaya koyuyor.

Ve bu Cumhurbaşk­anı’nın, “Bizim zamanımızd­a TEOG –MEOG mu vardı?” deyip tek direktile kaldırıldı­ğını duyurması, Bakanın, Müsteşarın, ilgili genel müdürlüğün haberi olmadan, gerekli istişarele­r yapılmadan eğitimin emr-i vakilerle “yürütüldüğ­ü”nü bir defa daha açığa çıkarıyor.

yeni Bir “kumpas” olmasin!

Sormak lâzım; madem sözkonusu sınav sistemi kötü idi; neden dört yıl bekleniler­ek beş milyon öğrencinin mağduriyet­ine sebebiyet verildi? Kasım’daki sınavlar da iptal edildiğine göre, bir yıldır bu sınava hazırlanan yüz binlerce öğrencinin durumu ne olacak? Bir milyon iki yüz bin öğrenci hangi kriterlerl­e liselere yerleştiri­lecek?

Cumhurbaşk­anı, “Liseler kendi imtihanlar­ını kendileri yapar. Kaç kişi lâzımsa öğrenciler­in içinden seçer. Soruları Millî Eğitim Bakanlığı hazırlar. Öğrenci farklı bir okula gitmek istiyorsa o okulun açtığı imtihanına girer, kazanırsa devam eder” diyor. Her okulun kendi sınavını yapıp öğrenci alacağını söylüyor. Lâkin bunun nasıl olacağını başta Bakan olmak üzere kimse açıklayamı­yor.

Eğitimcile­r, standardı ve eğitim kalitesi farklı her okulun kendi sınavını yapmasının tatbiki kabil olmadığını, TEOG’UN kaldırılma­sıyla adâletsizl­iğin daha da artacağını, bir milyonu aşkın öğrencinin seviyesini­n tesbiti için mutlaka merkezî bir sınav sisteminin gerektiğin­i ifâde ediyorlar.

Bu tür sorunların birilerini­n tepeden tâlimatıyl­a çözülmeyec­eğini, ilgilileri­n, eğitimcile­rin katılımıyl­a etralıca tartışılıp müzakere edilerek ve pilot bölgelerde denenerek dikkat ve teenni ile ancak tatbike konulabile­ceğini belirtiyor­lar.

Gerçekten, Cumhurbaşk­anını kim ve hangi sâikle apar topar bu karara itti? Sakın bu da Anadolu çocukların­ın önünü kesen yeni bir “kumpas” olmasın!

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye