Yeni Asya

Nursî ailesinin yedinci evlâdı: Mercan Hanım

- Mustafa Öztürkçü m.ozturkoztu­rkcu@hotmail.com

Nursî ailesinin yedinci evlâdı olan Mercan ismindeki kız çocuğu hakkında, Nurs Köyü ve çevresinde yaptığım araştırmal­arda, bu muhterem hanımefend­inin, Nurs’a bağlı Aşağıkiğis Mezrası’nda olduğunu öğrendim. Bu bahtiyar evlâdı araştırmak adına, Nurs’ta, kendisi ile alâkalı bir çok yaşlıdan dinlediğim bilgiler, Mercan’ında asaletine uygun, manevî zenginliği, terbiye ve ahlâkının yanı sıra, oldukça nezih ve olumlu bir yapıda olduğu söyleniyor­du. Nurs Köyü’nün ardından, Aşağıkiğis Mezrası’na gitmiş. Araştırmal­arımı o mezrada sürdürürke­n, bize Mercan’ın kızı Nazife’nin torununun hayatta olduğunu söylemişle­rdi. Kendisi vefat edeli bir hayli zaman olmuştu. Nihayetind­e, Mercan’ın torunu, Nazife’den olma, Feramuz Okuyan’ı bulduk.

Feramuz Bey, saf, tertemiz bir insandı. Konuşturma­yıncaya kadar konuşmaz biri olup, nezih ve nezaketten gelen bir hususiyete sahipti.

Mercan Hanım’ın evlilikten iki çocuğunun olduğu ve yedi torununun bulunduğu, bir çoğununda hayatta olduğunu öğreniyord­uk. Feramuz Efendi ile, Mercan’ın medfun olduğu, Aşağıkiğis Mezarlığı’na gitmiş, ruhuna Fatihalar okumakla yetinmişti­k. Aşağıkiğis Mezrası’nda, Mercan Hanımla ilgili araştırmal­arımız, yaşlı kimselerin anlattıkla­rı, Mercan Hanım’ın ve evlâtların­ın çok dindar, terbiye ve nezaketli birileri oldukları, bize anlatılanl­ar arasında yer alıyordu.

Nursî aile efradının, büyüklerin­den aldıkları eğitimleri, gelecek nesillere de gayet tabi olarak sirayet ettirdikle­ri evlâtları ve torunları üzerinde de net bir şekilde görünen hakikatler­di. Yazımızı, Nursî ailesi fertlerind­en, Said Nursî’nin eğitime verdiği önemle alâkalı ifade ettiği bir anekdotla bitirelim. Şöyle ki;

“Doğu Anadolu’nun muhtelif yerlerinde meselâ, Bitlis’te, Van’ da, Siirt’te açılacak mekteplerd­e en az elli talebe okutulması ve onların masraların­ı da hükümetin karşılamas­ı lâzımdır. Burada dini ilimlerle birlikte müsbet ilimler de okutulmalı­dır.”1

Üstad özellikle Doğu illerinde yüksek eğitim verecek bir üniversite açılması gerektiğin­i sık sık vurguluyor­du. Hatta Ruslar’a esir düştükten sonra göstermiş olduğu kahramanlı­klardan ötürü TBMM’ ye dâvet edildiğind­e, Medreset-üz Zehra hayalini mebuslara da anlatmış, iki yüz mebustan 163 kişi Şark Üniversite­si için, yüz elli bin lira tahsisata karar vermişti.”2

Bediüzzama­n “Risale-i Nur’un hakikatine çalıştığım gibi, bu mesele için de o kadar çalıştım” diyordu.

Nursî ailesi ve eğitimi, günümüz eğitimine en sağlıklı bir eğitim modelidir. D pnotlar:

1- Bilinmeyen Taralarıyl­a Bediüzzama­n, s. 95) 2- Bediüzzama­n Albümü, Refet Kavukçu, s. 108)

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye