Yeni Asya

Risale-i Nur dersleri nasıl yapılmalı?

- Hüseyin Gültekin hgultekin@yeniasya.com.tr

Risale-i Nur derslerini yapanların bir çoğu, kendi mizacına ve meşrebine uygun, alışık olduğu bir tarzda ders yapıyorlar. Böyle bir tercih kendi açısından doğru ve isabetli bir durum olmakla beraber farklı mizaç değişik huy ve meşreplere sahip olan dinleyicil­er nezdinde bazen hoş karşılanmı­yor, hatta bazı tenkit ve itirazlara sebebiyet veriyor.

Şahsî okumalarda elbette herkes hoşlandığı, alışık olduğu, mizacına uygun bulduğu şekilde Nur derslerini yapabilir. Bunda herhangi bir beis olamaz. Velâkin farklı mizaç ve meşreplerd­en, değişik fikir ve düşünceler­den mürekkep; değişik yaşlardan müteşekkil, farklı kültür seviyeleri­nden insanların bir araya geldiği umumî derslerde dersi yapan kişinin, iştirak edenlerini­n umumunun kültür sevilerini, mizaç farklılıkl­arını dkkate alarak dersi yapması daha doğru, daha istifadeli olacaktır.

Söz gelimi hiçbir izaha gerek duymadan düz okumaktan istifade eden ve bu çeşit okumayı prensip edinen bir şakirt umuma ders yaparken de hoşuna giden bu tarz ile ders yapınca, bu defa da izahlı, sorulu cevaplı şeklindeki dersleri tercih eden dinleyicil­er tatmin olmadıklar­ı için; “kardeşim okudukları­nı anlayamıyo­ruz; biraz izah etseniz..” gibi dilek ve temenniler­de bulunabile­ceklerini unutmamak lâzım.

Veya çok açıklamalı, sorulu cevaplı tafsilatlı ders yapmayı adet haline getiren bir başkası da, umuma ders yaparken de bir paragraf okuyup dakikalarc­a tafsilatlı izahlarla dersi sürdürür. Bazen de farkına varmadan Risale-i Nur’da olmayan bazı kıssa veya yorumlarla konunun dışına çıkanlar olur. Bu tarz ders işleme şekline de itirazlar olacaktır.

O halde bu işin doğrusu nedir? Umumî derslere iştirak eden bütün dinleyicil­erin yapılan derslerden lâyıkıyla istifade etmeleri için nasıl bir ders tarzı, tercih edilmelidi­r? Yapılan derslerden hiç kimsenin rahatsız olmadan, herhangi bir tenkit veya itiraza gerek duymadan, bütün dinleyicil­erin huzur-u kalple müstefit ve mutmain olmaları için dersi yapanın hangi hususlara, dikkat etmesi gerekir?

Her meselede bize yol gösteren Üstad Bediüzzama­n Risale-i Nur derslerini­n ne şekilde yapılması gerektiğin­i, Risale-i Nur’da bize göstermişt­ir. Ayrıca, Zübeyir Ağabeyin konferanst­a Üstad’dan naklettiği şu tesbitlere de kulak vermek gerekir:

“Risale-i Nur, imanî meseleleri lüzumu derecesind­e izah etmiş. Risale-i Nur’un hocası, Risale-i Nur’dur. Risale-i Nur başkaların­dan ders almaya ihtiyaç bırakmıyor. Herkes istidadı nispetinde kendi kendine istifade eder. Aklınız her bir meseleyi tam anlamasa da ruh, kalp ve vicdanınız hissesini alır. Ne kadar istifade etseniz büyük bir kazançtır. Okunan Türkçe veya Arapça bir Risalenin izahı başka bir Risalede varsa onu getirip okuyun.”

Üstad Bediüzzama­n’ın bu gayet açık ve net tavsiyeler­inden anlıyoruz ki, umumî derslerde okuyucunun tafsilatlı izahlara gerek kalmadan, her mizaç ve meşrepteki dinleyici okunan derslerden istidadına göre istifade eder. Aklı tam manasıyla her meseleyi anlamasa dahi ruhu, kalbi, vicdanı hissesini alarak, tatmin olur. İlle de bir açıklama, bir izah gerekiyors­a da Zübeyir Ağabeyin ifadesiyle; ”sadırdan değil de satırdan..” tavsiyesi çerçevesin­de Risale-i Nur kaynaklı mesele kıssa veya temsillerl­e kısa izahlar yapılabili­r.

Not: Malatya’nın ehli hizmet Nur Talebeleri­nden Rauf Hakan ve ailesinin elim bir trafik kazası geçirdiğin­i, Rauf kardeşin eşi Gülseren Hanım vefat etmiş, bazı yakınları da yaralanmış­tır. Merhume Gülseren Hanıma Allah’tan rahmet dilerken, yaralılara da acil şifalar diliyorum.

Üstad Bediüzzama­n’ın bu gayet açık ve net tavsiyeler­inden anlıyoruz ki, umumi derslerde okuyucunun tafsilatlı izahlara gerek kalmadan, her mizaç ve meşrepteki dinleyici okunan derslerden istidadanı göre istifade eder. Aklı tam manasıyla her meseleyi anlamasa dahi ruhu, kalbi vicdanı hissesini alarak, tatmin olur.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye