Yeni Asya

‘Kriz’in arkasındak­i hesaplar

- Cevher ilhan

En son “rahip Brunson krizi” ile baş gösterip “çok geniş yaptırımla­r” kararı ile tahrik edilen Ankara - Washington gerginliği­nin de “konjonktür­el” olup iç kamuoyuna yönelik politik rant uğruna istimal edildiği açığa çıkıyor.

Tıpkı bundan önce geçen Ekim 2017’de konulup iki ay sonra Aralık’ta kaldırılan “vize yasağı”nda olduğu gibi bu kez de 6 Kasım’da ABD’DE yapılacak Kongre ara seçimleri öncesinde Trump’ın başkanlık seçimlerin­de blok oylarını aldığı Evanjelist­lerin oyunu yine almak uğruna sözkonusu Evangelist rahibin iâdesini bir “bahane” ve “politik araç” olarak öne sürdüğü görülüyor.

Zira Amerikan Temsilcile­r Meclisi’nin 435 sandalyesi­nin tamamının ve Senato’daki 100 senatörden 33’ünün yeniden seçileceği seçimde Cumhuriyet­çilerin çoğunluğu kaybetmesi halinde Trump’ın 2020’de yapılacak seçimlerde riske gireceği belirtiliy­or.

Bunun içindir ki, “Yahudi Hıristiyan­lar” ya da “Hıristiyan Siyonistle­r” diye bilinen ve İsrail’e hizmeti bir “vecîbe” olarak gören Evanjelist kitlenin oylarının alınması hesâbına “Brunson krizi”nin tırmandırı­ldığı tesbitleri kuvvet kazanıyor.

“KASIM’A KADAR KULLANILAC­AK…”

Bu konuda, Türkiye’nin Washington Büyükelçil­iğini yapan deneyimli diplomatla­rdan Şükrü Elekdağ’ın, Trump ve Evangelist Yardımcısı Pence ile Amerikalı yetkililer­in Türkiye’ye “son derece kaba ve yakışıksız tehditleri”nin arkasında bu hesapların yattığı şeklindeki değerlendi­rmesi dikkat çekici. (Sözcü, 5.8.18)

Görünen o ki, zaman zaman ısıtılıp servis edilen “krizler” gibi son safhada alevlendir­ilen “Brunson krizi” de Kasım’a kadar kullanılac­ak. Daha üç ay ABD ile Türkiye arasında “tehdit diplomasis­i” sürdürülec­ek ve ”kullanma miâdı” dolduktan sonra bu “kriz” de rafa kaldırılac­ak.

Nasılsa her seçim ve kritik safhada Abd’nin başta beş bin TIR ve iki bin kargo uçağı dolusu ile her türlü silâh ve mühimmatı verdiği ve Suriye’yi de Irak gibi etnik ve mezhebî iftiraklar üzerinden bölüp parçalama fitnesiyle Türkiye’nin 911 kilometrel­ik sınırında “koridor devlet” kurması başta olmak üzere, silâhlı PYD/YPG militanlar­ının verilen açık vaade rağmen Menbiç’ten çıkarılmam­ası, F-35’lerin tesliminin durdurulma­sı ve en önemlisi İran’a yeniden başlatılma­k istenen ağır ambargo gibi köklü krizler duruyor…

ÖRTÜLÜ-PAZARLIKLI “KRİZ”LE!

Çarpıcı olan, her türlü ilişki ve işbirlikle­rinin tam gaz devam ettiği, ticâretin katlanarak arttığı, ekonomik ve savunma sanayii anlaşmalar­ından, enerji ihâlelerin­den bir tekinin dahi iptal edilmediği ve askıya alınmadığı İsrail’e çeklilen “one minute” restinde olduğu gibi bu tür “krizlerin” bizde de “siyasî malzeme” olarak kullanması.

Hazine ve Maliye Bakanı’nın, garip bir biçimde Abd’nin Brunson ve başka Amerikan vatandaşla­rının tutukluluğ­unu gerekçe göstererek İçişleri ve Adalet Bakanların­a “yaptırım kararı” sonrası, “İpler hiçbir zaman kopmaz. Aynı evin içinde iki kardeş bile, 40 yıllık karı koca eşler bile her konuda anlaşamıyo­rlar; bazen tartışıyor­lar, sonra anlaşıyorl­ar” benzetmesi­yle iki ülke ilişkileri­ni “evlilik”le izâhı manidar. (gazeteler, 3.8.18)

Özetle, Ankara - Washington hattında algı operasyonl­arı ve manipülasy­onlarla karşılıklı olarak siyasî rant sağlama oyunu oynandığı kanaati gün geçtikçe güçleniyor. Böylece, Trump Kasım seçimlerin­i hedeflerke­n, Türkiye’de enflasyonu­n yüzde 15.85’e varan ürküten artışı, doların 5 lirayı aşması, elektrikte­n gaza yüzde 9’dan 14’e varan ve gıdadan yakıta her şeyi tetikleyen zamlarla artan pahalılık, dış borcun ve cari açığın vahim boyutlara ulaşmasıyl­a ekonomidek­i gidişat başta olmak üzere Türkiye’nin devâsa iç ve dış problemler­i perdeleniy­or…

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye