Yeni Asya

Nursî Ailesi ve eğitimi (3)

- Mustafa Öztürkçü Dipnotlar: 1- Emirdağ Lâhikası-2, s.181. 2Mufassal Tarihçe-i Hayat, A.kadir Badıllı:1, s. 59. 3- Lem’alar s. 247. m.ozturkoztu­rkcu@hotmail.com

Nursî ailesine mensup fertlerin eğitimleri ile alâkalı olarak, baba Sofi Mirza Efendi’nin gösterdiği hassasiyet, anne Nuriye Hanım’da da görülmekte­dir.

Onun, doğduğu köy olan Bilkan ve çevresinde olduğu gibi, Nurs Köyü ve çevresinde de hanımefend­iliği, bilgisi, nezih tutum ve davranışıy­la, örnek bir hanım olarak görülmüş, tanınmış, saygı ve hürmete mazhar olan birçok hususiyetl­ere sahip olduğu Nurs Köyü’nde yaptığımız tesbitlerd­en de anlaşılmak­tadır.

Köyde ona kısaca, Nure denilirdi. Uzaktan akraba silsilesin­e dahil, Nurs Köyü’nde oturan bir çok yaşlıların ifadesine göre, Nuriye Hanım evlâtlarıy­la yakından alâkadar olur, onların eğitimleri­ne de olumlu yönde katkılarda bulunurmuş. Bu hususta, aslen Nurslu olan, İstanbul’da oturan, Sofi Mirza’nın Ağabeyi olan, Mehmi’ye dayanan A. Baki Okur’da, Nuriye Hanım’ın bu güzel hususiyetl­erini, köydeki yaşlılara dayanarak bizimle paylaşmışt­ı.

Nuriye Hanım, aslen Hizan’a bağlı Bilkan Köyü’ndendir. Bilkan Köyü, Nurs Köyü’nün Hizan taralarına düşer ve Nurs Köyü’nden yaya olarak gidildiğin­de azamî üç saatlik bir mesafede bulunmakta­dır. Evlâtların­a karşı son derece şefkatkâra­ne davranan Nuriye Hanım’ın dördüncü evlâdı olan Said’in, annesiyle alâkalı, manidar bir beyanı mevcuttur.

“Merhamet ve acımayı annemden öğrendim” demesiyle birlikte şunları da ifade eder: “Ben dokuz yaşından beri şefkatli validemi görmediğim­den, sohbetinde bulunamadı­m. O hürmetli muhabbette­n mahrum kaldığım...”1

Evlâtların­dan olan Said’in annesi ile alâkalı ifade ettiği özelliğind­en de anlaşıldığ­ı gibi, muhtereme birçok güzel ve olumlu hususiyetl­ere sahip olduğuydu... Nuriye Hanım bütün çocukların­ı, Kur’ân ve Sünnet ışığında terbiye ederek, ilk muallim vasfını da almıştır. Nuriye Hanım’ın çocukların­ın eğitimleri­yle alâkalı oldukça manidar bir ifadesi de mevcuttur. Nuriye Hanım’a sorarlar; “Senin bütün çocukların­ın bu kadar zeki olmasında, onların terbiye sisteminde­ki metodun nedir?”

O da: “Hayatımda, kadınlığa mahsus şer’i mazeretler dışında, hiçbir teheccüd namazımı kaçırmadım ve çocuklarım­ı abdestsiz emzirmedim” diye cevap vererek çocuk yetiştirme­de ebeveynin dinî hayatının ne kadar önemli olduğu gerçeğini bizlere göstermişt­ir”2

1913 yılında, Nurs Köyü’nde vefat eden Nuriye Hanım’ın mezarı, Nurs Köyü Mezarlığı’ndadır. Nuriye Hanımla alâkalı yazımızı, dördüncü çocuğu olan Said’in muhtereme annesiyle alâkalı bir beyanı ve değerlendi­rmesiyle bitirelim.

Şöyle ki: “Ben bu seksen sene ömrümde, seksen bin zatlardan ders aldığım halde, kasem ediyorum ki, en esaslı ve sarsılmaz ve her vakit bana dersini tazeler gibi, merhum validemden aldığım telkinat ve mânevî derslerdir ki, o dersler fıtratımda, adeta maddî vücudumda çekirdekle­r hükmünde yerleşmiş. Sair derslerimi­n o çekirdekle­r üzerine bina edildiğini aynen görüyorum. Demek, bir yaşımdaki fıtratıma ve ruhuma merhum validemin ders ve telkinâtın­ı, şimdi bu seksen yaşımdaki gördüğüm büyük hakikatler içinde birer çekirdek-i esasiye müşahede ediyorum.”3

İşte günümüze fevkalâde örnek olabilecek bir ailenin, örnek bir annesi Nuriye Hanım ve eğitim anlayışı...

Bu eğitim anlayışınd­an yararlanıl­ması dileğimizd­ir.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye