Kalıcı ve etkileyici hizmetlerin üretim merkezi: Yeni Asya
Yeni Asya denince, iman, ibadet, ahlâka, hürriyetçi / demokrasiye, hukuk, adalete, hakperestliğe dayalı; korkusuz, tavizsiz, zikzaksız, istikrarlı, müsbet ve cesur bir yayın politikası ve hizmet anlayışı akla gelir.
Bu zaviyelerden bakıldığında Yeni Asya ilklerin, öncülerin öncüsüdür. Ve hangi meselede ne teşhis koymuşsa, 15, 20, 30 sene sonra aynen çıkmıştır. Yeni Asya, 50 sene önce yazdığı yazının, yaptığı iddianın altına şimdi de imza koyar!
Yeni Asya hangi meselede yanıldı, okuyucularını ve kamuoyunu hangi meselede yanılttı?
Yeni Asya hangi meselede aldandı, hangi meselede aldattı?
Yeni Asya, hangi çalışma, yazı ve faaliyetiyle okuyucularını ve kamuoyunu perişan etti?
Hiçbirinde! Zira, Yeni Asya, onlarca yıl sonrasını müceddidî dürbün Risale-i Nur ile, şahs-ı mânevinin ferasetiyle görüyor ve toplumu uyararak hazırlıyor. Toplumun ümidini canlı tutuyor. Şimdi, hiçbir temel meselede aldanmadı, aldatmadı, yanılmadı, yanıltmadı, perişan olmadı, perişan etmedi dediğimiz destansı hizmet ve teşhislerinden bazılarını maddeler halinde sıralarsak:
Korkunun dağa-taşa sindirildiği ceberrut darbeler dönemlerinde bile yurt sathındaki sosyal faaliyetler, seminer, konferans, anma toplantıları ile imân ve kültür hayatımıza hizmet çığırları açtı.
Hak ve hürriyetler konusundaki mücadelesi bir destandır. Demokrasinin gelişmesine hizmet etti, siyâsî mevzularda yaptığı yayınlarla fikrî istikamet verdi. Milyonların okuduğu imân ile fenni, ilmî birleştiren İlim ve Teknik Serisi’ni yayınladı. Şu anda, içimizde bulunmayan pek çok ilim ve fikir ehlinden şunu duydum:“biz İlim Teknik Serileri ile kendimize geldik ve buraya yöneldik… ”Keza, sosyal, ilahiyat serileri ile de büyük hizmetler etti.
İlk defa imân, İslâm mevzularını video filmi haline getirerek çığırlar, ufuklar açtı.
Dindarlara, dinî mefhumlara yapılan hücumlara karşı cansiperâne mücâdele etti.
Yüzlerce kaynak eserle ilim ve fikir dünyasına kazandırdı.
Risâle-i Nur mahkemeleri ve takibatlarında korkusuz ve pervasızca müdafaalar yaparak, resmen ve cebren estirilen terör ve şiddete diretip dağataşa sindirilen korkuları dağıttı.
Risâle-i Nurlar’a serbestliğinin tanınmasına vesîle oldu. Cumhuriyet, Milliyet gibi gazetelere verdiği ilânlarla, Risâle-i Nur’un önündeki yasakların kalkmasına yardımcı oldu.
Yeni Asya ekolünde binlerce, yazarçizer, idâreci, teknik eleman ve genci yetiştirerek diğer gazete, dergi ve yayınevlerinin açılmasına ön ayak oldu, destek verdi.
Sosyal çalkantılara, siyâsî tuzaklara objektif projektörler tuttu, temel her meselede isâbet etti.
Herkes darbe ve darbecilere medhiye düzerken, elleri patlayıncaya kadar alkışlarken; Yeni Asya, eliyle, diliyle diktatörlerin zulümlerini ve haksızlıklarını ilân ve deşifre edegeldi.
İslâm ülkelerinde, İslâmiyetle ilgisi olmayan, ancak din adına geliştirilen “fıtrat kanunlarına uymayan hareketleri” deşifre etti.
Yalnız başına ve hayatı pahasına da olsa adalet ve hukukun üstünlüğünü savundu.
Her darbe, kriz ve kaos dönemlerinde gelen hücumları cesaretle göğüslemiş, korkuları dağıtıp, insanların toparlanmasına, öncü ve yardımcı olmuştur.