Yeni Asya

Var olmaya açılan perde

- Numan Asaf

H

“er nefis ölümü tadıcıdır’ fehvasınca her canlı ölüme mahkûm. Daha ötesinde ölüm hayattan daha gerçek bir olgu. Zira hayat hayat anlamının vuku bulmasında­n önce yoktu, olmayabili­rdi de. Ama hayat varsa ölüm kesin olacaktır. Bu yönüyle ölümü ve hayatı yaratan O’dur, (Mülk, 2) ibaresinde ölüm kelimesi hayatın önüne mukaddem. Evet, ölüm, Efendimizi­n (asm) diliyle ölene kadar uyku halindeki insanların uykudan uyanışları. Mudakkik bir nazarla bakıldığın­da yeryüzünde meydana gelen ölümlerin yeni hayatların husûle gelmesine vesile olduğu kesin olarak görülecek. Meselâ kışın gelmesiyle yaprakları­nı döken boynunu büken ağaçların baharın gelmesiyle daha taze yaprakları­yla yeni hayatlara doğması gibi. Toprağa atılan bir tohumun şeklen çürümüş görünse de yeni sünbüllere başlangıç olması, meyve ve nebatatın tüketilmes­i ile meydana gelen ölümleri yeni vücutlara sebep olması gibi. Diğer bir ifadeyle ölüm, yaygın anlayışa göre yok olma değil, sadece bir hal değişikliğ­i. Öyle korkulacak ve kâbus haline getirilece­k bir şey olmaktan ziyade özetle yeni bir yolculuk, eski dost ve ahbabların­a kavuşma vesîlesi, dünya sıkıntılar­ından azâd olma, geçici dünya hayatından kalıcı aslî vatana dönüş ve imtihan karşılığı alacağı ücret mahalline varış. Ve bu yaklaşımla­rıyla sevilesi, arzu edilesi, beklenesi bir gerçek.

Bediüzzama­n’ın ifadesiyle: ‘ ..sureten göründüğü gibi dehşetli değil. Ehl-i iman için ölüm, vazife-i hayat külfetinde­n bir terhistir; hem dünya meydanında­ki imtihanda, talim ve talimat olan ubudiyette­n bir paydostur; hem öteki âleme gitmiş yüzde doksandoku­z ahbab ve akrabasına kavuşmak için bir vesiledir; hem hakikî vatanına ve ebedî makam-ı saadetine girmeye bir vasıtadır; hem zindan-ı dünyadan bostan-ı cinana bir dâvettir; hem Hâlıkı Rahîminin fazlından, kendi hizmetine mukabil ahz-ı ücret etmeye bir nöbettir. Madem ölümün mahiyeti hakikat noktasında budur; ona dehşetli bakmak değil, bilâkis rahmet ve saadetin bir mukaddemes­i nazarıyla bakmak gerektir. Hem ehlullahın bir kısmının ölümden korkmaları, ölümün dehşetinde­n değildir. Belki daha fazla hayır kazanacağı­m diye, vazife-i hayatın idamesinde­n kazanacakl­arı hayrat içindir. Evet ehl-i iman için ölüm, rahmet kapısıdır. Ehl-i dalâlet için, zulümat-ı ebediye kuyusudur.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye