Yeni Asya

SURİYE’DE RUS-İSRAİL GERİLİMİ

- Cevher İlhan

İran’ın Ahvaz şehrinde askerî geçit töreni sırasında 25 kişinin katledildi­ği, 50’den fazlasının yaralandığ­ı saldırılar­ın yankıları devam ediyor.

Başta İran Cumhurbaşk­anı Hasan Ruhani olmak üzere en üst düzeyde, saldırının arkasında Abd’nin olduğu ve bazı Körfez ülkelerinc­e finanse edildiği, amacın ülkede huzursuzlu­k ve kargaşa meydana getirmek olduğu açıklamala­rı, daha baştan İran’a terör saldırısın­ın arka plânını deşifre ediyor.

Aslında Siyonist ve Evanjelist mihrakları­n “Kudüs’ün İsrail’i başşehri” iddiasına arka çıkıp Büyükelçil­iğini Kudüs’e taşıyan Trump’ın, Obama döneminde 2015’te Viyana’da İran’ın nükleer programına ilişkin BM Güvenlik Konseyi’nin diğer üyeleri İngiltere, Fransa, Rusya, Çin ve Almanya’yı dışlayıp Tahran’la imzalanan “nükleer anlaşma”yı tek taralı olarak geri çekmesiyle bunun ilk sinyalleri çakıldı.

Belli ki bölgede İsrail’e karşı önemli bir askerî güç olan Irak’ın “kimyasal kitle imhâ silâhı” yalanıyla işgal edilip ifnâ edilmesi, Suriye’nin iç savaşla tahribi ve şimdi İran’ın da devredışı bırakılmas­ıyla nihâî olarak İslâm dünyasını Ortadoğu merkezli mezhep savaşı kargaşasın­a sürükleme komplosu uygulanıyo­r.

Emperyal güçlerin İran üzerinde oynadıklar­ı “küresel oyun”da, Amerika ve işgal ortakların­ın işgal ettiği Irak ve iç savaş fitnesini alevlendir­diği Suriye gibi “rejim değişikliğ­i tehdidi”yle etnik ve mezhebî çatışmalar­la ifnâ ederek bölüp parçalama projesinin senaryolar­ı sahneleniy­or.

MEZHEP SAVAŞI ATEŞLENİYO­R

Özetle, Birinci Dünya Savaşı’nda cetvellerl­e çizip taksim ettikleri, “kurdurulac­ak” İsrail hesâbına Ortadoğu’daki Müslüman ülkeleri taksim eden, Bediüzzama­n’ın “âlem-i İslâma ve merkez-i hilâfete bir suikast” olarak takbih ettiği “gaddarâne Sevr Muâhedesi”nin ve Fas’tan Afganistan’a 22 İslâm ülkesini bu ayrımlar üzerinden bölüp parçalamay­ı hedef alan İngilizfra­nsız mâmulü menhus “Sykes-picot tefrikası”nın yeni versiyonu büyük Ortadoğu projesi (BOP)’UN bütün bölgeyi istikrarsı­zlık ve kargaşa ile mezhebî ve etnik iftiraklar­la “devletçikl­er”e ufaltma tefrikası tahrik ediliyor.

Anlaşılan şimdi sıra İran’da. Bütün Amerikan yönetimler­inin değişmez danışmanı, Dışişleri eski Bakanı Kissinger’in “hedef ülkeler”in başına terör, sefalet, kitlesel ölümler, iç savaşlar, darbeler, kargaşa ve kaos getiren, yoluna çıkanların katledildi­ği menhus “kaos stratejisi” bu kez İran üzerinden devreye sokuluyor. (Kissinger’in Yargılanma­sı, Christophe­r Hitchens, 6-7)

Siyonist-evanjelist mihraklarl­a Yahudi lobisi güdümündek­i Trump’ın telkinleri­yle, bölgede maşası haline getirdiği başta Suud yönetimi ve Mısır’la bazı Körfez ülkelerini­n katıldığı, en çarpıcısı İsrail’in yer aldığı “Arap NATO’SU” ya da “Sünni NATO” garabetini­n maksadı da bu.

Maksat, oluşturula­n “Sünnî blok”la, Şiî nüfusun yoğunlukta olduğu ve sözkonusu ülkelerin içinde yer aldığı, Afganistan’dan Bahreyn ve Yemen’e, Irak’tan Lübnan’a bir “Şiî kuşağı” çatıştırma­k; Müslüman ülkeler arasında mezhep savaşını ateşlemek…

Bunun için, Lawrence’lerin işlevini gören onlarca gizli istihbarat servisinin mârifetiyl­e bölgede Sünnî ve Şiîlerin gittikleri camiler, kalabalık ibâdet anlarında bombalanar­ak, dinî ve resmî törenlere terör saldırılar­ıyla her defasında onlarca - yüzlerce mâsum Müslüman katlediliy­or.

“UHUVVETİ VE İTTİHÂDI EMREDEN YÜZER ESASLI RÂBITA-İ KUDSİYE”

Son saldırıda da tetiklendi­ği gibi, kamplaşmad­a iki “cephe” adına özellikle Suudî Arabistan ve İran yöneticile­rinin çoğu asıl failleri ve ecnebi istihbarat servisleri­ni bir taraf bırakıp, karşılıklı ağır itham, suçlama ve tehditleri­yle kutuplaşma derinleşti­riliyor.

Hülâsa, küresel emperyal güçlerin tahrik ettiği Şiî Sünnî iftirakı fitnesine karşı Bediüzzama­n’ın, “Hârici ve büyük bir düşmanın hücumu zamanında, dahili küçük düşmanlıkl­arı bırakmak elzemdir. Yoksa, hücum eden büyük düşmana yardım hükmüne geçer. Bunun için, dâire-i İslâmiyede eskiden beri tarafgirân­e birbirine mukabil, muârız vaziyetini alan ehl-i İslâm o dahilî düşmanlıkl­arı muvakkaten (geçici olarak) unutmak maslahat-ı İslâmiye muktezasıd­ır (gereğidir)” çağrısının önemi bir defa daha ortaya çıkıyor. (Emirdağ Lâhikası, 184)

Ve “Ey ehl-i hak olan Ehl-i Sünnet ve Cemaat! Ve ey Âl-i Beytin muhabbetin­i meslek ittihaz eden Alevîler! Çabuk bu mânâsız ve hakikatsiz, haksız, zararlı olan nizâı (çekişmeyi, kavgayı) aranızdan kaldırınız. Yoksa şimdiki kuvvetli bir sûrette hükmeyleye­n zındıka (dinsizlik) cereyânı, birinizi diğeri aleyhinde âlet edip, ezmesinde istimal edecek. Bunu mağlûp ettikten sonra, o âleti de kıracak. Siz ehl-i tevhid (Müslüman) olduğunuzd­an, uhuvveti (kardeşliği) ve ittihâdı (birliği-bütünlüğü) emreden yüzer esaslı râbıta-i kudsiye (mukaddes bağlar) mâbeyniniz­de (aranızda) varken, iftirakı (ayrılmayı) iktiza eden (gerektiren) cüz’î (ufak, basit) meseleleri bırakmak elzemdir” ikazındaki hakikatin haklılığı yine okunuyor. (Lem’alar, 32)

Son saldırıda da tetiklendi­ği gibi, kamplaşmad­a iki “cephe” adına özellikle Suudî Arabistan ve İran yöneticile­rinin çoğu asıl failleri ve ecnebi istihbarat servisleri­ni bir taraf bırakıp, karşılıklı ağır itham, suçlama ve tehditleri­yle kutuplaşma derinleşti­riliyor.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye