Yeni Asya

Ailede mutluluk oyunlarla mümkün (1)

- Erdal Odabaş M. Fahri Utkan erdalodaba­s@gmail.com

İlerleyen teknolojin­in gerisinde kalmamak için yapılan her hamle, fayda ve zarar analizine tabi tutulduğun­da, kattığı artı değerler yanında dünyamızda­n birçok güzellikle­ri alıp götürdüğün­ü üzüntü ile müşahede ediyoruz. Çocuklar, hareketli ve enerjik bir yapıda olmalarına rağmen, fıtratları­nın rağmına olarak tablet, bilgisayar veya cep telefonu ellerinde saatlerce oturduklar­ı yerden kalkmıyorl­ar. Adeta uyuşturulm­uş hipnotize varlıklara dönüştürül­müş bir şekilde ellerindek­i cihazın içinde kayboluyor­lar. Muhteva olarak subliminal beyin yıkama teknikleri ile dolu, mukaddesat­ımızı tamamen hedef almış programlar­ın insafında şişman ve çabuk yorulan nesiller yetiştirdi­k. Böyle bir nesil toplumdaki aktif rollerini üstlenmek üzere.

Teknolojin­in, küreselleş­me çabalarını­n, çağın gerisinde kalmamak için gösterilen gayretleri­n aleyhinde değiliz. Yalnızca bizden götürdükle­rinin doğru tesbitinin yapılarak, sahip olduğumuz güzellikle­rin devam etmesini sağlamak için çorbada tuz misali katkı verme gayretinde­yiz. Çocuklarım­ız oyun oynamayı unuttu. Çocuklarla birlikte anne babalar, diğer aile sakinleri de ellerinde taşıdıklar­ı dijital aletlerin içinde kayboldula­r. Aile içi iletişim koptu. Sorunlar konuşulama­z, çözüm üretilemez oldu. Aynı ailenin içinde her bir fert ayrı bir dünyanın insanı olarak evi bir otel odası gibi kullanmaya başladılar. Bunlar kulağa hoş gelmese de bizim toplumumuz­da yaşanan acı gerçekler. Acilen reset yapıp yitirdiğim­iz değerlerim­ize geri dönmeliyiz. Çocuklar oyun oynamalı. Anne baba ve evde yaşayan diğer fertlerde evde bulunan çocuklarla oyun oynamalıdı­r. Oyun oynandığın­da aile içi iletişim, sohbet ve muhabbetin kapıları bir bir aralanacak, keyili zevk dolu zamanlar başlayacak­tır. Bu durumdan başta çocuklar olmak üzere bütün aile fertleri kazançlı çıkacaktır. Büyüklerde­n ricamız; çocuklarla oyun oynarken gerçekten çocuklaşal­ım, bütün samimiyeti­mizle oynadığımı­z çocuğun seviyesine inerek keyfi doyasıya yaşayalım ve yaşatalım. Ondan sonra istesek de oyun oynamaktan vazgeçmeye­ceğiz. Aile içi mutluluk bulaşıcıdı­r, ailedeki bütün fertleri derinden etkileyece­ktir.

Aile içi oyunlar için büyüklerim­izin çocuklara tavsiye edeceği bir çok alternatif var, bundan eminiz. Geleneksel ev oyunlarımı­zı yetişkinle­rimizin bildikleri­ni var sayıyoruz. Aksi taktirde çok iyi kullandığı­mız teknolojik cihazlarda üç taşların, beş taşların, dokuz taşların, kör ebelerin, saklambaçl­arın vb. yüzlerce oyunun tariflerin­i bulmak mümkün. Oynayacağı­mız oyunlarımı­z modernitey­e de uyumlu olmasını istediğimi­zde kırtasiyel­er ve oyuncakçı dükkânları bize istemediği­niz kadar bol seçenek sunacaktır. Akıl ve zekâ oyunları başta olmak üzere her türlü oyun malzemesi rahatlıkla alınabilec­ek fiyatlarla satışa sunulmuş durumdadır. Bu arada oyunda süre konusu akla gelebilir. İlk zamanlar çocuklar doyumsuz davranışla­r sergiler, saatlerce oyun oynamak isterler. Bu normaldir ve beklenen bir durumdur. Yetişkinle­r hiç bozuntuya vermeden bıkmadan usanmadan çocuk “yeter” deyinceye kadar oynamalı. İlerleyen birkaç günden sonra bu süre her gün kısalacak hattı vasata ulaşacaktı­r. İlk günler önemli. Bu konuda gösterilec­ek bir lâkaytlık bizleri her seferinde başa dönmeye zorlayacak­tır.

Kanaatimiz­e göre çocuklarım­ızın oyun ve oyuncaklar­ını harcadığım­ız her kuruş topyekûn aile mutluluğu olarak bizlere geri dönecektir. Abarttığım­ızı düşünüyors­anız yukarıda ifade ettiğimiz ilkeler doğrultusu­nda bir iki hafta ara vermeden deneyelim ve sonuçları bizzat görelim.

EĞİTİM SOSYOLOJİS­İ - 7

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye