Dünya barışı Risale-i Nur düsturları ile sağlanır
Beşerî münasebetlerde duygusal, hukukî, siyasî sınırlar aşılıyor, çatışma, kavgalar çıkıyor. Bu da zulüm ve işkenceleri körüklüyor. Bu ise, resmî, gayr-i resmî istibdat, terör ve savaşları doğuruyor. Ve bu durumda dünya barışı zir u zeber oluyor.
Barışı ancak, insanı, kâinatı, varlığı ve Yaratıcı’yı bütün boyutlarıyla tahlil edip, ispat ve izah eden bu zamandaki en muhteşem tefsir olan Risale-i Nur sağlayabilir.
“Bu vatan, bu millet ve bu vatandaki ehl-i hükûmet, ne şekilde olursa olsun, Risale-i Nur’a eşedd-i ihtiyaç ile muhtaçtırlar. Değil korkmak veyahut adavet etmek, en dinsizleri de onun dindarane, hakperestane düsturlarına taraftar olmak gerektir. Meğer ki, bütün bütün millete, vatana, hâkimiyet-i İslâmiyeye hıyanet ola. Çünkü, bu milletin ve bu vatanın hayat-ı içtimaiyesini anarşîlikten kurtarmak ve büyük tehlikelerden halas etmek için, beş esas lâzımdır ve zarûridir: Birincisi merhamet, ikincisi hürmet, üçüncüsü emniyet, dördüncüsü haram-helâli bilip haramdan çekinmek, beşincisi serseriliği bırakıp itaat etmektir.
İşte, Risale-i Nur, hayat-ı içtimaiyeye baktığı vakit, bu beş esası temin edip, asayişin temel taşını tesbit ve temin eder.
Evet, Risale-i Nur, Kur’ân ve Sünnet-i Seniyyeden istihraç ettiği bu prensiplerle dünya barışını da sağlayacak güçtedir.
Şimdi bu maddeleri kısaca açmaya çalışalım:
1- Merhamet: İnsan, insan olmak hasebiyle şefkate, merhamete muhtaçtır. Zira, aciz ve zayıf bir varlıktır. Özellikle güçsüz ve fakirler… Küçüklükten başlanarak, anne kucağı, baba ocağı ve eğitim müesseselerinde merhamet duygusu aşılanmalıdır. Anayasa, kanunlar ve devlet yapılanması da merhamet üzerine bina edilmelidir.
2- Hürmet: Herkesin dinine, inancına, düşüncesine, milliyetine, sosyal statüsüne saygı duyulmalıdır.
3- Emniyet: Herkes hayatını güven içinde sürdürmelidir. İstibdat ve korkulardan uzak bir ortam sağlanmalıdır. “Kureyş Sûresi’nde güvenlik ve ekonominin birbirine bağlı olduğu beyan buyurulur. Sûrenin son âyetindeki ‘açlıktan doyurma’ ile yoksulluk ve işsizlik gibi ekonomik sorunlara, ‘korkudan emin kılma’ ibaresiyle de sosyal ve siyasî durumlara işaret edilmiştir.”
4- Haram-helâli bilip haramdan çekinmek: Herkes, meşrû dairede yaşama güvencesine kavuşturulmalıdır. Ne başkasının, ne kendisinin hakkına tecavüz edilmemelidir.
5- Serseriliği bırakıp itaat etmektir: Öyle bir eğitim ve terbiye almalıdır ki, dinin, imanın kurallarına uymalı, kanunlara itaat etmelidir.“İnsan medeni-i bittab olduğundan ebnâ-yı cinsinin hukukunu muhafazaya ve hakkını onlar içinde aramaya mükellef”olduğunu da unutmamalıdır.
“İnşaallah istikbaldeki İslâmiyetin kuvvetiyle, medeniyetin mehasini galebe edecek, zemin yüzünü pisliklerden temizleyecek, sulh-u umûmiyi de temin edecektir.” D pnotlar:
1- Münâzarât, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 137.
2- Tarihçe-i Hayat, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 83.