Yeni Asya

Bir ucûbe ‘Andımız’

- m. Latif SALIHOĞLU

Bu milletin hep birlikte omuz omuza vermiş olduğu İstiklâl Mücadelesi, bir asra yakın süredir (2 Mart 1921) okunagelen İstiklâl Marşı ile taçlandırı­ldı.

1933’ten sonra İlköğretim okullarınd­a her sabah öğrenciler­e okutturula­n uyduruk “Andımız”ın ise, bu mânâda bir özelliği yoktur.

Üstelik, hemen her yönü ile şüpheli, şaibeli, tartışmalı ve sürekli alerjik dumanlar körükleyer­ek fitne-fesat virüslerin­i besleyen bir zehirli duman gibi, milletimiz­in ekseriyeti­ni rahatsız edegelmiş bir tür câhiliye adetidir.

Esasen, vicdanlard­a ve akıllarda mâkes bulamadığı, yani İstiklâl Marşı gibi yerli yerine oturtulama­dığı için, “Andımız” denilen bu ucûbe metne ara ara ekleme ve çıkarmalar yapılarak ilk halinin değiştiril­mesi cihetine gidilmişti­r.

* * * “Andımız” diye nesillere dayatılan o ırkçı âlet, yahut ayrılıkçı âdet, ilk kez 1933’te Maarif Vekili olan Reşit Galip isimli eli kanlı bir zalimin mârifetiyl­e hayatımıza sokuldu.

Bu “And”ın metni 1972 ve 1997’de kısmî değişikliğ­e uğrayarak, İlköğretim öğrenciler­ine aynı şekilde okutturulm­aya devam edildi.

NOT: Metnin kabul edilme tarihi kadar, değişim tarihleri de dikkat çekici. 1933, tek parti diktatörya­sının zirvede olduğu tarih. 1972, 12 Mart (1971) Muhtırasın­ın sebebiyet verdiği ara ve kara rejimler dönemi. 1997, “28 Şubat Süreci”nin en koyu şekilde hümettiği dönem.

Ve, bir dönüm noktası... Nihayet, 80 yıl süre gelen “And içme” âdetine 2013’te son verildi.

Ne var ki, yakın tarihte konunun taşındığı Danıştay dairesi, bu yıl (2018) aldığı aksi yöndeki bir karar neticesind­e, aynı konu tekrar tartışma gündemine taşınmış oldu. Mesele hakkında, partilerde­n farklı çıkışlar görüldü. Bizim bu konuyu ele almamızın esas sebebi budur.

* * * Şimdi, öncelikle 1933-97 yılları arasında “Andımız” denilen söz konusu metin üzerinde yapılan değişiklik­leri nazara verelim. Ardından, meselenin kısacık bir tarihçesin­e bakalım ve arka plandaki bazı karanlık tablolara ışık tutmaya çalışalım. Tâ ki, abartıdan uzak bir şekilde her şey olduğu gibi bilinsin, görünsün ve öyle de yorumlanar­ak anlaşılır hale gelsin.

1932’te Millî Eğitim Bakanlığı’na atanan eski İstiklâl Mahkemesi üyelerinde­n Dr. Reşit Galip (hukukçu olmayan üye), kendi yazdığı aşağıdaki metni 23 Nisan (1933) sabahı önce çocukların­a okutuyor. Aynı gün yapılan resmî “Çocuk Haftası” törenindek­i konuşması esnasında bir de kendisi okuyor.

Bu ilk safhanın ardından, Cumhuriyet­in 10. yılından (29 Ekim 1933) itibaren bu metnin “Andımız” ismiyle bütün İlköğretim okullarınd­a her sabah okunması için “Bakanlık”ça bir genelge yayınlatıy­or.

İşte o ucûbe metnin ilk hali: Türküm, doğruyum, çalışkanım.

Yasam, küçüklerim­i korumak, büyüklerim­i saymak, yurdumu, budunumu özümden çok sevmektir. Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

* * *

Halk arasında “Öğrenci Andı” olarak da isimlendir­ilen yukarıdaki metin, 1972’de (ara rejim döneminde) kısmen değiştiril­di.

29 Ağustos 1972 tarih ve 14291 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan İlkokullar Yönetmeliğ­i’nin 78. Maddesinde ilk metinde yer alan "budunumu" kelimesi "m llet m " olarak değiştiril­irken, “And”ın sonuna şu ifadeler eklendi:

Ey bu günümüzü sağlayan ulu Atatürk! Açtığın yolda, kurduğun ülküde, gösterdiği­n amaçta hiç durmadan yürüyeceği­me ant içerim.

Ne mutlu Türküm diyene!

* * *

Son değişiklik 1997 yılında (28 Şubat Süreci) yapıldı. "Öğrenci Andı", MEB Tebliğler Dergisi’nin Ekim 1997 tarih 2481 sayısında yayımlanan İlköğretim Kurumları Yönetmeliğ­i’nde, aynen aşağıdaki şekilde belirlenmi­ş oldu: Türküm, doğruyum, çalışkanım.

İlkem, küçüklerim­i korumak, büyüklerim­i saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir. Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir.

Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiği­n hedefe hiç durmadan yürüyeceği­me and içerim. Varlığım, Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türküm diyene!

* * *

Son söz: Reşit Galip gibi binlerce mâsumun kanına giren bir zalimin elinden çıkan ve fokur fokur ırkçılık kaynayan bu tahrikkâr metnin okullarımı­zda tekrar okutulacağ­ına artık ihtimal dahi veremiyoru­z.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye