Gelinen nokta tam bir fiyasko
KHK’Lı akadem syen: OHAL DEĞERLENDİRME KOMİSYONUNUN HAKKINDA VERDİĞİ KARARI ARADAN 10 GÜN GEÇMESİNE RAĞMEN ÖĞRENEMEDİĞİNİ BELİRTEN DOÇ. DR. FATMA ZEHRA FİDAN, “TÜRKİYE’DE KURUMSAL ÇÖKÜŞLER YAŞANIYOR” DEDİ. FİDAN DEVLETİN İÇİNDE BULUNDUĞU DURUMU ‘TAM BİR F
nurdantoprak.haber.ma l@gma l.com
Hükmünde Kararname (KHK) ile bir gecede mesleğinden ihraç edilen binlerce insandan birisi olan Doç. Dr. Fatma Zehra Fidan “Türkiye’de kurumsal çöküşler yaşanıyor” dedi. Maruz kaldığı haksızlığı ve yaşadığı bir olayı anlatan Fidan OHAL Komisyonun kendisi hakkındaki kararını aradan on gün geçmesine rağmen öğrenemediğini belirtti.
10 gündür muhatap bulamadı
OHAL Komisyonunun 18 Mayıs 2018 tarihinde karara bağladığı değerlendirme sonuçlarından birisinin de kendisine ait olduğunu belirten akademisyen Fidan şunları dedi: Türkiye toplumundaki kurumsal çöküşü nasıl tanımlayabiliriz? Bire bir yaşadığım bir konu bunun en açık örneklerinden sadece biri. 672 KHK ile ihraç edilen akademisyenim. 18 Mayıs Cuma günü OHAL komisyonunun hakkında karara vardığı kişilerden biri olduğumu https://ohalkomisyonu.basbakanlik.gov.tr/ adresindeki sorgulamam sonucu öğrendim. Büyük bir heyecanla sonucu öğrenmek için harekete geçtim. Sorgu ekranında, “hakkınızda verilen karar kurumunuza gönderilmiştir” yazıyordu. Kurumumu, yani YÖK’ÜN ilgili birimini aradım. Telefonu açan olmadı. Cuma öğleden sonrası olduğu için bu durumu normal buldum. Ne var ki pazartesi gününden Cuma gününe kadar YÖK’E ulaşmamız mümkün olmadı. Santraldeki memurlar bu durumun hep böyle olduğunu söylerken, OHAL komisyon mensubu bir memur ‘bunun kendi problemi olmadığını’ söyledi. Heyecandan ve günlerdir yaşadığım çaresizlikten dolayı yüksek dozda çıkan sesim nedeniyle, ‘siz bana sesinizi yükseltemezsiniz’ deyip telefonu yüzüme kapadı. Bugün itibariyle on gündür hakkımda bir karar çıkmış durumda ancak ben bunu öğrenemedim.”
Yine hakarete uğramaktan korktum
Görevli memur tarafından hakarete uğradığını belirten Fidan ihraç süreci ve sonrasındaki yıpranmışlığı şu sözlerle ifade etti: “Benzer bir hakarete uğrama korkusuyla kalkıp Ankara’ya gidemedim. Benlik saygımın daha fazla hırpalanmasına tahammülüm kalmadığını düşündüğüm için... Bu durumda başka yoruma gerek yok. Ben hakkımda verilen kararı YÖK’ÜN mektupla bildirmesini bekliyorum.”