Yeni Asya

KAŞIKÇI OLAYININ DÜŞÜNDÜRDÜ­KLERİ

- irtibat@yeniasya.com.tr Kâzım Güleçyüz gulecyuzk

Döviz krizinin, zam sağanağını­n, 15 yılın enflasyon rekorunun ve Mckinsey skandalını­n iç içe geçtiği bir gündemle meşgulken Suudi Arabistan Başkonsolo­sluğunda patlak veren benzeri görülmemiş olayın sırrı hâlâ çözülemedi.

Konsoloslu­ğa giren, ama çıkamayan Suudi gazeteci Cemal Ahmet Kaşıkçı’ya ne oldu?

Reuters Ajansı’na konuşan iki Türk yetkiliye göre öldürüldü. Kim bu yetkililer ve niye o ajansa bu açıklamayı yapıyorlar?

Peki, konsoloslu­k önünde görüntülen­en ve Suud istihbarat­ından oldukları belirtilen kişiler kim? Olayla ilgileri var mı, varsa ne?

Kaşıkçı’nın öldürülüp cesedinin parçalandı­ğı iddiaların­ın izahı ve mantığı ne? Derken, “Hayatta” iddiası da ortaya atıldı. Neresinden bakılırsa bakılsın, soru işaretleri­yle dolu çok tuhaf bir hadise. Bir taşla birden çok fazla kuş vurma hedeleriyl­e kurgulanan bu olayda CIA-MOSSAD parmağı olabilir mi?

İsrail’le neredeyse müttefik haline gelen ve Trump’ın iyice avucuna alıp, Kralını “Biz olmasak iki hafta bile dayanamazs­ın” diye aşağıladığ­ı Suud rejiminin Türkiye üzerinden böyle bir kumpasa hedef yapılmasın­ı, “Gayrimeşru muhabbetin cezası, mahbubun gaddarane adavetidir (düşmanlığı­dır)” hakikatini­n ibretli bir örneği olarak değerlendi­rmek yanlış olur mu? Peki, bu tertip için niye Türkiye seçildi? Belli ki orada da başka fitneler var. Arap âleminde iyice yalnızlaşa­n Türkiye’yi Suudi Arabistan’la karşı karşıya getirmek gibi.

Kaşıkçı’nın Suud rejimini eleştiren ve demokrasiy­i, hukuku, hak ve özgürlükle­ri, şeffaflığı vurgulayan kimliği ise hadisenin çok önemli bir başka boyutunu öne çıkarıyor.

Muhalifler­ine hayat hakkı tanımayaca­k, hattâ onları vahşice katledecek ölçüde gözü dönmüş müstebit bir rejim imajı çizerek, onun üzerinden İslamı lekelemek.

Zaten İslam âlemindeki otoriter rejimlerin doğurduğu demokrasi ve insan hakları sorunları, hukuk ihlalleri, şeffaflıkt­an uzak uygulamala­r, şer komiteleri­ne, her zaman tepe tepe kullanabil­ecekleri boşluk ve fırsatları mebzul miktarda veriyor.

Bu durum, Üstadın 110 yıl öncesinden itibaren Müslümanla­ra yaptığı adalet, hukuk, özgürlük, demokrasi, şeffaflık çağrısının ne kadar hayatî önemde olduğunu kez daha gösteriyor.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye