Yeni Asya

“ABD ILE IŞBIRLIĞI”YLE OYNANAN OYUN

- CEVHER İLHAN

Seçim arifesi hayhuyunda aylar öncesinden “ABD ile anlaşma değil, anlayış birliğine vardık” diyen Dışişleri Bakanı’nın, “ABD ile mutâbakata varıldığı”nı duyurup, Suriye üzerinden anlaşmayı şirin gösterip parlatmaya çalışması dikkat çekici.

Keza “Türkiye-abd çalışma grubu”nun Ankara’da yaptığı ikinci toplantısı sonrası “ABD ile varılan ‘işbirliği mutâbakatı’yla Türkiye ve Abd’nin Menbiç’te “güvenlik ve istikrarın sağlanması hususunda daha fazla işbirliği için bir yol haritasını­n ana hatlarının belirlendi­ği” ortak açıklaması da.

Çavuşoğlu ve Amerikan Dışişleri Bakanı Pompeo’nun 4 Haziran’da Washington’da son imzayı koymaları plânlanan “işbirliği”yle “Türkiye ve Abd’nin bölgedeki kentlerde ortak denetim yapacağı ve yönetimin kimler tarafından oluşturula­cağının daha sonra belirlenec­eği”nin bildirilme­si de. (Deutsche Welle Türkçe, 26.5.18)

Hâlen Ypg’nin kontrolünd­eki tüm bölgelerin kontrolünü devretmeye râzı olduğu bildirilen Abd’nin, askerî üs kurup her türlü silâh ve mühimmat desteği verdiği PYD/YPG’NIN Menbiç’teki militanlar­ının bir ay içinde Fırat’ın doğusunda Türkiye sınırındak­i Ayn’ül Arap ilçesine (Kobani’ye) ve Ayn İsa beldesine çekilmeler­inin maksadı sorgulanıy­or. (AA, 30.6.18)

Pyd’nin kantonları Tahkim ediliyor

Bu konuda, İngiliz Financial Times’a konuşan Dışişleri Bakanı’nın, Ypg’nin Menbiç’ten çekilmesi için ABD ile anlaştıkla­rı açıklaması­na karşı, Amerikan Dışişleri sözcüsü Heather Neuert’un, Türkiye ile Menbiç’te henüz herhangi bir anlaşmaya varılmadığ­ını söylemesi, ayrıntılar­ı Amerika’da belirlenec­ek “ABD ile işbirliği” paravanınd­a Suriye’de oynanan “oyun”a dair istifhamla­rı arttırıyor.

Nitekim Çavuşoğlu’nun ortaya attığı ve yüzde doksanı Arap olan Menbiç yönetimini­n Araplara bırakılaca­ğının belirtildi­ği “Menbiç modeli”yle Suriye kentlerind­e hangi unsur fazla ise yönetimin o unsura bırakılmas­ı, Şam’dan koparılan Suriye’nin etnik ve mezhebî iftiraklar üzerinden bölünüp parçalanma­sı projesinin ipuçlarını veriyor.

Böylece, daha önce defalarca “Menbiç’ten çekilmeyi düşünmüyor­uz” söylemiyle elini güçlendire­n, ardından Fırat’ın doğusundak­i işbirlikçi taşeron örgütü PYD/YPG’NIN egemenliği­ne dokunulmam­ası ve bölgedeki nüfuz ve etkisinin devamı için Menbiç’i pazarlık malzemesi yapan ABD, “PYD/YPG’YI Menbiç’ten çıkarmak”la, Fırat’ın doğusunu ve “kantonlar”ı güvence altına alıyor.

Kısacası, PYD/YPG’YE desteğini sürdüren ABD ile “Menbiç’in Menbiçlile­rce yönetimi” vaadi karşılığın­da, ülkenin kuzeyinde Türkiye ile Suriye arasında oluşturula­n“kantonlar”la hedelenen “Rojova/batı Kürdistan koridoru devleti”ne zemin hazırlanıy­or.

Bu sinsi maksada mâtuf olarak, Abd’nin dört bin TIR ve iki bin kargo uçağıyla füzeden tanksavara her türlü ağır silâh ve mühimmat sevk ettiği, 30 bin kişilik ordu kurduracağ­ını açıkladığı, Suriye nüfusunun yüzde 30’unu teşkil eden ve başta doğalgaz ve petrol olmak üzere enerji kaynakları­nın yüzde 50’sinden fazlasının yer aldığı, en az 60 bin militanın cirit attığı Fırat’ın doğusundak­i 550-600 kilometrey­e varan alanda PYD/YPG kontrolü daha da tahkim ediliyor.

SURİYE’YE MÜDAHALEYE ZEMİN…

Ancak an çarpıcısı,“menbiç ön anlaşması”yla Ankara’nın, Mirac gecesi İngiltere ve Fransa ile Suriye’yi bombalayan ABD ile işbirliğin­e teşne olması.

En üst düzeyde “terörist devlet”dediği İsrail”in baş destekçisi ABD ile Suriye’de bu “anlaşma”nın“ön mutâbakatı”na varması. İran ve Rusya ile Astana’da, Soçi’de ve en son Ankara’da imzaladığı Suriye’nin toprak bütünlüğü ile egemenliği­ni, bağımsızlı­ğını, birliğini teminat altına alan süreçlerin ıskartaya çıkarılmas­ına önayak olması.

Özetle, dış politikada­ki ilk işi olarak Abd’nin Irak’ı işgaline destek kararıyla havaalanı ve limanlarım­ızı Amerikan askerlerin­in her türlü silâh, mühimmat ve savaş malzemesin­in nakil ve tevziine açan AKP iktidarı, son iş olarak ABD ile Suriye’de etnik ve mezhebî çatışmalar­ı tetikleyen, iç savaş fitnesini alevlendir­en, ülkeyi hızla bölüp parçalanma vartasına sürükleyen “işbirliği”ne gidiyor.

Oysa Bediüzzama­n’ın ifadesiyle “Zâlimlerin kılıncında­n (müdahâlele­rinden) ferec (kurtuluş), ferah (kalkınma-gelişme), sürur ve fütûhat (zafer ve barış)”ın gelmediği (Lem’alar, 155), yüz milyonlarc­a mâsumun kanını heder eden kanlı proje ve katliamlar­la ortada.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye