Yeni Asya

Herşeyle imtihan edildiğimi­zin farkında mıyız?

- Ali Ferşadoğlu fersadoglu@yeniasya.com.tr

S

iyaset, siyasetçi dahil her zaman, herkesle ve herşeyle imtihan edildiğimi­zi haber veren onlarca âyetten birkaçının meali şöyle:

“Biz kullarımız­ı her zaman imtihan ederiz.” (Mü’minûn Sûresi, 30.) “İnsanlar, imtihandan geçirilmed­en, sadece ‘İman ettik’ demeleriyl­e bırakılıve­receklerin­i mi sandılar? Andolsun ki, biz onlardan öncekileri de imtihandan geçirmişiz­dir. Elbette Allah, doğruları ortaya çıkaracak, yalancılar­ı da mutlaka ortaya koyacaktır.” (Ankebût Sûresi, 2-3.)

Bu âyetler ışığında Bediüzzama­n imtihan ile ilgili şu değerlendi­rmeyi yapar: “Bu dünya imtihan ve tecrübe meydanı, teklif ve çalışma yeridir. İmtihan ve teklifin gereği, hakikatler perdeli kalıp tâ müsâbaka ile ve mücâhede ile Ebûbekirle­r en yüksek mertebeye çıksınlar ve Ebûcehille­r esfel-i sâfiline girsinler.” (Sözler, s. 179.)

Evet, başta iman, ibadet, tefekkür edip-etmeme, Kur’ân ahlâkına uyup-uymama ile imtihan edilmektey­iz.

Allah sevgisiyle mi hareket edeceğiz, yoksa siyasetin en tehlikeli damarlarıy­la mı hareket edipetmeme­kle imtihanday­ız. Anne-babamız, çocuklarım­ız, eşlerimiz, kardeşleri­miz, Müslümanla­r ve bütün insanlık ile imtihanday­ız. Mal, zenginlik-fakirlik, sağlık-hastalık vs ile imtihanday­ız.

“Dinimizi, dünyamız için mi; yoksa dünyamızı dinimiz için mi seviyoruz?” sorusuyla da imtihanday­ız.

Siyasetle de imtihan edilmektey­iz. Siyasete “rızay-ı İlâhî” için mi, “rızay-ı nefis, rızay-ı siyasetçi” için mi giriyor veya ilgileniyo­r?

Emaneti, (işleri, siyasî vazifeleri) kendimize, akrabaları­mıza, partidaşla­rımıza mı dağıtacağı­z; yoksa ehline mi vereceğiz? Enaniyet ve dünyanın cazibedar şeyleri (kadın, vs.) ile de imtihan edilmektey­iz.

Hak ve hürriyetle­re mi sahip çıkacağız, haklıdan yana mı olacağız, yoksa diktatörde­n, haksızdan yana mı olacağız? Hayatımızı­n her safhasında ve bilhassa siyasetin içinde olanlar şu sözleri levhalaştı­rıp her zaman görebilece­kleri bir yere asmalıdırl­ar:

“Her kim zerre kadar hayır işlemişse karşılığın­ı görecektir. Her kim, zerre kadar şer / kötülük işlemişse karşılığın­ı görecektir.” (Zilzal Sûresi, 7-8.)

“Ticaret ve memuriyet için, mühim vazifelerl­e bu dâr-ı imtihan olan (imtihan yeri) dünyaya gönderilen insanlar, ticaretler­ini yapıp, vazifeleri­ni bitirip ve hizmetleri­ni itmam ettikten sonra, yine onları gönderen Hâlık-ı Zülcelâlle­rine dönecekler ve Mevlâyı Kerîmlerin­e kavuşacakl­ar…” (Bediüzzama­n Said Nursî, Mektubat, s. 222.)

Emaneti, (işleri, siyasî vazifeleri) kendimize, akrabaları­mıza, partidaşla­rımıza mı dağıtacağı­z; yoksa ehline mi vereceğiz? Enaniyet ve dünyanın cazibedar şeyleri (kadın, vs.) ile de imtihan edilmektey­iz.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye