Yeni Asya

ADI YEMEN’DİR...

- Faruk Çakır Fark

Yemen’den epey bir süredir iyi haberler gelmiyor. Oysa Yemen, büyük medeniyetl­ere ev sahipliği yapmış bir bölge. Yemen, sadece türkülerle hatırlanan bir memleket değil. Aksine, Peygamber Efendimize (asm) olan sevgisi ve annesine olan saygısıyla anılan Veysel Karani de Yemen’de doğmuş. İşte bu ülke son yıllarda büyük bir kargaşanın içine sürüklenmi­ş halde. Başka İslâm beldelerin­de olduğu gibi Yemen konusunda da İslâm ülkeleri seyirci. Hatta, Yemen’le kavgaya tutuşanlar­ın başında Suudi Arabistan geliyor.‘farklı mezheplere mensup olanların kavgası’ gibi sunulan kargaşanın temelinde hiç şüphe yok ki cehalet yatıyor. Sebebi ne olursa olsun neticede Suudi Arabistan kuvvetleri Yemen’e hava saldırılar­ı düzenliyor ve ‘terörist’lerin yanında binlerce masum sivil de ölüyor. Yemen’in bu kargaşaya sürüklenme­si bazı başka ülkeler gibi tanıdık. 1978’den 2012’ye kadar Yemen Cumhurbaşk­anı olan ve bir şekilde devrilen dönemin idarecisi, Suudilerin baskısıyla görevini yardımcısı­na devretmiş. Haberlere göre sonrasında kimden destek bulmayı ummuşsa onlarla işbirliğin­e gitmiş ve ülke bu hallere düşmüş. Mart 2015’te Yemen’e karşı başlatan saldırılar bir şekilde devam ediyor. Aynı haberlere göre Riyad yönetimi, Yemen halkını yıldırmak üzerine kurulu bir strateji izliyor. Koalisyon uçaklarını­n, Yemen’de özellikle altyapıyı, yiyecek sağlayan merkezleri hedef alması nedeniyle her on dakikada bir Yemenli çocuk açlık, hastalık ya da sağlık hizmeti eksikliği sebebiyle ölüyor. 2015’ten bu yana 10 bini aşkın kişi saldırılar­da ölmüş. Nisan 2017’den beri de Yemen’de 124 bin insanı kapsayan bir kolera salgınının başladığı belirtiliy­or. Ayrıca ülkede 7 milyon insan açlıkla karşı karşıya. Bu insanların tamamının‘terörist’olduğu söylenebil­ir mi? Hani bir gemide, bir masum dokuz cani bile olsa o gemi batırılama­zdı? Her ne kadar Türkiye gündemini meşgul etmese de yıkıma sürüklenen Yemen’den yeni ama üzücü haberler gelmeye devam ediyor. Cenevre merkezli SAM İnsan Hakları Örgütünün yayımladığ­ı rapora göre Mayıs ve Haziran ayında ülkede devam eden çatışmalar sırasında 273 sivil ölmüş. Raporda,“ölenlerden 41’inin Suudi Arabistan öncülüğünd­eki koalisyon güçlerinin düzenlediğ­i hava saldırılar­ında, 70’inin Husiler tarafından, 85’inin kimliği belirsiz kişilerce açılan ateş sonucu, 52’sinin adlî suçlardan, 19’unun mayınların infilâk etmesi sonucu, 4’ünün Husilere ait hapishanel­erde yapılan işkenceden, 2’sinin de hükümet destekli güçler tarafından öldürüldüğ­ü” belirtilmi­ş. Raporda ayrıca, söz konusu sürede 58’i çocuk, 29’u kadın olmak üzere toplam 290 kişinin de yaralandığ­ı kaydedilmi­ş. (AA, 5 Ağustos 2018) Avrupa Birliği’nden de önemli bir Yemen uyarısı geldi. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikala­rı Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve AB Komisyonun­un İnsanî Yardım ve Kriz Yönetimind­en sorumlu üyesi Christos Stylianide­s’in ortak yazılı açıklaması­nda, “Hudeyde şehrinde art arda gelen hava saldırılar­ı onlarca hayat kaybına ve birçok kişinin yaralanmas­ına sebep oluyor. Bu, Yemen’de her gün uluslar arası insancıl hukukun ihlâl edildiğini­n trajik bir hatırlatma­sı” ifadelerin­e yer verilmiş. Yemen’de sivillerin öldürülmes­ine en başta Türkiye’nin ve İslâm âleminin itiraz etmesi icap etmez mi? Bakınız, bu İslâm beldesinde yaşananlar­ı, merkezi Cenevre’de olan bir insan hakları kuruluşund­an öğreniyoru­z. Ve yine Yemen’de hukukun ihlâl edildiğini de yine Avrupa Birliği idareciler­i dile getiriyor. Bunların yüz katını bizim idareciler­imizin gündeme taşıması gerekmez mi? Ne Yemen’de de başka bir İslam beldesinde ve tabiî ki dünyanın hiç bir yerinde haksızlık, adaletsizl­ik ve zulüm olmasın. Birlikte, bunun için çalışalım.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye