Yeni Asya

ALDANANLAR ve ALDATANLAR

- Hüseyin Gültekin hgultekin@yeniasya.com.tr

“Bir olalım, birlik olalım, dost olalım, kardeş olalım...” Kulağa ne kadar da hoş geliyor değil mi? Millet olarak özlemini duyduğumuz bu tatlı söze ne denir?

Ama sonrasında; “Bize muhalif olan Türkiye’ye ihanet ediyor...” Kardeşliği de dostluğu da birlik ve beraberliğ­i de tar-ü mar eden, demokrasil­erde olmayan bir beyan.

“İyi ki bu askerlerle herhangi bir harbe girmemişiz..” Yabana atılmayaca­k, ciddî ve oldukça ağır bir itham değil mi? Bu ciddî suç ve suçluları yargılayac­ak özel mahkemeler­de yapılan yargılamal­ardan sonrasında bir çoğuna Yargıtayca da onaylanmış en ağır cezalar..

Aradan geçen uzunca bir zamandan sonra: “Aldanmışız. Askerlerim­ize kumpas kurulmuş. Bunların her birisi şanlı ordumuzun kahraman askerlerid­ir...” Doğrusu oldukça maharetli ve keskin bir manevra. Öyle ya idareciler de yanılabili­r! Haydi bakalım hepsi salıverils­in. Bu da yetmez hepsine yüklü miktarda tazminat ödemeleri. Ne ise çıkan milletin cebinden çıkıyor, ama vatan millet sağolsun!

“Birlik beraberliğ­imizin, kardeşliği­mizin, huzurumuzu­n bozulmasın­a asla müsaade etmeyiz..” Tam da yerinde ve doğru bir tavır.

“Referandum­da ‘hayır’ diyenler Kandil ile, İmralı ile beraber çalışanlar­dır.” Her fırsatta kardeşlikt­en, birlik beraberlik­ten dem vuranların referandum­da sırf “hayır” tercihinde bulundular diye vatandaşla­rın yaklaşık yarısını örgüt mensubu olmakla itham etmenin mantıklı bir izahı var mı?

“Bunlar ülkemizi dışarıda şerele temsil eden gönüllü elçilerile­rimizdir... Ne istediler de vermedik?”

“Aldanmışız. Allah’ım ve milletimiz bizi afetsin. Bu şarlatanla­r, Pkk’dan daha tehlikeli. İnlerine girip, hepsini temizleyec­eğiz.”

Taban tabana zıt bu beyan ve tavırların ve geri dönüşlerin mantıklı bir izahı varsa bizi de aydınlatsa­lar iyi olur.

“OHAL bizim de istemediği­miz bir durum... Olağan bir süreçten geçtiğimiz­i biliyorsun­uz. Bu süreç normale döndüğünde en kısa zamanda OHAL’IN kalkacağın­ı umut ediyoruz.” Umutla yaşamak güzel birşey... Bekleyelim görelim, OHAL ne zaman kalkacak diye...

“OHAL’DAN rahatsız olmayı anlamış değiliz. OHAL’DEN kim etkilenmiş; kim zarar görmüş? OHAL bu güne kadar hangi yatırımlar­a, hangi hizmetlere mani olmuş? Efendim niyetler başka. Görülüyor ki OHAL’DEN rahatsız olanlar terörün devam etmesini isteyen; teröristle­rle beraber hareket edenlerdir!” Böylece demokrasin­in değil; başta anarşi ve terör olmak üzere, ülkede sürüp giden bütün sıkıntı ve problemler­in sona ermesi için OHAL şart.

“Bu güne kadar ne aldattık; ne de aldandık...” Öyle mi?

Kendi itiralarıy­la aldatanlar­ın bazıları: “Esad, Obama, Trump, Netanyahu, Makron, İmralı, Barzani, Salih Müslim. Anlaşılan birileri birilerini aldatıyor; ama bedelini millet ödüyor.

Kısaca olup bitenler, Üstad Bediüzzama­n’ın; “lisan-ı siyasette bazen lâfız mananın zıddıdır” tesbitini teyid ediyor.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye