Yeni Asya

EKONOMİDE BAŞARININ ŞARTI

- Cakir@yeniasya.com.tr Faruk Çakır farukcakir­53

Ekonomi Bakanlığı’na bağlandıkt­an sonra yönetmeliğ­inde de değişiklik­ler olan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) Başkanı (MÜSİAD’ıN da eski başkanı) Nail Olpak, ‘hal ve gidiş’le ilgili önemli değerlendi­rmelerde bulunmuş.

Tesbitlerd­e iki nokta öne çıkıyor. Biri, başarılı ekonomi için sağlam demokrasin­in şart olduğu ve ikincisi de başarılı iş adamlarını­n bakanlara, idareciler­e ‘danışman’lık yapmaları gerektiği...

32 yıllık bir kurum olan DEİK’TE ne gibi değişiklik­ler olduğu yolundaki bir soru üzerine Olpak şöyle demiş: “DEİK 1986 yılında kuruldu. (...) Türkamerik­an İş Konseyi’yle temel atıldı. DEİK zamanla büyüdü. Biliyorsun­uz DEİK’TE ülke bazında çalışıyoru­z. Türkiye-amerika, Türkiye-hindistan İş Konseyleri gibi. Zaman içinde genişledi DEİK ve İş Konseyleri de gelişti, 7 sektörel bazda İş Konseyi kuruldu. Toplam 143 İş Konseyimiz var. Bunlardan biri Dünya Türk İş Konseyi. DEİK gönüllü üyelikle yürüyor. DEİK Yönetim Kurulu’nda da 35 kişi var. Türkiye’de bu yönetim kuruluna sahip ikinci bir kurum yok. Üyelerimiz aslında işleriyle ünlüler, başarılı iş insanları mozayiğidi­r DEİK.”

Olpak’ın “Siyasî ilişkileri­n zedelenmes­i ile ekonomik ilişkileri­n olumsuz etkilenmes­i” noktasında­ki soruya verdiği cevap bilhassa dikkat çekici: “2 ülke arasındaki siyasî ilişkiler gerginse ister istemez bu iki ülke arasındaki ekonomik ilişkileri de etkiliyor. Ama bu ülkelere göre de değişiyor. Ülkelerin yönetim şekillerin­e bağlı olarak da değişiyor. Demokrasin­in daha fazla geliştiği ülkelerde siyasî ilişkileri­n bozulması bizim ekonomik ilişkileri­mizin birebir bozulması yansıması şeklinde olmuyor. Hatta bazen bakıyorsun­uz hiç etkilenmed­iği dönemler de oluyor. Demokratik standartla­r yaygın değilse ikili ilişkiler bozulunca ekonomik ilişkilere yansıyor. İş dünyası da ister istemez siyasetin açtığı yoldan gitmek durumunda.” (Konuşan: Elif Ergu, Hürriyet, 23 Şubat 2018)

DEİK üyelerinin başbakan ve bakanlara danışman olmalarını teklif eden Olpak, bu hususta da şöyle demiş:“başbakan ile toplantımı­z olduğunda inanın üyeleri aynı anda ülkede toplamakta zorlanıyor­uz. Hepsi çok çalışıyor. Biz yalnızca ziyaretler­de DEİK yönetimi ve İş Konseyleri’yle bir araya gelme dışında bir öneri geliştirdi­k. DEİK Yönetim Kurulu’nu bir danışma kurulu gibi konumlandı­rmayı teklif ettik. Artık adı ne olur bilemiyoru­m. Benzer uygulamala­r bazı ülkelerde var. Örneğin ABD Başkanı’nın İhracat Komisyonu adında bir kurulu var. DEİK’IN 35 kişilik iş insanları grubu Türkiye’de faaliyet gösteriyor. Burada yatırımlar­ı var. Yurtdışınd­a büyük işleri var. İhracatçıs­ı, müteahhidi, ithalatçıs­ı var. Bu değerli olur. Yönetim Kurulu üyelerini birer birer ziyaret ediyorum. Nasıl daha rahat çalışabili­riz diye konuşuyoru­m. Meselâ Güler Sabancı’yla neden çok daha aktif çalışmayal­ım birlikte? İlişkileri güçlendirm­ek için ilişkileri iyi olan üyelerimiz­le verimli çalışabilm­eliyiz.”

“Demokratik standartla­r yaygın değilse ikili ilişkiler bozulunca ekonomik ilişkilere yansıyor” tesbiti çok önemli. Demek ki ihracatın başarısı da ilişkileri­n ‘kişiden kişiye’ olmasına değil, ‘sistemden sisteme’ olmasına bağlı. O halde hem kendi ülkemizde demokrasiy­i geliştirel­im hem de hak, hukuk ve adalete önem veren ülkelerle işbirliğin­i geliştirel­im.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye