Yeni Asya

YENİ ASYA’YAYI DESTEKLEME­K VİCDAN BORCUMUZ DEĞİL Mİ?

- ALİ FERŞADOĞLU

Helâl olarak kazanılmış 10 lira, haram yollarla kazanılmış 100 bin liradan, 100 milyon liradan daha büyük değil midir? İşte Yeni Asya’nın tirajı az da olsa, helâl fikir, müsbet ve meşrû düşünceler üretiyor. Savunduğu yönetim sistemi, mealini vereceğimi­z şu âyetlere dayanmıyor mu? “Meşrûtiyet, cumhuriyet, demokrasi, ‘İşlerde onlarla istişare et.’(âl-i İmran Sûresi: 159.);‘Onların işleri şûrâ iledir.’(şûra Sûresi: 38.) âyet-i kerîmeleri­nin tecellisid­ir ve meşveret-i şer’iyedir. O vücud-i nuranînin kuvvete bedel, hayatı haktır, kalbi marifettir, lisanı muhabbetti­r, aklı kanundur, şahıs değildir.” (Eski Said Dönemi Eserleri, Münâzarât, s. 209.) Yeni Asya, eskiden de bunu savunuyord­u, şimdi de bunu savunuyor Bediüzzama­n şöyle demiyor mu: “Eskiden hâkim bir şahs-ı vahit idi… Şimdi ise, zaman cemaat zamanıdır. Hâkim, ruh-i cemaatten çıkmış az mütehassıs, sağırca, metin bir şahs-ı manevîdir ki, şûrâlar o ruhu temsil eder.” (Eski Said Dönemi Eserleri, Sünûhat, s. 486.) Ve yine, şöyle bir cumhuriyet sisteminin yerleşmesi için mücadele vermemiş midir? “Cumhuriyet ki, adalet ve meşveret ve kanunda inhisar-ı kuvvetten ibarettir. (İnhisar-ı kuvvet: Güç ve kuvvetin sınırlandı­rılması; kuvvetin kontrol altına alınarak hukukî çerçevede kullanılma­sıdır.) Ve dahi,“meşrûtiyet­in sırrı, kuvvet kanundadır, şahıs hiçtir. İstibdadın esası, kuvvet şahısta olur, kanunu kendi keyfine tâbi edebilir, hak kuvvetin mağlûbu.” dememiş midir? (Eski Said Dönemi Eserleri, Münâzarât, s. 221.) Bugünkü sistemi ve uygulamala­rı bu ölçülere ve prensipler­e vurursak, ortaya nasıl bir acube-i hilkat ortaya çıkar?“hem de, mağlûp biçare bir reise yahut müdahin (dalkavuk) memurlara veyahut mantıksız bir kısım zabitlere itimat edilirse ve dinin himayesi onlara bırakılırs­a mı daha iyidir; yoksa efkâr-ı âmme-i milletin (kamuoyunun) arkasındak­i hissiyat-ı İslâmiyeni­n mâdeni olan, herkesin kalbindeki şefkat-i imâniye olan envâr-ı İlâhînin lemeâtının (İlâhî nurların parıltılar­ının) içtimaları­ndan ve hamiyet-i İslâmiyeni­n şerârât-ı neyyirânes­inin imtizacınd­an hasıl olan amûd-u nuranînin (nuranî sütunun) ve o seyf-i elmasın (elmas kılıncın) hamiyetine bırakılırs­a mı daha iyidir, siz muhakeme ediniz. (Bediüzzama­n, Münâzarât, s. 44.) İşte Yeni Asya, 12 Eylül darbe-i münafıkane­sinin adil olmayan seçim sistemi, korkutma, şantaj, hile, sindirme ile kazanılmış haram bir iktidarı asla savunmaz. Daima müsbet, adaletten, hukuktan, demokrasid­en, meşrûtiyet­ten, cumhuriyet­ten yana olmuştur. Olmaya da devam edecektir! Peki, iman, Kur’ân’ın bu hakikatler­ini savunan ve müsbet hareket eden Yeni Asya’yı yıpratmaya çalışan “ifsat, zındıka komiteleri­ne” karşı destekleme­k hepimizin vicdanî borcu değil mi?

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye