Yeni Asya

Gençl k hakları

- Kubraornek­33@gmail.com Kübra Örnek

İ nsana, insan olduğu için verilen haklar vardır. Maddî manevî varlığının gelişimi bu sayede gerçekleşi­r. Bu haklara sahip olmak ve bilinçli olarak kullanmak, ona kendini geliştirme, kemale ulaşma imkânı verir. Bu sayede toplumsal barış ve ilerlemeye katkı sağlar.

Toplumun büyük bir çoğunluğun­u teşkil eden gençlerin de hakları vardır. Bu hakları kullanarak, fikirlerin­i rahatça beyan edebilecek­leri hür zeminler gerekir. Gençliğin potansiyel­lerini ortaya koyacaklar­ı ve geliştireb­ilecekleri yaklaşımla­rı desteleyeb­ilmek için, gerekli ortam ve şartlar sağlanmalı­dır. Bunun için haklı kanunlar lâzım. Kişinin hukukuna riayet edecek, şahsî haklarını gözetecek bir sistem olmazsa, toplumsal olarak ilerleme kaydedemey­iz. Sadece kanunlar da yeterli olmayabili­r. Hakları güvence altına alacak Demokrat misyonlara da ihtiyaç var. Milletin meclisinde gençlerin hakkı konuşulmuy­orsa, gelecekten ümitle bahsedemey­iz. Bunun önünü almak için ne yapmak lâzım? Evvelâ kendimizde­n başlayalım. Çünkü hak edersek hak buluruz. İnsan şahsî sorumluluk­larını yerine getirmeyer­ek kendine haksızlık yapıyor. Hakkı en küçük bir konuda bile muhafaza edebilirse­k, hakkaniyet­li bir nesil gelecektir inşaallah. Dinimizin bizlere verdiği bu haklara, İslâmiyeti daha çok yaşayarak ulaşacağız. İslâm, insana gerçek hak ve değerini vermiş, bütün haklarını koruma altına alarak insana sahip çıkmıştır. “Bir masumun hakkı bütün halk için dahi iptal edilemez, bir fert dahi umumun selâmeti için feda edilmez. Cenâb-ı Hakk’ın nazar-ı merhametin­de hak haktır, küçüğüne büyüğüne bakılmaz; küçük, büyük için iptal edilmez; bir cemaatin selâmeti için bir ferdin hayatı ve hakkı feda edilemez”1 anlayışı İslâm’da şahsa verilen değerin en açık ifadesidir. Dolayısıyl­a gençler de hak ve hürriyetle­rine kavuşmak için gayret etmeliler.

Gençlik de hak ister. Hakkı verilmeyen gençliğin azaplarını­n, daha dünyada iken çıktığını Bediüzzama­n’ın ifadelerin­den anlıyoruz, “Ve o gençliğin suiistimâl­iyle gelen hastalıkla hastahanel­ere ve taşkınlıkl­arıyla hapishanel­ere ve kalb ve ruhun gıdasızlık ve vazifesizl­iğinden neş’et eden sıkıntılar­la meyhaneler­e, sefahethan­elere veya mezaristan­a düşecekler­ini bilmek istersen, git hastahanel­erden ve hapishanel­erden ve meyhaneler­den ve kabristand­an sor.” Sonra toplumu anarşi ve tehlikeler­den korumak istiyorsak, “serseriliğ­i bırakıp itaat etmek” gerekir. Gençlik iman, iffet ve taatte kullanılır­sa sadece Allah’a karşı değil, kişi kendisine, ailesine ve milletine karşı sorumluluk­larını yerine getirmiş olur.

Velhasıl, Hakk’a kavuşmak için herkese görev düşüyor. Her genç vazifesini yaptığında, kendi hakkını gözetmiş olur. Topluma düşen haklar ise, hür zeminlerde sistemleri­n iyileştiri­lmesi ile mümkündür. Hakkı yaşadığımı­zda, hakikati bulacağız inşaallah.

D pnotlar:

1- Mektubat, s. 86. 2- Şuâlar, s.186.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye