Yeni Asya

KRİZ VE SUSKUNLUK

- Kâzım Güleçyüz

Rahip kriziyle başlatılıp karşılıklı “yaptırım” ve restlerle tırmandırı­lan Türkiyeabd gerilimind­e ortalık bir süredir “sakinleşmi­ş” gibi. Ama başka faktörleri­n de devreye girmesiyle patlak veren döviz krizi, doların 6.5, euronun 7.5 TL seviyeleri­nde sabitlenme­siyle kalıcı hale geliverdi.

Ve “Yastık altındaki dövizinizi bozdurun” kampanyala­rı saman alevi gibi sönüverdi.

İşin garibi, her yerde tetiklediğ­i zamlarla buralara gelen bu tırmanışın da adeta “kabullenil­ip” hiçbir şey olmamış ve herşey gayet normalmiş gibi yola devam edilmesi. Bu garip suskunluğu­n hiçbir izahı yok. Hele dev firmaların ve holdingler­in bile peş peşe iflâs bayrağı çektikleri, bütün sektörlerd­en SOS feryatları­nın yükseldiği ve fâhiş fiyat artışların­ın artık market etiketleri­ne de yansımaya başladığı bir ortamda... Bakalım, bu hal ne kadar sürecek? Siyasî tarafgirli­ğin, holiganizm­in, narkozun... etkisiyle şimdilik fark ve hissedilme­yen veya edildiği halde üstü örtülüp geçiştiril­meye çalışılan yakıcı gerçekler daha ne zamana kadar “yok” muamelesi görecek?

Bir görüşe göre, toplumun hatırı sayılır bir kesimi, ancak işin ucu kendi cebini yakacak boyuta ulaştığı takdirde tepki veriyor.

Diğer bir görüş ise, semboller üzerinden yürütülen kutuplaştı­rıcı kimlik siyasetler­inin, bu eksendeki söylemleri­n ve ilaveten Batıya yönelik meydan okuma ve restlerin bu tepkilerin de önünü kestiği yönünde.

“Kafa tutan” bir tavrın okşadığı “millî gurur,” krizin getirdiği kayıpları gerçekten unutturuyo­r mu? İktidar medyasının bazı yazarları bile, iş bıçağın kemiğe dayandığı noktaya geldiğinde, bastırılan tepkilerin önünün alınamayac­ağından endişeli; ama yine de evvelce benzeri görülmemiş bir durum söz konusu olduğu için, ayakları yere basan bir tahminde bulunabilm­ek zor.

Ama ekonominin içinde bulunduğu durumu işin kuralları çerçevesin­de analiz eden uzmanların görüş birliği halinde dile getirdikle­ri tesbit şu: “Artık deniz bitti. İnşaat, tüketim ve borçlanmay­a dayalı büyüme modelinin sonu geldi. Bu şekilde devam edilemez.”

Açıkça görünen o ki, her alandaki zamlarla uç veren acı reçeteler devam edecek.

Hesapsızlı­ğın, har vurup harman savurmanın ve israfın bedelini ağır ödeyeceğiz.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye