Davûd-el Antakî’den reçeteler (7)
PAZI: Kansızlık (anemi) durumlarında, pazı doğranarak koyun kıyması ile pişirilir. Günde bir defa yiyerek, bu beslenmeye birkaç hafta devam edilir. Bir litre suya 25-50 gram pazı doğranıp kaynatılarak gün boyunca içilir. İdrar yolları iltihaplarında, kabızlık durumunda, basur (hemoroit) ve cilt hastalıklarında faydalıdır. Bir litre kaynar suyun içine 15 gram pazı konup, bekletilir. Ilık hale gelince, gün boyu içilir. Buna devam ederek KARACİĞER yetmezliğine destek sağlanır.
SİNAMEKİ: Beyin fonksiyonlarını olumsuz etkileyen maddeleri temizler. Kalça, bacak ve baldırdaki ağrıları rahatlatır. Özellikle bir miktar sinameki, dört misli zeytinyağı içinde yarısı kalıncaya kadar pişirilir. Soğuduktan sonra, sırt ağrıları ve basur için ağrılı yerlere sürülür. Sinameki, sirkede pişirilip, cilde sürülürse kaşıntıyı ve yüzdeki çilleri ortadan kaldırır. Suda kaynatılıp saçlara sürülerek masaj yapılırsa, dökülmesini engelleyerek, uzamasını ve kararmasını sağlar. Günde üç defa 7 gram sinameki, anasonla karıştırılıp içilirse, eklem ağrıları ve GUT hastalığında fayda sağlar.
DEREOTU: Mideyi güçlendirerek, sindirimi kolaylaştırır. Yüzdeki sivilceleri ortadan kaldırır. KARACİĞER hastalıkları, nefes darlığı ve idrar yollarındaki küçük taşların atılmasında faydalıdır. Vücutta biriken zararlı maddelerin temizlenmesini sağlar. Tıkalı kanalları açarak sarılık hastalığında fayda sağlar. Karındaki sancıları dindirir. Bal ile karıştırılıp yenirse gıda zehirlenmelerinde, vücuda fayda ve şifa sağlar.
Bulantı ve kusmalara engel olur. Tohumlarını yemek, basuru engeller. Uykuya hazırlayarak rahat bir uyku sağlar.
ARPA: Kaynatılan arpanın suyunda, çok faydalar bulunmaktadır. Özellikle öksürük ve boğaz rahatsızlıklarında fayda sağlar. Vücudu atık maddelerden temizler. İdrar söktürücüdür. Sindirim faaliyetlerinde temizleyici etkisi vardır. Susuzluk hissi ve vücut hararetini serinletici etkisi vardır. Ayıklanmış en güzel arpadan bir miktar alınır.
Beş misli kadar bir suyun içinde, kısık ateşte 1/5 kalıncaya kadar kaynatılır. Süzüldükten sonra, ihtiyaç olduğu sürece içmeye devam edilir. Özellikle sinir sistemini güçlendirir. Vücudun gücünü arttırır. KARACİĞERİ dinlendirir. Kan basıncını (tansiyonu normal seviyede tutar. İshal vak’alarında fayda sağlar. Akciğer tüberkülozuna (VEREM), genel vücut zafiyetine, vücudun gelişme bozukluğu ve gecikmelerinde, mide, bağırsak ve karaciğer zafiyetlerinde, mesane ve böbrek iltihaplarında çok faydalı olup, bunun için; bir litre suya 30-50 gram arpa konarak, 30 dakika süre ile kaynatılır. Süzüldükten sonra içilir.
REZENE: İştah açıcı ve idrar söktürücüdür. Bağırsaklardaki gazları ve parazitleri temizler. Nefes darlığına, sinirsel gerginliklere fayda sağlar. Bunun için 50 gram rezene, 25 gram nöbet şekeri toz haline getirilerek karıştırılır. Hazırlanan bu tozdan, gece uyumadan önce bir tatlı kaşığı alınır. Buna on gün süre ile devam edilir. Kaynatılarak, rahat uyuyamayan çocuklara, öksürük ve nefes darlığı olanlara fayda sağlar. Süt emziren hanımlar rezene çayı içerlerse, süt salgılanmasını arttırır. Soğuk algınlığında faydalıdır.
Fasulye, bakla gibi gıdaların pişirilmesinde, yemeklere ilâve edilirse, sindirimi kolaylaştırıp, ağızda güzel tad ve kokuya vesile olur.
YULAF: Yulaf ezmesi, sütte bekletilip yenirse çok faydalıdır. Suda kaynatılıp, içilirse idrar söktürür aynı zamanda bağırsak hareketlerini düzenler. Bunun için 20 gram yulaf, bir litre suyun içinde 30 dakika kaynatılıp, içilmelidir. Çocukların sağlıklı beslenmelerini desteklemek için buğday, arpa ve yulaftan eşit miktarda alınarak 1.5 litre suyun içinde, kısık ateşte bir litre kalıncaya kadar kaynatılır. Çocuklara günde bir su bardağı kadar içirilir. Yulaf, suda kaynatılıp, nöbet şekeri ile tatlandırılarak içirilirse, şiddetli öksürüğü sakinleştirir. Karaciğer iltihaplarına, safra ve böbrek sancılarına fayda sağladığı gibi idrar yollarındaki küçük taşlardan meydana gelen ağrıları rahatlatır. Yulaf samanının kaynatılmasıyla elde edilen su, banyo yapılırken kullanılırsa, idrar yolları sıkıntıları ve romatizmaya fayda sağlar.
DEVE DİKENİ: Kaynatılarak içildiğinde, basura ve idrar yolları hastalıklarına çok faydalıdır. Müshil etkisi yaparak, sindirim sistemini destekler. Eklem hastalıklarında fayda sağlar.
MEYAN KÖKÜ: Bütün öksürük ve göğüs hastalıklarına fayda sağlar. Akciğerlerdeki balgamı temizler. KARACİĞER ve DALAK hastalıklarına, idrar yolları ağrı ve yanmalarında rahatlatıcı rol oynar. Ay hali şikâyetlerini düzenler. Basur (hemoroit) rahatsızlığına faydalı olduğu gibi, adalelere destek sağlar. Boğazdaki iltihaplara ve mide fonksiyonlarına güçlü destek verir.
Bağırsakların yumuşatılıp, temizlenmesinde 40 gram meyan kökü, 40 gram rezene, 60 gram sinamekki, 200 gram nebat şekeri toz haline getirilerek, karıştırılır.
Bu tozdan her akşam bir kaşık yenir. Akşamları iki küçük kaşık yenirse midede biriken zararlı atıkları temizler.
KANTARON: Kesik yaraların tedavisinde çok etkilidir. Kurutularak zeytinyağında merhem haline getirilirse, nasırları tedavi eder. İltihaplı ve derin yaraların iyileşmesini hızlandırır. Kantaron, kaynatılıp, bal karıştırılarak gözün iltihaplı yaraları pansuman yapılır. Kantaron yağından 7-8 gram içildiğinde, kan tükürme, karaciğer tıkanıklığı ve dalak hastalıklarında şifaya vesile olur. İdrar söktürücüdür.
Karındaki sancılara ve rahim hastalıklarına fayda sağlar. Kaynatılarak elde edilen su ile, cilt hastalıklarının pansuman yapılması, fayda sağlar. Saç köklerini kuvvetlendirerek, dökülmeleri önler. Bir bardak soğuk suyun içine, bir tatlı kaşığı kantaron konur. 6-7 saat bekletildikten sonra süzülür. Yudum yudum içilir. Kuru kantaron toz haline getirildikten sonra, 2 gram alınarak balla karıştırıldıktan sonra yenmesi de, aynı faydaları sağlar.
SAĞLICAKLA KALIN.