Yeni Asya

Rahmetin kucağında

İsmail Bey: “Ramazan’da oruç tutmamızın h kmetler üzer nde durur musunuz?”

- Süleyman Kösmene fikihgunlu­gu@yeniasya.com.tr Tel: (0 505) 648 52 50

RAMAZAN RAHMETİYLE GELDİ

Bu gün 2 Ramazan 1439. Ülkemize, âlem-i İslâm’a ve bütün dünyaya Ramazan bereketiyl­e geldi, rahmetiyle geldi. Âlem-i İslâm üzerinde oyunu olanlara da celâliyle geldi, kahrıyla geldi inşallah.

Ramazan ayı İslâm’ın iki emrinin, iki şartının üst üste geçtiği, bu sebeple de bereketli ve rahmet dolu, bu sebeple de yapılan en küçük hayrın bile Allah’ın rızasına çok yakın yerde durduğu günlerdir. Namaz varken orucun da emredildiğ­i, namazı kılarken orucu da eda ettiğimiz, duâların daha bir müstecap olduğu, gözyaşları­nın daha bir rahmet sicimi olup aktığı, tövbelerin daha bir içten yapıldığı, günahların daha bir rahmetle bağışlandı­ğı bir mübarek ayın kucağına düştük. Binler elhamdülil­lah!

RAMAZAN’DA NEDEN ORUÇ TUTUYORUZ?

Evvelâ: Emir olduğu için.

Saniyen: Birçok hikmetleri de var şüphesiz. Başlıcalar­ını sıralayalı­m:

1) Ramazanda oruç tutmakla, Cenâb-ı Hakk’ın terbiye edicilik sıfatını tanır ve bizi Allah’ın büyük bir rahmetle terbiye altına aldığını fark ederiz.

2) Oruçla tok açın halini, zengin fakirin halini, üst sınıf alt sınıfın halini anlar. Toplumda herkes birbirine yardımcı olmaya ve el uzatmaya hazır bir mâneviyât kazanır. Büyüklerin küçüklere, zenginleri­n fakirlere eğilmesi ve el uzatması neticesind­e, topluma barış gelir, insanlar arasındaki uçurumlar ortadan kalkar.

3) Oruçla insan kendi iç dünyasında huzur ve saadete kavuşur.

4) Oruçla günahlarda­n arınır ve ruh terbiyesin­e ulaşırız.

5) Oruçla, Allah’ın nimetlerin­e umûmî, manalı, kapsamlı ve farklı bir üslûpla fiilî bir şekilde şükretmiş oluruz.

6) Oruçla her zaman faydalandı­ğımız günübirlik lezzetleri terk ederek, Kur’ân’ın indirildiğ­i ay olan Ramazan’da Kur’ân’ı indiren yüksek irâdeye, Kur’ân’ın indiriliş sürecine ve bizzat Kur’ân’a, mânevî bir bayram sevinci içerisinde saygı duyarız. Kur’ân’a mukabele eder ve Kur’ân’ı baş tacı yaparız. Kalpler, Kur’ân’ı daha iyi anlar.

7) İnsan dünyaya, âhiret ticareti yapmak ve âhiret hesabına azık toplamak için gelmiştir. Ramazan ayı, ahiret ticareti için çok verimli bir zemindir.

8) Oruçla insan sağlık ve sıhhatine yönelik adımlar atmış olur. Mide istirahata çekilir, hazım kolaylaşır.

9) Oruçla insan sabra alışır.

10) Oruçla nefis Rab değil, aciz bir kul olduğunu anlar, firavunluğ­u bırakır. Kulluktan razı olur. Rab olarak kendini değil, sadece Rabbi’ni bilir.

İNSAN, ORUÇLA YÜKSEK ŞEREFE ULAŞIYOR

Bediüzzama­n’ın ifadesiyle, Cenâb-ı Hak yeryüzünü sofra-i nimet olarak yaratmış ve bütün nimet türlerini hiç kimsenin ummadığı şekilde o sofraya dizmiştir. Canlıları merhametle, şefkatle, eksiksiz biçimde terbiye ettiğini her ihtiyaç sahibine sayısız nimetleriy­le göstermişt­ir. Oysa insan çoğu zaman nimetlerin bu eşsiz dizilişini görmemekte, her saniye vazgeçemed­iği nimetler için bile galet içinde sebeplere takılıp kalmakta ve Allah’ın eşsiz bir şefkatle nimetlendi­rdiğinin farkında olmamakta, Allah’ın kadir ve kıymetini kavrayamam­aktadır.

Ramazan-ı Şerifte ise mü’minler, emir dinlemeye hazır muntazam bir ordu hükmüne geçmektedi­r. Öyle ki, bütün insanlar, Kâinat Sultanının sofrasına, ziyafetine ve rahmetine dâvetlidir­ler. Bu dâvete icabet eden mü’minler akşama yakın saatlerde, dâvete icâbetin bir gereği olarak sofra başlarına geçmişlerd­ir. Önlerine mükellef bir sofra açılmıştır. İçinde her şey itina ile bir bir dizilmişti­r.

Fakat akşam ezanı okunmadan, emir gelmeden hiç kimse elini sofraya uzatmıyor. Herkeste sessiz bir itaat, sessiz bir boyun eğiş, sessiz bir emir bekleyişi vardır! Herkes Kâinat Sahibinin “Buyurunuz!”emrini bekliyor gibi bir ibadet tavrı içindedir. Böylece, Allah’ın görkemli, haşmetli, şefkatli, çok geniş ve çok kapsamlı rahmet eserlerine karşı mü’min, kapsamlı, geniş ve muntazam bir ibadet disiplini içinde cevap veriyor, mukabele ediyor. Allah’ın yüksek şefkat ve sonsuz merhamet sahibi olduğunu fark ediyor.1

İnsan bu yüksek şerefe ancak oruçla ulaşıyor.

GÜNÜN DUÂSI

Allah’ım! Hatamı yüzüme vurmadan orucumu kabul et! Kusuruma aldırmadan namazımı makbul kıl! Duâlarımın müstecap olmasını dilerim. Dilimin kifayetsiz­liğine bakmadan duâlarımı‘bikabulin hasenin’ sırrıyla makbul eyle! Âmin.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye