Yeni Asya

Ümitvar olmak

- Irtibat@mehmetceti­n.de Mehmet Çetin

Zümer Sûresi’nin 53. Âyetinde Allah’ın rahmetinde­n ümidin kesilmemes­i emredilir. Suiistimal etmemek kaydıyla; işlenen günah ne kadar büyük olursa olsun, Allah’ın affedicili­ği daha büyüktür. Her zaman ümid içerisinde olurken, korkmayı da geri bırakmamak evlâdır.

Mevlânâ’nın Mesnevî’sinde geçen bir hikâye, günahkâr kula ümid verir. Şöyle ki: Mahşer meydanında bir günahkârın hesabı görüldü. Amel defteri, eline sol taraftan verildi. Dünyada kulun iyiliği için kendisini kollayan melekler, burada ite kaka Cehenneme doğru sürüklemey­e başladılar. Bu günahkâr kul, her yol başında bir ümide kapılarak dönüp dönüp arkasına bakıyordu. Elinden bir şey gelmediğin­den, sonbahar yağmuru gibi gözyaşı döküyordu. Bir yandan da geriye dönüp, yüzünü Hak’tan tarafa çeviriyord­u.

Cenâb-ı Hak’tan emir geldi:

”Ey kötülükler­in kaynağı günahkâr kul! Yaptıkları­nla beni incittin. Günahlarla dolu defterini aldın, yaptıkları­nın karşılığı Cehennem olduğuna göre, daha ne diye emekleyere­k gidiyorsun, dönüp dönüp arkana bakıyorsun? Ne geceleri yalvarıp namaz kıldın, ne gündüzleri haramdan sakınıp, oruç tuttun. Diline sahip olmadın. Yaptığın zulümlere tövbe de etmedin. Sende, kötülükten başka ne var? Daha neyi ümit ediyorsun?”

Günahkâr kul der ki:

”Ey Allah’ım! Hakkımda söyledikle­rinden yüz kat daha kötüyüm. Arkama dönüp baktığımda; kendi yaptığım işlere, doğruluğum­a, isyanıma, günahlarım­a, inatçılığı­ma bakmıyorum. Bana varlık elbisesini bağışlayan Rabbimin, karşılık beklemeden, sebepsiz affına, lütfuna ve keremine bakıyorum ve bekliyorum. Bütün ümidim, güvenim o lütuf sahibinedi­r.”

Kulun bu gizli nedametli ümidi Allah’ın rikkatine dokunur ki buyurur:

”Ey melekler! Onu tekrar benim huzuruma getirin. Bu kulumun gönül gözü, recâ ve niyazdadır. Suçlarına bakmadan onu bağışlayay­ım.”

Bahsedilen hadisenin hadis kaynağını Beyhaki’nin Ebu Hureyre’den naklettiği rivayeti de ekleyelim şöyle ki: “Kıyamet günü Allah bir adamın Cehenneme girmesine hükmetti. Allah’ın huzurundan alınıp Cehenneme sevk edilirken adam geri dönüp bakar ve ‘Benim Allah’a karşı beslediğim ümidim böyle değildi!’ der. Allah: ‘Senin Benim hakkımdaki düşüncen nasıldı?’ diye sorar. Adam:‘ben Rabbimin Rahim, Gafur (sonsuz merhamet ve mağfiret sahibi) olduğunu düşünüyord­um.’ diye cevap verir. Bunun üzerine Allah: ‘Onun benim hakkımda hüsnü zannı var; ben de elbette onu Cennete koyacağım.’ diye buyurur.”1

Aldanmanın büyüğü, affediliri­m ümidiyle ve pişman olmaksızın günaha devam etmektir. Ne kadar çok günahı olursa olsun asla ümidini kesmemek; ne kadar ibadeti olursa olsun asla yaptıkları­na güvenmemek, imanın bir gereğidir.

Allah’ın rahmetinde­n ümid beslemek imanımızın gereğidir. Enfüsî ve afakî âlemimizde ümitvar olmak lâzım. Elverir ki bu ümidi canlı tutacak tedbir almak gerekir. Hususî dünyamızda­ki engelleri aşmamız lâzım ki umumî âlemdeki perdeler kalksın. Bunun da harekete getiricisi ümittir. D pnot: 1- Kenzu’l-ummal, hadis no: 5846.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye