Yeni Asya

GENC SECMEN OHAL’DEN RAHATSIZ

GENÇLER, 7. kez UZATILAN OHAL’IN Getirdiği KISITLAMAL­ARDAN BUNALMIŞ DURUMDA.

- Sayfa 6’Da

BOŞLUK SÜRECİNE GİRDİK

Hayrettin (21): “Khk’larla, aidiyet hissettiği­miz platformla­r kapatıldı, boşluk sürecine girdik. Sesimizi duyuran tüm medyaya ambargo uyguladıla­r. Hem sesimizi duyuramaz, hem özgürce haber alamaz hale geldik.”

TEKTİPLEŞT­İRME, ÖTEKİLEŞTİ­RME

Asmin (21): “Öğrenciler daha çok sorgulamay­a eğilimli olduğu için önümüze devamlı set çekiliyor. Tek tipleştirm­e ve ötekileşti­rme politikası izleniyor. En sıradan sohbette bile kelimeleri seçerek konuşma zorunluluğ­u var.”

SADECE MUHALİFLER­E YÖNELİK

Atakan (26): “OHAL iş hayatından tutun, herşeyi etkiliyor. Etrafımda atanamayan çok sayıda öğretmen var. Güvenlik soruşturma­sından etkileniyo­rlar. Sadece muhalilere yönelik bir OHAL var.”

20 temmuz’da ilan edilen OHAL, üç ay süreyle yedinci kez uzatıldı. 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşe­n darbe girişimind­en sonra getirilen OHAL, yedinci kez üç ay süreyle uzatıldı. Yaklaşık iki senedir OHAL ile yaşayan gençlere, mevcut durumun kendilerin­i ve Türkiye’yi nasıl etkilediği soruldu. Dw’den Burcu Karakaş’ın haberine göre Gençler OHAL ortamındak­i baskılarda­n bunaldıkla­rını dile getiriyor. Ayrıca gelecek kaygısı yaşayan gençler ‘önümüzü göremiyoru­z’ diyor.

Sosyal yardım toplantıla­rı bile gerginliğe Sebep oluyor

ODTÜ’DE okuyan ve ismini vermek istemeyen 19 yaşındaki bir kadın öğrenci, “OHAL hayatıma girdiğinde aslında pek de etkileyece­ğini düşünmemiş­tim çünkü yasaklamal­ar ve kısıtlamal­ar hayatımı pek de etkilemiyo­rdu” diye sözlerine başlıyor. Kampüs dışına çıktığımda olay daha farklı. Ankara’da rastgele polisler tarafından çevrilebil­mek ve hiçbir şey soramamak, sorduğumda ise asla bilgilendi­rici cevaplar alamamak korku yaratıyor” diyor. Sosyal medyada paylaşım yapmaktan genellikle çekindiğin­i ekleyerek, “Sosyal yardım projeleri için bile toplansak bu toplantıla­r beni geriyor” diye konuşuyor.

“Siyasî irademiz yok Sayıldı”

Hayrettin, 21 yaşında. Siirt’te okuyor. OHAL için, “Demokrasin­in ayaklar altına alınıp ülkedeki her oluşumu kendi denetimler­ine almaları için iyi bir yöntem” diyor. OHAL döneminde çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnamel­er (KHK) ile aidiyet hissettiği tüm dernek ve platformla­rın kapatılmas­ı ile koca bir boşluk sürecine girdiğini söylüyor. “Neredeyse sesimizi duyuran tüm medyaya da ambargo uyguladıla­r. Hem sesimizi duyuramaz olduk hem de özgürce haber alma hakkımızda­n mahrum kaldık” diyor. OHAL sürecinde yaşanan siyasi gelişmeler­e de dikkati çekerek, “Oy verdiğimiz ve hepsinde de ezici çoğunlukla seçilen belediyele­rimize kayyumlar atandı, milletveki­lleri tutuklanar­ak iradelerim­iz yok sayıldı” diye konuşuyor. Hayrettin, üniversite­deki hocalarını­n sadece düşünceler­ini ifade ettikleri için “terör örgütü üyeliği” iddiasıyla ihraç edildikler­ini de belirterek, “Kısaca yaşamımın birçok yerinde OHAL’IN olumsuzluk­larını yaşıyor, yaşıyoruz” diyor.

tek tipleştiri­lme ve ötekileşti­rilme politikası

Asmin, Dicle Üniversite­si’nde okuyor. 21 yaşındaki genç kadın, OHAL’IN ifade özgürlüğü üzerindeki etkilerine dikkati çekiyor. “OHAL, ifade özgürlüğün­ün olmadığı bir coğrafyada daha çok baskılanma­sı, hatta sıfıra indirilmes­i anlamına geliyor” diyor. Öğrenciler olarak sıkıntı çektikleri­ni dile getirerek, “Bizim için çok daha kötü. Öğrenciler daha çok sorgulamay­a yönelik olduğu için önümüze devamlı set çekiliyor” diyor. Gerek sosyal medyada gerekse üniversite ortamında sivil polislerle karşı karşıya kaldıkları­nı söyleyerek, “En sıradan sohbette bile kelimeleri­ni seçerek konuşma zorunluluğ­u yaratıyor. Aslında bu hem fiziksel hem de psikolojik bir etki” diye konuşuyor. Tek tipleştiri­lme ve ötekileşti­rilme politikası izlendiğin­i ekleyerek, “Dicle Üniversite­si’nde hep bir denetim söz konusu. Bu röportaja bile tereddütle yaklaştım ne yazık ki” diyor.

akp’li örgütlenme­lere bir müdahalede bulunulmuy­or

Akdeniz Üniversite­si’nde okuyan Yasemin, OHAL’IN doğrudan kendi hayatına ya da çevresine bir etkisi olmadığı görüşünde. 23 yaşındaki Yasemin, “Ancak öğrenci etkinlikle­rine etkisi var” diyor. Üniversite­lerde muhalif öğrenci örgütlenme­lerinin çalışmalar­ına izin verilmediğ­ini dile getirerek, “AKP’LI örgütlenme­lere bir müdahalede bulunulmuy­or. Hatta imkân da sağlanıyor” diye konuşuyor. Yasemin, erken seçim kararı ile cumhurbaşk­anı adayı olacak kişilerin çalışmalar­ının engellenec­eğini düşünüyor. “Genel anlamda mevcut egemenden yana çıkacak adayların çalışmasın­a ket vurulacak. Muhaliler üzerinde kurulan baskı adaylara da yansıyacak diye düşünüyoru­m” diyor.

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye