duâ, RABBİMİZ İLE BİR MÜKÂLEMEDİR
K imi zaman en alt seviyelerdeki bir memur bizi “muhatap!” kabul etmez. Kâinatın Sultanı ise, bizi kendine “kul ve muhatap” kabul eder. İşte duâ ile bu muhatabiyetin derunî zevk ve lezzetini yaşarız.
Evet, Habir ve Mütekellim-i Ezeli olan Rabbimizle duâ vasıtasıyla konuşuruz.
Zira “Kalbimiz, Rabbimizin aynasıdır, arşıdır.”
Bir sultanın iki çeşit mükâlemesi, sohbeti, görüşmesi vardır; iki tarzda hitâbı, iltifatı vardır.
Birisi, âmî bir raiyyetiyle cüz’î bir iş için, hususî bir hâcete dâir, has bir telefonla sohbet etmektir.
Diğeri, saltanat-ı uzmâ ünvânı ile ve hilâfet-i kübrâ nâmiyle ve hâkimiyet-i âmme haysiyetiyle ve evâmirini etrafa neşir ve teşhir maksadıyla, o işlerle alâkadar bir elçisiyle veya o evâmir ile münâsebettar büyük bir memuru ile konuşmaktır, sohbet etmektir ve haşmetini izhâr eden ulvî bir fermanla bir mükâlemedir.1
İşte mü’minin mi’racı olan namaz ve duâ ile Rabbiyle mükâleme eder, diyaloğa geçer.
Kabiliyetimiz miktarınca, yani, alıcı ve vericimizin gücü nisbetinde duâları, melekût âlemlerinin sakinlerinin İlâhî mesajlarını alır ve göndeririz.
Zira, yaradılışımız, yapımız gereği, herhangi bir nakil vasıtası olmaksızın gayb, melekût âlemden veya sakinleri olan ruhanîlerden gelen haberler bize akıp durur. Çünkü ruh/duygu, kalp, dimağ gibi manevî cephemiz, gayb âlemleriyle bağlantı kuracak bir merkez, bir santral gibi yaratılmıştır.
Kur’ân-ı Hakîm’de, “Sonra da ruha, nefse hem kötülüğü hem de ondan sakınmayı ilham eden”2 melekler, bizim duâlarımızı da yerine gönderir. Hafaza melekleri bizi koruduğu gibi, duâlarımızı ulaştırmakla vazifelendirilen melekler de görevlerini eksiksiz yaparlar.
Nefsine hâkim olup duygularını kontrol edebilenlerle kalbin telefonuyla, melekler vasıtasıyla yerine ulaştırır.
İnsanın manevî yapısı ve psikolojik hali ile ilgili olan melekler, Allah’ın peygamberlerine ve tahkiki iman sahiplerine kuvvet vermek, sıkıntı ve üzüntülü anlarında onları teskin etmek, maneviyatlarını yükseltmek, bütün insanların doğru yola gitmesi, istikamet dairesinde hareket etmesi için onlara duâ etmekle yükümlüdürler.
“O zaman sen mü’minlere, ‘Rabbinizin gökten indirdiği üç bin melekle yardım etmesi size yetmez mi?’ diyordun. Evet, eğer siz sabrederseniz ve Allah’ın emirlerine karşı gelmekten kaçınırsanız, düşmanlarınız şu anda üzerinize gelecek olsalar bile Rabbiniz size nişanlı ve alâmetli beş bin melekle imdat edecektir.”
Melekler her an bizimle ilgilidirler. Duâ edenlerin duâlarını da hedeflerine ulaştırırlar. D pnotlar:1- Sözler, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 516. 2- Şems Sûresi, 8. 3- Al-i İmrân Sûresi, 124-125.