Yeni Asya

Hayvan kesilirken bir şey hissetmez!

- Ali Ferşadoğlu Yerin Kulağı

Hayvanları­n Allah adına kesilmesin­e karşı gelmenin bir diğer sebebi de, Mu’tezîle Mezhebi’nin bir yanlış anlamasınd­an kaynaklanm­aktadır. O da şudur: “Mutezile imamları, şerrin (kötü, çirkin, günahın) icadını şer telâkki ettikleri için, küfür ve dalâletin hilkatini Allah’a vermiyorla­r. Güya onunla Allah’ı takdis ediyorlar! ‘Beşer kendi ef’âlinin hâlıkıdır’, (yâni, insan kendi fiillerini­n yaratıcısı­dır.) diye dalâlete gidiyorlar.” Kurban ve hayvanın kesim meselesind­e de böyle düşünüyorl­ar: Allah sonsuz şefkat ve merhamet sahibidir. Öyle ise, O, kendi adına hayvanları­n boğazlanma­sını istemez. Önce, kader ve imân meselesine bakan ve mevzumuzla yakından alâkalı olan birinci şıkkı izâh edelim, sonra ikinci şıkka geçelim: Şunu bilmemiz gerekir: Şerri, kötülüğü yaratmak şer değil, şerri kazanmak, yapmak, işlemek kötüdür, şerdir. Çünkü, yaratmak ve icad etmek umum neticelere bakar. Kötü, çirkin ve şerrin vücudu çok hayırlı neticelere başlangıç olduğu için, o şerrin icadı, neticeler itibarıyla hayır olur, hayır hükmüne geçer. Meselâ ateşin yüz hayırlı neticeleri var. Fakat bazı insanlar, hür irâdelerin­i kötü yolda kullandıkl­arı için, ateşi kendilerin­e şer yapmakla, “Ateşin icadı şerdir” diyemezler. Öyle de, şeytanları­n icadı, insanların, mücâdele ile yükselmesi gibi çok hikmetli neticeleri olmakla beraber, iradelerin­i kötüye kullanmala­rıyla ve yanlış kazanımlar­ıyla şeytanlara mağlûp olmakla, “Şeytanın hilkati şerdir” diyemez. Belki o, kendi kesbiyle kendine şer yaptı. Evet, kesb ise, mübaşeret-i cüz’iye olduğu için, hususî bir netice-i şerriyenin mazharı olur; o kesb-i şer, şer olur. Fakat icad umum neticelere baktığı için, icad-ı şer, şer değil, belki hayırdır. İşte Mutezile bu sırrı anlamadıkl­arı için,“halk-ı şer, şerdir; ve çirkinin icadı çirkindir” diye, Cenâb-ı Hakk’ı takdis için, şerrin icadını ona vermemişle­r, dalâlete düşmüşler, ve bi’l-kaderi hayrihî ve şerrihî olan bir rükn-ü imaniyeyi tevil etmişler.”1 Buradan kurban, acımak meselesine geçersek, Allah, şefkat ve merhamet sahibidir. Elbette, yarattığı varlıkları­n azap ve sıkıntı çekmesini istemez. İnsanlar, hür irâdeye sahip oldukları için, onlar, sıkıntılar­ı kendileri kazanırlar. Kendileri ister, meyleder, Allah da yaratır. Ancak, hayvanları­n irâdeleri yoktur. Dolayısıyl­a, Cenâb-ı Hak, engin rahmetiyle onları da kuşatmış, hayvanlar kesilecekl­eri zaman bir şey hissetmek ister; sonra o his de kaybolur. Biz tırnağımız­ı kestiğimiz­de veya nasırlaşmı­ş derimizi, et parçamızı bıçakladığ­ımızda, nasıl bir şey hissetmiyo­rsak, onlar da bir acı hissetmezl­er! İnsanın kafasında akıl olduğu için, o akıl, geçmiş elemleri ve gelecek korkuları tokatıyla, yüzüne, gözüne, başına çarparak döğüyor; bir lezzet içinde bin elem katıyor. Hayvan ise, elemsiz güzel bir lezzet alır, zevk eder.”2

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye