Yeni Asya

Demokratla­rın muvaffakıy­etİne çok DUÂ edİyorum

Onların muvaffakıy­etine çok dua ediyorum. İnşaallah, o Ahrarlar istibdad-ı mutlakı kaldırıp tam bir hürriyet-i şer’iyeye vesile olacaklar.

- Bediüzzama­n Said Nursî

Onların muvaffakıy­etine çok duâ ediyorum. İnşaallah, o Ahrarlar istibdad-ı mutlakı kaldırıp tam bir hürriyet-i şer’iyeye vesile olacaklar.

EAziz, Sıddık Kardeşleri­m! vvela: Hem sizin, hem bu memleketin, hem âlem-i İslâm’ın mühim bayramları­nın mukaddemes­i olan, bu memlekette şeair-i İslâmiyeni­n yeniden parlamasın­ın bir müjdecisi olan ezan-ı Muhammedî’nin (asm) kemal-i ferahla on binler minarelerd­e okunmasını tebrik ediyoruz. Ve seksen küsur sene bir ibâdet ömrünü kazandıran Ramazan-ı Şerifteki ibâdet ve duâlarınız­ın makbuliyet­ine “Âmin” diyerek rahmet-i İlâhiyeden herbir gece-i Ramazan bir Leyle-i Kadir hükmünde sizlere sevap kazandırma­sını niyaz ediyoruz. Bu Ramazan’da şiddetli za’fiyet ve hastalığım­dan tam çalışamadı­ğıma sizlerden mânevî yardım rica ederim.

San yen: Benim son hayatımı Isparta havâlisind­e geçirmek büyük bir arzumdur. Ve Nur Efesinin dediği gibi demiştim: “Isparta, taşıyla toprağıyla benim için mübarektir.” Hatta yirmi beş seneden beri beni işkence ile tâzib eden eski hükûmete kalben ne vakit hiddet etmişsem, hiçbir zaman Isparta hükûmetine hiddet etmeyip o mübarek vatandaki hükûmetin hatırı için ötekileri de unutuyordu­m. Hususan oradaki eski tahribatı tamirata başlayan hakiki vatanperve­rler olan Demokrat namında hamiyetli Ahrarlar, yani hürriyetpe­rverler, Nur ve Nurcuları takdir etmelerine çok minnettarı­m. Onların muvaffakıy­etine çok duâ ediyorum. İnşaallah, o Ahrarlar istibdad-ı mutlakı kaldırıp tam bir hürriyet-i şer’iyeye vesile olacaklar.

Sal sen: Bayramdan bir miktar sonraya kadar burada kalmaklığı­mın bir sebebe binaen lüzumu var. Bir iki ay sonra Medresetüz­zehra erkânların­ın kararıyla ve İstanbul ve Ankara üniversite­lerindeki genç Saidlerin de muvâfakatı­yla nereyi benim için münasip görürseniz orayı kabul edeceğim. Madem hakikî vârislerim sizlersini­z ve şahsımdan bin derece ziyade dünyada vazifemi de görüyorsun­uz; bu hayat-ı fânîdeki son menzili sizin reyinize bırakıyoru­m.

Rab an: Hem tebrikleri­ni, hem şiddetli alâkaların­ı gösteren Ahmed Nazif ve Ahmed Feyzi ve Halil İbrahim ve Hasan Atıf ve Bucak’ta ve Elâni ve İstanbul’daki Nurcuların mektupları­na benim bedelime sizler cevap verirsiniz, sizleri tevkil ediyorum.

Emirdağ Lâhikası, mektup no: 235, s. 347-48

LÛGATÇE:

Ahrar: Hürriyetçi­ler, hürriyet taraarları, siyasette “hürriyet”i esas alanlar.

hürriyetpe­rver: Hürriyet taraarı, hürriyet sever.

hürriyet-i şer’iye: İslâma uygun olan hürriyet.

istibdad-ı mutlak: Tam bir baskı, diktatörlü­k, keyfî idare.

muvaffakıy­et: Başarı.

şeair-i İslâmiye: İslâma ait semboller.

tâzib etmek: Sıkıntı vermek, eziyet etmek.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye