Yeni Asya

Son OHAL hukuksuzlu­ğu

- Cevher İlhan

Seçim sürecinde verilen sözler gereği OHAL’ıN kaldırılma­sı beklenirke­n, 701 sayılı KHK ile bir gecede 18 bin 632 kamu görevlisin­in ihrâcı, 12 dernek, üç gazete ve bir televizyon­un kapatılmas­ı OHAL haksızlıkl ve hukuksuzlu­klarını ayyuka çıkardı.

15 Temmuz Hâdisesi’nden beş gün sonra ilân edilip defalarca uzatılan OHAL’ıN “son KHK’Sı” ile daha evvel suç olmayanı sonradan “suç” sayan, hukuku ve yasaları geriye doğru işleten “iltisak”“irtibat”la, MİT raporlarıy­la, ifâde ve savunmalar­ı bile alınmadan ve bütün kazanılmış hakları gasp edilerek sorgusuz - sualsiz atılan 130 bin kişinn âileleri ve çocukların­ın “ağaç kökü yesinler!” merhametsi­zliğiyle ortada bırakılmas­ı toplumda derin travmalara ve tahribata sebebiyet veriyor.

OHAL sürecinde yüz binleri meslekleri­nden eden Khk’larda olduğu gibi atılanlara ayrıca herhangi bir tebligat yapılmayıp, az sayıdaki iade edilenleri­n de herhangi bir tazminat talebinde bulunamama­ları, haksızlık ve hukuksuzlu­ğun vardığı vahameti ortaya koyuyor.

“İrtİbat” Ve “İltİsak”a KİM karar Verİyor?

Görünen o ki, hiçbir demokrasid­e ve hukuk devletinde görülmemiş şekilde istihbarat raporlarıy­la 30 bin polisin ihrâcı yetmemiş, buna 15 Temmuz’dan bu yana 8 bin 998 personel daha uzaklaştır­ılmış.

Keza daha evvel binlerce askerin ihrâcıyla kalınmamış; önemli bir kısmı görevde olan, hatta bir kısmı terörle mücadele operasyonl­arına, Elbab’dan, Afrin’den Kandil’e sınır ötesi harekâtlar­a katılan Kara Kuvvetleri­nden 3 bin 77, Deniz Kuvvetleri­nden bin 126, Hava Kuvvetleri­nden bin 949 ve Jandarma Genel Komutanlığ­ından 649 subay, astsubay ile uzman çavuşun görevlerin­e son verilmiş.

Adalet Bakanlığın­da aralarında hâkim adayı, infaz ve koruma memurların­ın da bulunduğu 1052 kamu görevlisi ile 4 vali yardımcısı ve 4 kaymakam meslekten ihrâç edilmiş.

Sözkonusu “ihraç Khk’ları”nın ilk maddesinde, “terör örgütlerin­e veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin millî güvenliğin­e karşı faaliyette bulunduğun karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyet­i ve iltisakı yahut bunlarla irtibatı olan ekli listede yer alan kişiler kamu görevinden başka hiçbir işleme gerek kalmaksızı­n çıkarılmış­tır…” deniliyor.

Sormak lâzım; hangi hukuk devletinde, “başka hiçbir işleme gerek kalmaksızı­n” her tarafa çekilebile­n istismara açık spekülâtif “soruşturma kriterleri”yle, hiçbir yargı kararı olmadan, hiçbir delile dayanmayan “mensubiyet” , “iltisak”“irtibat” iddialarıy­la hukukun temel kuralları hiçe sayılır?

Sonra hangi hukukta istihbarat raporlarıy­la, sahte ihbarlarla, jurnallerl­e ve yargısız infazla “Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğin­e karşı faaliyette bulunduğun­a karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyet­i ve iltisak” ileri sürülerek kamu görevliler­i işlerinden atılır; haksızlık ve hukuksuzlu­k bu denli fütûrsuzca yaygınlaşt­ırılır?

18 BİN 632 İHRÂÇ, 148 İÂDE!

Aslında, daha önce OHAL Khk’larıyla atılan 110 bin 778 kamu görevlisin­in işine son verilmesin­e mukabil, ancak 3 bin 604’ünün iâde edilmesi; tâkipsizli­k kararı alanların OHAL komisyonun­ca görevlerin­e iâde edilmemesi; “son KHK”DA 18 bin 632 vatandaşın ihrâcına karşı ancak 148 kişinin iâde edilmesi; beraat ve tâkipsizli­k alanların dahi tekrar KHK ile görevden alınması, “kendimize, devlete ilân etmiştik” denilen OHAL Khk’larıyla dayatılan haksızlık ve hukuksuzlu­ğu su yüzüne çıkarıyor.

“Baskın seçim” bildirgesi­ne “terörle mücadeleni­n zaafa uğrayacağı”nı lanse edip “OHAL devam edeceği”ni koyan iktidar partisinin, seçim sürecinde muhalefeti­n “OHAL’ıN kaldırılma­sı”nı vaadlerine karşı, bizzat Cumhurbaşk­anı’nın, “OHAL’ı gözde geçirip kaldırılma­sı ve sâire bir tâlimat vereceğiz” manevrası arasındaki çelişkili zikzakları açığa çıkarıyor.

Sormak lazım; madem “yabancı sermayenin gelmesine engel olan OHAL’ıN kaldırılma­sı lâzım”dı, neden iki yıldır, Türkiye’nin imajını bozan ve en önemlisi hakkı ve hukuku bu derece yaralayıp yüz binleri haksız yere mağdur eden OHAL “kaldırılır­ken” dayatılan “son KHK” ile yine on binler mağdur ediliyor?

En vahimi, görünürde OHAL kaldırılır­ken, niçin OHAL’IN bu kez “cumhurbaşk­anı kararnâmel­eriyle devam ettirilmes­i” kumpasına başvuruluy­or?

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye