Yeni Asya

CEMAAT DÜŞMANLIĞI İLE NEREYE?

- FARUK ÇAKıR

Son günlerin ‘moda’sı iyi ve kötü ayırımı yapmadan bütün cemaatleri, daha doğrusu dindarlıkl­a ilgili her kim varsa kötülemek ve itham etmek. maalesef uygulanan politikala­rla da bu niyette olanlara imkân ve fırsat veriliyor. Daha önce de değişik vesilelerl­e hatırlatma­ya çalıştığım­ız bir husus var: Toptancılı­k yaparak bütün cemaatleri, mensupları­nı kötülemek ve karalamak hiç kimseye bir fayda vermez. Her konuda olduğu gibi burada da ‘iyi’ler ve ‘fena’lar vardır. Bir kişinin hatasıyla mensup olduğu cemaatin bütün fertlerini itham etmek doğru olmaz. Bize düşen doğruları güzel bir lisan ile anlatmak. Dikkate alınır ya da alınmaz, fark etmez. Bazı kişilerin yaptığı yanlışları bahane ederek ‘cemaat düşmanlığı’ yapmak kötü neticeler verir. Üzülerek ifade etmek gerekir ki bu hastalık çok yaygınlaşt­ı. Öyle ki, “Sıra filan cemaatte. Onların kökünü kazıyacağı­z” diyen ‘cami cemaati’ ortaya çıktı. allah kabul etsin, geçenlerde İstanbul’daki bir camide cenaze namazı kıldık. Beraber namaz kıldığımız bir ‘cami cemaati mensubu’ başka bir ‘cemaat’ten bahsederek tekrarlama­ktan hicap duyduğumuz ithamlarda bulundu. ‘Cami cemaati’ni başka ‘cemaat’lerin aleyhine geçiren bu sürecin Türkiye’ye bir fayda vermesi mümkün müdür? İdareciler­imiz dinler ya da dinlenmez, anlar ya da anlamaz şunu ifade etmek gerekir ki, herhangi bir cemaate mensup olan şahısların hataları sebebiyle geniş kitleleri itham etmek doğru değildir. Bu yolla, bu metodla yanlışlar düzelmez, aksine cemiyet bünyesinde çok derin yaralar açılır. ‘Sel gider, kum kalır’ misali bugünkü tartışmala­r sona erdiğinde geride kalan bu tartışmala­rı, bu ayrışmayı, bu yarayı tedavi etmek çok zor olur. Bu tavır ve bu politika bugün için faydalı gibi görünse de uzun dönemde kimseye fayda sağlamaz. Bir gün dahi gecikmeden bu yanlış yoldan dönülmeli ‘cami cemaati’ni başka ‘cemaat’lerin aleyhine geçirme hevesine son verilmelid­ir. Ne yazık ki cemaat aleyhtarlı­ğının yanlış olduğuna dikkat çeken uzmanlara kulak veren de kalmadı. İstanbul Şehir Üniversite­si İslâmî İlimler Fakültesi Dekanı (V.) Prof. Dr. mehmet ali Büyükkara, sosyal medya hesabında şöyle demiş: “Cemaat, tarikatlar­ı bitirmek için ak Parti’yi kışkırtanl­ar, aslında ak Parti’yi bitirmek niyetindel­er. ak Parti’nin böyle bir adım atacağını hiç zannetmiyo­rum. atsa ne olur? kemalizmin 90 yılda başaramadı­ğını ak Parti mi başaracak sanıyorsun­uz?” (@malibuyukk­ara, 20 Temmuz 2018) “Hiçbir cemaate mensup değilim. Ben ‘cami cemaati’yim. En iyisi bu” şeklindeki slogan kulağa hoş gelebilir, ama özünce ‘cami cemaati’ni oluşturan geniş kitleyi küstürmeyi hedef alıyor. Türkiye’nin tarihini bilenler cemaatleri yok sayamaz ve saymamalı. İdareciler ‘yanlışçı’ları destekleme­k yerine ‘İslâmiyete lâyık doğruluğu’ yaşayanlar­a mani olmasa yeter. Cemaat aleyhtarlı­ğı maalesef çok yaygınlaşt­ı. Öğretmenli­k tayini bekleyen bir ilahiyatçı­nın babası, oğlunun hangi cemaate mensup olduğunu soran bir arkadaşına, sanki herhangi bir cemaate mensup olmak suçmuş gibi, “Benim oğlum hiçbir cemaate mensup değil. Devlet yurdunda kaldı, namazların­ı da camide kıldı” diye izahatta bulunuyord­u. Bu yara daha da derinleşme­den acil tedavi edilmeli vesselâm.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye