İslam kardeşliği doğrudan adaletle bağlantılı
Konuşmacılardan yrd. doç. dr. Veysel kasar, “Öncelikle memleketimizin ve İslam aleminin yaşamış olduğu sıkıntılarda yeni asya gazetesinin ve risale-i nur çizgisinin böyle bir gündemle ilgilenmesini tebrik ediyorum ve bunu hayırlı neticelerinin olmasını allah’tan niyaz ediyorum. Bana sordunuz; İslam kardeşliği doğrudan adaletle bağlantılıdır. Başka çalışmalarımda da ifade ettiğim üzere gerçekten çok temel bir meseledir. İslam’ın bütününde adalet varıdır. kuran’da adalet vardır, Cenabı Hakkın isminde adalet vardır. rabbimizin bir ismi de kadir’dir. kadir; doğru söyleyen doğru yapan her şeyi isabetli ortaya koyandır. allah kur’ân’ı kerim’de adaletin terk edildiğini ifade ediyor. Bu çok ciddi bir uyarıdır, bizim için, toplum için, devlet için, millet için ve insanlar için…” dedi.
adalet vazgeçilemez bir Kavramdır
kasar şöyle devam etti; “adaletin temel meselesi aslında tevhiddir. allah’ın birliğine iman ediyorsun, allah’ın bir olmasını kabul etmek bütün insanların eşitliğini de kabul etmek anlamına gelir. dolayısıyla Müslümanlar bu anlayışla tevhidden esinlenmek suretiyle insanlar arasındaki çizgiyi belirlemek şahikası adaletli insanın en temel vazifelerinden bir tanesidir. yüce allah kâinatı, insanı yaratırken adalet mizanını yaratmıştır. Her şeyde adalet vardır. kâinatın her parçasında adaletini göstermiştir. dolayısıyla İslam devletleri insanların insanlarla ilişkisinde adaletin vazgeçilmez bir kavram olduğu neticesine varmışlardır. Bediüzzaman, kâinatın adalet üzerine kurulduğunu çok çarpıcı bir şekilde ifade eden, ifadelere risale-i nur’da yer vermiştir. rahman Suresi’nde peş peşe -allah sevabı mizan ile ölçü ile tartmışayetini düşünmeli ve bu ayetten hareketle gerçekten adalet konusunda bütün Müslümanlar olarak zihnimizi yormamız ve bu konu hakkında dikkatli olmamız gerekir.”