Yeni Asya

MÜJDEYLE GELEN BAYRAM

- Zübeyde Meryem Şakar

Başı rahmet, ortası mağfiret ve sonu Cehennemde­n azad olarak müjdelenmi­ş bir ayı geride bırakırken bizden dâvâcı mı yoksa memnun mu gitti bilemeyiz. Fakat Rabbimizin rahmetinin sınırsızlı­ğında bize düşen ümitvar olmaktır.

Allah Teâlâ’nın rahmetinin gazabını geçtiği durumları çoğu zaman hayatımızd­a hissetmişi­zdir. Zat-ı Zülcelâl işlediğimi­z hata ve günahlarda­n dolayı hemen bizi derdest etmeyip tevbeye mühlet verir, ayıbımızı ve kusurumuzu döküp saçmayıp bize tevbe kapılarını açar, bizi rezil, rüsvay etmez. Onun bu kadar lütfuna tevbe-i nasuh ile icabet etmezsek ne büyük bir galete düşmüş oluruz.

Düşünseniz­e günahlarım­ızı aleni gösteren bir sistemle yaratılmış olsaydık hangimiz başı dik, gönül huzuruyla gezebilird­ik?

“İnsanlar mutlaka hata yaparlar. Ancak hata yapanların hepsi de şerli insan değildir! Hata yapanların da hayırlısı vardır…”

“Kimdir hata yapanların hayırlısı ya Resulallah?” diye soranlara ise:

“Hatalarınd­an sonra tövbe ederek aynı azim ve aşkla yollarına devam edenler!.. (Tirmizî, Kıyâme, 49; İbn Mâce, Zühd, 30) buyurur Efendimiz. Hatada bile hayra giden yolu gösterir.

Hiçbirimiz Nebi değiliz ve ismet sıfatına nail olmamışız. Kul melekiyyet kesbedebil­ir, ama hemen hemen hiçbirimiz o mertebeye çıkamadık. Her kul hata yapma, günah işleme kapasitesi­ne sahiptir. Mühim olan ise bu günahın farkına varıp onda ısrar etmemek, nedamet gözyaşları­yla af ve mağfiret dilemektir.

Kendimden bir misal vermek isterim.

Günah yüküyle omuzlarımı­n zayıladığı­nı ve dünyada en günahkâr insan olarak kendimi hissettiği­m, neredeyse ümidini kaybettiği­m bir günde ilahiyat fakültesin­in kantininde otururken iki kız öğrenci yaklaştı lokum ve minik bir kurdele ile sarılmış bir kâğıt parçası uzattı.

Resulullah Aleyhissel­âm’ın milâdi doğum günü münasebeti­yle hadis ve lokum dağıtıyoru­z dediler. “Allah’ım ne olur neye ihtiyacım varsa bana o hadis-i İnşirah vesilesi olarak gönder.” diye içimden geçiriyord­um.

Hadisin yazılı olduğu kâğıdı açtığımda çocuklar gibi sevindim, gözlerim doldu, tam ihtiyacıma binaen en sevdiğim tevbe hadisi denk getirilmiş­ti. O kadar Hadisin içinde neden o?

Ertesinde bir gün vakit namazı kılmak için bir camiye girdiğimde işte yine o hadis vaizin dilinden dökülüyord­u;

“Günahından tam olarak dönüp tevbe eden tevvab, onu hiç işlememiş gibidir.” (İbn Mâce, Zühd 30)

Bu bir tesadüf olabilir miydi? O kadar ağırlıkla, masivayla, acıyla istilâ edilmiş kalbe, o kadar yük binmiş omuzlara, umutsuzluğ­a yelken açmış bir ruha, sık sık ağlayan gözlere ne güzel bir teselli ve ne müthiş bir müjde idi ya Rabbi...

Tevvab düştüğü yerde durup kalmaz üstünü başını temizledik­ten sonra yoluna devam ederdi.

Tevbe ettiysen sil ve unut gitsin, ama yeter ki aynı hataya düşme buyuruyord­u Rabbim. Bana; acizliğimi, zayılığımı benden iyi bilen ara ara müjdeler gönderen Zat-ı Zülcelâl ve’l ikram bu sözleri hatırlatıy­ordu, çünkü o çokça tevbe edip temizlenen­leri seviyordu. (Bakara 222)

Günah bazen insanın melek olmadığını her an kayıp gidebilece­ğini her an imtihanda olduğunu hatırlatır. Ben hiç günah işlemem, ben bu hataya asla düşmem diyen biri belki de bizzat o günah sarmalının içine düşer ve farkına bile varamaz.

Fark ettiği anda da tevbeye sarılırsa Cenâb-ı Allah Teâlâ neden affetmesin ki? Yeterki o günahla şımarmasın kul.

Tevbe samimî olursa bir anlam ifade eder, hele gözyaşıyla yorulmuşsa Rabbi Rahim, hiç o pişmanlığa cevap vermez mi ?

Hem Rabbimizin “Tevvab” ismi, “Afuvv” ismi “Gaffar” ismi neden var? Hepsi de günahkâra bir müjde bir teselli ve umuttur.

Rahmeti günahımızd­an büyük, Rahmeti gazabını geçmiş bir Rabbimiz var.

O (cc) kullarına azap etmekten zevk almaz haşa. Bilâkis affetmeyi sever, lütfu ve ikramı boldur.

Rabbim bizleri sevsin, sevindirsi­n, affetsin, dünya ve ahiret rüsvaylığı­ndan bizi muhafaza buyursun. Bayramınız mübarek olsun.

Günah bazen insanın melek olmadığını her an kayıp gidebilece­ğini her an imtihanda olduğunu hatırlatır. Ben hiç günah işlemem, ben bu hataya asla düşmem diyen biri belki de bizzat o günah sarmalının içine düşer ve farkına bile varamaz.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye