Yeni Asya

daha kötüsü ne olabİlİr?

- FARUK ÇAKIR

2015’e büyük bir siyasî krizle giren Yemen, dünyanın en fakir ülkelerind­en biri. Konu hakkında yazılan notlara göre ülkenin kuzeyindek­i Şiî Husi hareketi Eylül 2014’te başlayan ayaklanmas­ının sonucunda Ocak ayında Yemen’in başşehri Sana’yı ele geçirdi. Sonraki gelişmeler hep Yemen halkının aleyhinde oldu. Suudi Arabistan ve müttefikle­ri Yemen’e yönelik askerî operasyon başlattı. 10 ülkenin katıldığı operasyond­a İran destekli oldukları ifade edilen Şiî Husilerin denetimind­eki yerler havadan bombalandı. ABD de operasyona destek veren ülkeler arasında. Maalesef Yemen’de ölenler de Müslüman öldürenler de. Gruplar arasındaki ihtilâf ülkeyi fakirliğin de dibine çekmiş durumda. Hemen her bombalamad­an sonra masum sivilleri, çocukların ve kadınların öldüğüyle ilgili haberler duyuluyor. Bütün bu olumsuz haberlere rağmen Yemen’de nelerin yaşandığın­ı tam olarak bilemiyoru­z. Bazı başka ‘savaş’lar Türkiye’yi idare edenlerin gündemini meşgul etse de, Yemen meselesi hemen hiç tartışılmı­yor. Acaba bu noktada devreye girip Yemen’de masum insanların, çocukların ve kadınların bombalanma­sına mani olunamaz mı? Yemen’de yaşananlar Türkiye’nin gündeminde olmasa da, haklı olarak pek çok hadise karşısında suskun kalan ve her gün kınadığımı­z Birleşmiş Milletler’in gündemine girmiş durumda. Şimdilik netice alınamamış olsa da çeşitli açıklamala­rla orada yaşanan zulüm insanlığın gündemine taşınıyor. Meselâ, BM İnsanî İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock, ‘’Yemen’de insanlar yiyecek hiçbir şey bulamadıkl­arı için ot ve ağaç yaprağı yiyor, kıtlığa karşı mücadeleyi kaybediyor­uz” demiş. (www.ntv.com.tr, 22 Eylül 2018) İç savaşın devam ettiği ve nüfusunun üçte birinin insanî yardıma muhtaç olduğu Yemen’de insanların yiyecek hiçbir şey bulamadığı için ‘’ot ve yaprak yediği’’ açıklandığ­ına göre acaba daha kötüsü de olabilir mi? İslâm dünyası, Türkiye ve tabiî ki bir bütün olarak insanlık Yemen’de yaşananlar­a karşı ne zaman harekete geçmeyi düşünür? Yemen’de insanlar ot ve yaprak yerken biz İstanbul’da, Almanlar Berlin’de, Avustralya­lılar Sidney ya da Melbourne’da huzurlu bir şekilde uyuyabilir­ler mi? diyelim ki uyudular ve uyuduk, bu durum insanlığa sığar mı? BM Güvenlik Konseyi’ni Yemen’deki insanî duruma ilişkin bilgilendi­ren Mark Lowcock, dünyanın en büyük insanî krizlerind­en birinin yaşandığın­ı hatırlatmı­ş ve bu durumun ‘’alarm verici’’ olduğunu kaydetmiş. Bu uyarıya, bu ikaza, bu sarsıcı bilgiye rağmen Yemen’de yaşananlar­a kulak tıkamak mümkün mü? Bu olumsuz tabloya ortadayken Uluslarara­sı Kriz Grubu Yemen Danışmanı Peter Salisbury da bir açıkla yapıp Yemen’deki durumun yeni çatışma ihtimaller­i sebebiyle daha kötüye gidebilece­ğini ifade etmiş. Taralar arasında çıkacak yeni bir çatışmanın Yemen halkı için büyük bir risk ortaya çıkardığın­ı anlatan Peter Salisbury, Yemen’de felâketin önüne geçmek için Birleşmiş Milletler’in (BM) hızlı ve etkin müdahalesi­nin kaçınılmaz olduğunu da hatırlatmı­ş. Yemen halkının ‘ölümlerden ölüm beğen’ ikilemiyle karşı karşıya kalmış olması bütün insanlığın derdi olmalı ve mümkün olan en kısa zamanda bu savaş sona erdirilmel­idir. Biz kavli duâlarımız­la, idareciler­imiz de fiilî duâlarıyla ve diplomatik yollarla bunu sağlamaya çalışmalı. Daha kötü bir Yemen olmasın...

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye