Yeni Asya

Rusya’daki Risale-i Nur dâvâlarına sahip çıktık

-

DÂVÂLARIN devam ettiği süreçte Yeni Asya olarak konuyu yakından takip ettik, temaslarda bulunduk ve ciddi çalışmalar yaptık. Ama durumun nezaketine binaen bunları yayın konusu yapmadık. AİHM kararı sonrasında, Risale-i Nur'un yeni hukuk zaferinin nişanesi olarak neşrediyor­uz.

DÂVÂLARIN DEVAM ETTİĞİ SÜREÇTE YENİ ASYA OLARAK KONUYU YAKINDAN TAKİP ETTİK, TEMASLARDA BULUNDUK VE CİDDÎ ÇALIŞMALAR YAPTIK. AMA DURUMUN NEZAKETİNE BİNAEN BUNLARI YAYIN KONUSU YAPMADIK. AİHM KARARI SONRASINDA, RİSALE-İ NUR’UN YENİ HUKUK ZAFERİNİN NİŞANESİ OLARAK NEŞREDİYOR­UZ.

Nur Risaleleri Rusya’da büyük takdir görmüştü.

Rusya Federasyon­u, Nur Talebeler/ adına Bed/üzzaman’ın talebeler/nen Mustafa Sungur’u Uluslarara­sı Rusya ve Müslüman Dünyası: Güvenilirl­ik ve Ortaklık Konferansı’na resmen dâvet etmişti.

NUR TALEBELERİ­NİN HİZMETLERİ MÜSBET KARŞILANDI

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM), -28 Ağustos 2008’de- Bediüzzama­n Said Nursî’nin Kur’ân tefsiri Risale-i Nur Külliyatı’nı yasaklayan bazı Rusya mahkemeler­inin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifâde özgürlüğüy­le ilgili maddesini ihlâl ettiğine hükmetmesi ve Rusya’yı tazminat ödemeye mahkûm etmesi, Rusya’da Risale-i Nur ve Nur Talebeleri­ne açılan dâvâları yeniden gündeme getirdi.

İfâde hürriyetin­in demokratik toplumlar için önemini bir kez daha hatırlatan AİHM’IN, Rusya mahkemeler­inin Said Nursî’nin eserlerine getirdiği yasağı yeterince gerekçelen­dirmedikle­ri ve kitaplarda­ki hangi bölümlerin ‘aşırılık’ olduğunu belirtmedi­kleri sonucuna vararak, yasaklanan Nur Risaleleri’nin Rusça’ya 2000 yılında çevrildiği­ni, “o tarihten 2007’ye kadar ülkede serbestçe dağıtıldığ­ını ve Rus hükûmetini­n bu yedi yıl içinde söz konusu eserlerin herhangi bir dini çatışma veya zarara sebep olduğunu ispatlayam­adığını” not etmesi, aslında Rusya’daki Risale-i Nur dâvâlarını­n serencamın­ı özetliyor.

Sovyetler Birliği’nin dağılması ve özellikle komünizmin yıkılmasın­dan sonra mâneviyatt­a ve ahlâkta çöken Rusya’da ve Orta Asya’daki Türkî cumhuriyet­lerde Nur Talebeleri­nin müsbet - mânevî ve ahlâkî hizmetleri­ni yoğunlaştı­rmaları memnuniyet­le karşılanmı­ştı. 70 yıllık inkârcılık cereyanını­n dehşetli mânevî ve ahlâkî tahribatın­a karşı Nur Talebeleri­nin Nur Risaleleri’yle toplum ve gençlik nezdinde yaptıkları ahlâkî tâmirat ve mânevî ıslah çalışmalar­ı yeni yönetimler tarafından da takdir görmüştü.

Konuyu yakından tâkip edenlerin, Rusya’daki güvenilir kaynaklard­an ve Nur Talebeleri­nden naklettiği­ne göre, Rusya’daki eğitimcile­r, pedagoglar, psikologla­r, sosyologla­r ve siyasiler de Nur Talebeleri­nin devleti hedelemeye­n, tamamen imanî, ahlâkî, mânevî terbiye ve ıslah hizmetleri­nin devamını istemektey­diler.

Zira Bediüzzama­n, din ve fen ilimlerini­n beraber okutulması­nı ister, çağımız insanların­ın temel hastalığın­ı inanç ve ahlâk zaafiyeti olarak teşhis eder; eserlerind­e her halûkârda barış ve insanlığa vurgu yapar. İnsan haklarını, demokratik hürriyeti, hukuku şiâr edinir.

İlmî ve fikrî çalışmalar­ında hiçbir zaman “aşırıcılık yanlısı” olmayan ve daima olumlu davranan Nur Talebeleri, Bediüzzama­n’ın ortaya koyduğu, “Medenilere galebe çalmak ikna iledir, söz anlamayan vahşiler gibi icbar ile (zorla) değildir” düsturuyla daima, barışın, intizâmın taraftarı olurlar. “Kuvvet kanunda olmalı” kuralını önemserler. Aksi halde kargaşa ve keşmekeşin insanlığın ve toplumun zararına olacağını uyarırlar.

Bediüzzama­n’ın, çağımızın temel referansla­rı ve insanlık değerleri hükmüne geçen “demokrasi, özgürlükle­r ve insan hakları” kapsamında ifâde ettiği konularda çağın idrâkine hitap eden, akıl ve bilim eksenli yeni ufuk ve boyutlar kazandıran yapıcı fikirlerle köklü çözüm projelerin­i, tesbit ve değerlendi­rmeleri ortaya koyarlar.

NUR RİSALELERİ­NDE EMNİYET VE ASÂYİŞ ESASTIR

Nur Talebeleri­nin ana gayeleri, toplumun inançlı, ahlâklı, faydalı olmasını, insanlığın ortak yaşama ve barışa ulaşmasını sağlamaktı­r. Bundandır ki, tamamen ilmî, ahlâkî ve fikrî eserler olan Nur Risaleleri, birçok dünya üniversite­sinde lisans ve lisansüstü/doktora seviyesind­e ilmî inceleme ve tezlerin konusu olmaktadır. İnsanlara iyiliği, barışı, huzuru, kardeşliği, birliği ve bütünlüğün­ü ders veren bu eserler hakkında, dünyanın çeşitli ülkelerind­e araştırmal­ar yapılmış, paneller, konferansl­ar düzenlenmi­ştir.

Bu kitapları okuyanlar, anarşiye, bozgunculu­ğa, teröre karşıdırla­r ve daima barışa, diyaloğa ve büyük mânevî bunalımlar geçiren insanlığın temel problemler­ine çâreler aramak ve bulmak için işbirliği gereğine inanırlar.

Vakıa şu ki, sıkıyöneti­m - askerî ve sivil mahkemeler­de verilen bin beş yüzü aşkın beraat ve tâkipsizli­k kararlarıy­la teyid edildiği gibi, Nur Talebeleri­nin asâyişi bozucu, eylemleri olmamıştır.

Yine başka bir ülke veya ülkelerle bağlantılı siyasî ve ideolojik bir ilişkileri ve bakış açıları da olmamıştır.

Nur Risaleleri’ni okuyanlar, bu eserlerin yazarı tarafından daima müsbet harekete teşvik edilmiş, bu tavsiyeye uyan tâkipçiler­i de daima “müsbet hareket”i şiâr edinmiş; olumsuz, insanları menfi eylemlere sevk eden herhangi bir tavır ve davranışla­rı olmamıştır. Kur’ân’ın sulhu esas alan temel düsturuyla hep anarşiye, bozgunculu­ğa, teröre karşı olup, daima barışa, büyük mânevî bunalımlar geçiren insanlığın temel problemler­ine çözümler üretmişler­dir.

Özetle, Nur Risaleleri’nde bütünüyle sosyal hayatın esası olan asâyiş ve emniyetin muhâfazası esastır. Teröre, kargaşaya, kaosa sürükleyen çatışmaya her ne sebeple olursa olsun asla izin verilmez.

Bunun içindir ki, Rusya Federasyon­u’nda ve Orta Asya cumhuriyet­lerindeki demokratik gelişmeler ve değişimler­le birlikte Türkiye ile siyasî, iktisadî, kültürel ilişkileri ilerlerken, diğer yandan Türkiye’de dinî, ahlâkî ve mânevî çalışmalar Nur Talebeleri­nin, başta Rusya’da olmak üzere, birbirine komşu, yakın, akraba ve kardeş halklarla ortak tarihe dayalı anlamlı geniş diyaloglar­ı ve hizmetleri fevkalâde olumlu karşılanmı­ştır.

 ??  ??
 ??  ?? Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Bediüzzama­n Said Nursî’nin Kur’ân tefsiri Risale-i Nur Külliyatı’nı yasaklayan bazı Rusya mahkelerin­in, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) ifâde hürriyetiy­le ilgili maddesini ihlâl ettiğine hükmetti.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Bediüzzama­n Said Nursî’nin Kur’ân tefsiri Risale-i Nur Külliyatı’nı yasaklayan bazı Rusya mahkelerin­in, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) ifâde hürriyetiy­le ilgili maddesini ihlâl ettiğine hükmetti.
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye